CHP nin 6.Haziran.2015 GENEL SEÇİMİNE AİT, SEÇİM BİLDİRGESİNİN TAMAMI
3 ncü BÖLÜM : (137 - 200)
İÇİNDEKİLER :
GÜÇLÜ ULAŞTIRMA ALTYAPISI 137
BÜTÜNCÜL PLANLAMA 137
DEMİR YOLU ULAŞIMI 137
KARA YOLU ULAŞIMI 139
DENİZCİLİK VE DENİZ YOLLARI ULAŞIMI 141
HAVA YOLU ULAŞIMI 142
GÜVENLİK 143
GÜVENLİ VE HUZURLU TÜRKİYE 143
DEMOKRASİ VE TOPLUMSAL UZLAŞIYA DAYALI YENİ YAKLAŞIM 143
GÜVENLİK GÜÇLERİ 144
DOĞA VE KENT HAKKI 145
DOĞA DOSTU BİR TOPLUMSAL YAŞAM 151
EKOLOJİK ANAYASA VE MEVZUAT 151
SÜRDÜRÜLEBİLİR BİR YAŞAM 152
DOĞAYA DAHA YAKIN BİR TOPLUM 152
HAYVAN HAKLARI 153
ATIK YÖNETİMİ 153
DOĞAL KAYNAKLARIN YÖNETİMİ 154
ÇEVREYE VE SOSYAL DOKUYA DUYARLI YAKLAŞIM 154
DOĞA DOSTU ÜRETİM 155
YAŞAM KALİTESİ YÜKSEK KENTLER 155
AKILLI KENTLER 155
ÇAĞDAŞ KENTLER 155
KONUT 158
KENTSEL DÖNÜŞÜM 159
RİSK AZALTMA VE AFET PLANLAMASI 160
İSTANBUL 161
ANKARA 162
İZMİR 163
YEREL YÖNETİMLER 164
YERİNDEN YÖNETİM ANLAYIŞI 164
KAYNAK YÖNETİMİ 165
YEREL YÖNETİMDE ŞEFFAFLIK 166
YEREL YÖNETİMDE KATILIMCILIK 166
MUHTARLAR 167
BÖLGESEL GELİŞME 167
BÖLGESEL KALKINMA 167
KENT AĞLARI 168
KALKINMA AJANSLARI 168
DOĞU VE GÜNEYDOĞU ANADOLU’NUN EKONOMİK KALKINMASI 169
YURTTAŞ VE DEĞER TEMELLİ DIŞ POLİTİKA 171
AVRUPA BİRLİĞİ 178
YURT DIŞINDAKİ İNSANLARIMIZ 178
ULUSLARARASI KURULUŞLARLA İLİŞKİLER 180
ORTA DOĞU 181
SURİYE 182
IRAK 183
İRAN 184
MISIR 184
ABD 185
YUNANİSTAN 185
KIBRIS 186
KAFKASYA 187
RUSYA 188
ORTA ASYA CUMHURİYETLERİ 189
BALKANLAR 189
AFRİKA 190
GÜNEY AMERİKA 191
UZAK DOĞU 191
GELİŞMEKTE OLAN ÜLKELER 192
BİLGİ TOPLUMUNA DOĞRU 193
SÖZÜMÜZÜ TUTARIZ ÇÜNKÜ BİZ CHP YİZ. 200
GÜÇLÜ ULAŞTIRMA ALTYAPISI BÜTÜNCÜL PLANLAMA (137)
• Türkiye’nin sosyo-ekonomik ihtiyaçlarını ve bölgesel ölçekte ulaşım önceliklerini göz önünde bulundurarak, ilgili tüm tarafların katılımı ile kısa ve uzun vadeli “Ulaştırma Ana Planı” hazırlayacağız. • Ülkemizin dünyanın en önemli ulaşım ve enerji koridoru olarak gelişmesini sağlayacağız. • Avrupa, Asya ve Orta Doğu’yu kara, deniz, hava ve demir yollarıyla bağlayacak ve Türkiye’yi terminal ülke haline getireceğiz.
• Türkiye’nin sosyo-ekonomik ihtiyaçlarını ve bölgesel ölçekte ulaşım önceliklerini göz önünde bulundurarak, ilgili tüm tarafların katılımı ile kısa ve uzun vadeli “Ulaştırma Ana Planı” hazırlayacağız. • Ülkemizin dünyanın en önemli ulaşım ve enerji koridoru olarak gelişmesini sağlayacağız. • Avrupa, Asya ve Orta Doğu’yu kara, deniz, hava ve demir yollarıyla bağlayacak ve Türkiye’yi terminal ülke haline getireceğiz.
DEMİR YOLU ULAŞIMI
• Yeni bir demir yolu hamlesiyle, ulusal lokomotif ve vagon endüstrisini geliştireceğiz. • Demir Yolu ulaşımını yük taşımacılığı odaklı hale getireceğiz. • Demir yolunun yük taşımacılığındaki payını 10 yıl içerisinde 6 kat artırarak % 25’e yükselteceğiz. 138 • Yolcu taşımacılığında Yüksek Hızlı Tren hatlarını verimlilik ve ülke çıkarlarını dikkate alarak geliştireceğiz
• Yeni bir demir yolu hamlesiyle, ulusal lokomotif ve vagon endüstrisini geliştireceğiz. • Demir Yolu ulaşımını yük taşımacılığı odaklı hale getireceğiz. • Demir yolunun yük taşımacılığındaki payını 10 yıl içerisinde 6 kat artırarak % 25’e yükselteceğiz. 138 • Yolcu taşımacılığında Yüksek Hızlı Tren hatlarını verimlilik ve ülke çıkarlarını dikkate alarak geliştireceğiz
Yeni Hat ve Projeleri Hızla Devreye Sokacağız • Yük ve yolcu
taşımacılığı için doğu-batı yönünde iki ana hat, kuzeygüney yönünde üç ana hat
olmak üzere yeni demir yolu projelerini hayata geçireceğiz. • Tüm bölgelerimizi
birbirine bağlayacak Orta Anadolu merkezli bir demir yolu sistemi kuracağız. •
Bu sistemi, önde gelen ülkelere ve uluslararası limanlarımıza bağlayarak
tamamlayacağız. • Karadeniz sahil demir yolu hattını, Batum sınır kapısına
uzanacak şekilde inşa edeceğiz. • Burdur ve Isparta ile Antalya arasında demir
yolu bağlantısını kuracağız. • İzmit Körfez geçişinde iptal edilen kuzey-güney
bağlantısını gerçekleştireceğiz.
Mevcut Projeleri Geliştirerek Tamamlayacağız • Tamamlanmadan
hizmete açılan Eskişehir-İstanbul hattını standartlara uygun olarak
tamamlayacağız. • Pendik’te sona eren demir yolu hattını Marmaray’a entegre
edeceğiz. • İran üzerinden ülkemizi Asya'ya bağlayan demir yolu güzergâhındaki
• Van Gölü geçişini ivedilikle hizmete açacağız. • GAP'ı Mersin ve
İskenderun’daki limanlara bağlayan GAP demir yolu projesini hızlandıracağız. •
Avrupa'yı Asya'ya kesintisiz bir demir yolu şebekesi ile bağlamak için
Kars-Tiflis demir yolu projesini en kısa zamanda tamamlayacağız.
Mevcut Altyapıyı Modernize Edeceğiz • Eskimiş tüm demir yolu
hatlarını yenileyecek ve elektrifikasyonlarını sağlayacağız. • Haydarpaşa
Garı’nı ve kentlerimizdeki kullanım dışı olan diğer tren garlarını yeniden
hizmete açacağız. 139 • Kaderine terk edilmiş olan Samsun–Çarşamba demir yolunu
modernize edeceğiz. • İstanbul’dan Avrupa’ya ve güneye bağlanan hatları
modernleştireceğiz; gerekirse yeni hatlar inşa edeceğiz.
Kombine Taşımacılık • Demir yolu-kara yolu ve demir
yolu-deniz yolu kombine taşımacılığını geliştirmek için stratejik bölgelerde
transfer istasyonları kuracağız. • Transit taşımacılığın gelişmesi için gereken
yatırımları yapacağız. • Samsun Limanı’nı Akdeniz'e bağlayan mevcut demir yolu
şebekesinin standardını yükselteceğiz. • Samsun limanı ile Mersin ve İskenderun
limanlarını birbirine bağlayacağız. • Samsun Limanı’nı Karadeniz'in KEY-PORT'u
haline getirerek Boğaz geçişlerindeki yoğunluğu azaltacağız.
Kent ve Bölge İçi Raylı Ulaşım • Orta büyüklükteki ve büyük
kentlerdeki raylı taşımacılık sistemlerinin yaygınlaştırılmasını
destekleyeceğiz. • Belediyeler ile eşgüdüm içinde hareket ederek, banliyö
hatlarını yaygınlaştıracağız. • Kırsal bölgelerde ve turistik bölgelerde orta
mesafe hızlı taşımacılığı sağlamak için Ray Otobüsü sistemleri kuracağız.
KARA YOLU ULAŞIMI
İl, İlçe, Köy ve Şehir İçi Yolları • Kara yollarında zayıf kalan il, ilçe ve köy bağlantılarını güçlendireceğiz. Özellikle ulaşım sıkıntısı çeken köylerin ana merkezler ile bağlantısını kuracağız. • Köy ve il yollarını genel ulaşım planı ve bölgesel kalkınma planları doğrultusunda yapacağız. 140 • GAP bölgesinde ve turizm merkezlerinde yol ağlarını süratle elden geçirecek ve ihtiyaca göre bu alanlara yeni yatırımlar yapacağız. • Belediyelerce yurttaşlardan alınan asfalt paralarını yasal düzenlemelerle kaldıracağız.
İl, İlçe, Köy ve Şehir İçi Yolları • Kara yollarında zayıf kalan il, ilçe ve köy bağlantılarını güçlendireceğiz. Özellikle ulaşım sıkıntısı çeken köylerin ana merkezler ile bağlantısını kuracağız. • Köy ve il yollarını genel ulaşım planı ve bölgesel kalkınma planları doğrultusunda yapacağız. 140 • GAP bölgesinde ve turizm merkezlerinde yol ağlarını süratle elden geçirecek ve ihtiyaca göre bu alanlara yeni yatırımlar yapacağız. • Belediyelerce yurttaşlardan alınan asfalt paralarını yasal düzenlemelerle kaldıracağız.
Şehirlerarası Karayolları
• Kara yolu yatırımlarını siyasi kaygılarla değil, ülkenin ihtiyaçları ve bölgesel ihtiyaçlar doğrultusunda gerçekleştireceğiz. • Yetersiz planlamayla ve düşük standartlarda yapıldığı için çok sayıda kazaya neden olan bölünmüş yollarda gereken iyileştirmeleri yapacağız. • Kara yollarında düşük kaliteli satıh kaplama yerine kaliteli sıcak asfalt kullanımını yaygınlaştıracağız. • Yap–İşlet–Devret modeli ile yaptırılan otoyollarda yüksek trafik garantilerini iptal edeceğiz.
• Kara yolu yatırımlarını siyasi kaygılarla değil, ülkenin ihtiyaçları ve bölgesel ihtiyaçlar doğrultusunda gerçekleştireceğiz. • Yetersiz planlamayla ve düşük standartlarda yapıldığı için çok sayıda kazaya neden olan bölünmüş yollarda gereken iyileştirmeleri yapacağız. • Kara yollarında düşük kaliteli satıh kaplama yerine kaliteli sıcak asfalt kullanımını yaygınlaştıracağız. • Yap–İşlet–Devret modeli ile yaptırılan otoyollarda yüksek trafik garantilerini iptal edeceğiz.
Kara Yollarında Çevre Duyarlılığı • İhtiyaç duyulan yerleşim
bölgelerinde, gürültü ve kirlilik yaratan ana yolların yerine alternatif çevre
yolları yapacağız. • Kara yolu yatırımlarını yeniden ÇED kapsamına alacağız. •
3. Boğaz Köprüsü ve Kuzey Marmara Otoyolu projelerini gözden geçireceğiz. • Bu
projelerin çevre ve bölge halkı açısından tehlike yaratan ve geri dönülmez
zararlara neden olabilecek unsurlarını ortadan kaldıracağız. • Çanakkale
Köprüsü ve otoyol geçişini, bölgenin doğal ve tarihi özelliklerini göz önünde
bulundurarak planlayacak ve gerçekleştireceğiz. • Karadeniz Sahil Yolu’nun
bölge üzerinde yaratmış olduğu tahribatı en aza indirecek ve yerleşim
alanlarının denizle bağlantısını yeniden sağlayacağız.
• İstanbul Boğazı’na yapılması öngörülen Üç Katlı İstanbul
Metro ve Karayolu Boğaz Geçişi Projesi’nin fiziki ve mali değerlendirmesini
yeniden yapacağız.
KGM Teşkilatı ve Personeli • Karayolları Genel Müdürlüğü
(KGM) ve Bölge Müdürlükleri’nin teşkilat yapısını güçlendirecek ve yeterli
nitelikte personel istihdamını sağlayacağız. • Zor şartlarda görev yapan KGM
personelinin çalışma ve ücret koşullarını iyileştireceğiz. • KGM personelinin
siyasi baskıdan uzak ve planlama ilkelerine bağlı kalarak çalışmasını
sağlayacağız.
DENİZCİLİK VE DENİZ YOLLARI ULAŞIMI Planlama ve Denetleme :
• Denizcilik sektörünün tüm bileşenlerinin katılımıyla bir “Kıyı Alanları • Yönetim Planı” hazırlayacağız. • Denizcilik sektöründe can, mal, seyir ve çevre emniyetinin sağlanması için gemi takip ve izleme sistemlerindeki eksiklikleri gidereceğiz. • Denetim ve gözetim sistemlerini tüm kıyılarımıza yaygınlaştıracağız.
• Denizcilik sektörünün tüm bileşenlerinin katılımıyla bir “Kıyı Alanları • Yönetim Planı” hazırlayacağız. • Denizcilik sektöründe can, mal, seyir ve çevre emniyetinin sağlanması için gemi takip ve izleme sistemlerindeki eksiklikleri gidereceğiz. • Denetim ve gözetim sistemlerini tüm kıyılarımıza yaygınlaştıracağız.
Tersaneler • Türkiye’yi bölgesindeki önemli gemi inşa ve
onarım merkezlerinden biri haline getireceğiz. • Küçük ölçekli tersanelerin
gemi inşa ve bakım-onarım tersaneleri olarak yapılandırılmalarını teşvik
edeceğiz.
Limanlar • Uluslararası taşımacılığı geliştirmek için,
mevcut limanların terminal olanaklarını ve ana ulaştırma koridorları ile
bağlantılarını iyileştireceğiz. • Yapılacak limanların yerlerini, kara yolu ve
demir yolu bağlantılarını dikkate alarak belirleyeceğiz.
HAVA YOLU ULAŞIMI Planlı Sektörel Gelişim
• Tüm paydaşların katılımı ile “Hava Yolu Master” planı hazırlayacağız. • Havaalanı yatırım planlarını, hazırlanacak master plana göre yeniden düzenleyerek kaynak israfına son vereceğiz. • Sektör bileşenlerinin master planına uygun, dengeli ve çevreye duyarlı biçimde hareket etmesini yasal güvence altına alacağız.
• Tüm paydaşların katılımı ile “Hava Yolu Master” planı hazırlayacağız. • Havaalanı yatırım planlarını, hazırlanacak master plana göre yeniden düzenleyerek kaynak israfına son vereceğiz. • Sektör bileşenlerinin master planına uygun, dengeli ve çevreye duyarlı biçimde hareket etmesini yasal güvence altına alacağız.
Havalimanları • Kapasitesini aşan havalimanlarının
geliştirilmesini sağlayacak, atıl havalimanlarının etkin kullanılması için hava
yolu taşımacılarını teşvik edeceğiz. • Havaalanı olmayan illerde yaşayanların,
en yakın havaalanına hızlı, emniyetli ve ucuz şekilde erişebilmesini
sağlayacağız. • 3. İstanbul Havaalanı’nın mevcut konumunu, teknik uygunluk,
çevresel etki ve fizibilite açısından yeniden değerlendireceğiz. • Ankara
Esenboğa Havaalanı’nı, Türkiye’nin ikinci önemli uluslararası uçuş merkezi
yapacağız.
Havacılık Sektörünü Destekleyeceğiz • İkili ve çok taraflı
uluslararası anlaşmalarda, yerli hava yolu şirketlerinin haklarının
savunulmasına öncelik vereceğiz. • Hava aracı bakım, onarım ve yenileme
sektöründe Türkiye’nin bölge merkezi olması için gereken altyapı yatırımlarını
yapacağız. • Erişimi zor olan bölgelerde hava ambulans ağları kuracağız. •
Sivil hava ulaşımında Ar-Ge faaliyetlerini geliştireceğiz. Uçak ve parça
üretimini destekleyeceğiz.
GÜVENLİK GÜVENLİ VE HUZURLU TÜRKİYE Uluslararası Terörle
Etkin Mücadele • Terörle mücadelede küresel iş birliği içinde hareket edeceğiz.
• Başta BM terörle mücadele sözleşmeleri olmak üzere, uluslararası
antlaşmalarda öngörülen ilkeleri esas alacağız. • Kalbura dönen sınırlarımızın
güvenliğini yeniden ve kesin şekilde tesis edeceğiz. • Sınırlarımızın gerisinde
öbeklenmiş çeşitli terör örgütlerinin ülkemizin güvenlik ve huzurunu tehdit
etmesine izin vermeyeceğiz.
İç Güvenlik • Terörle mücadeleyi devletin tüm organlarının,
halkın ve STK’lerin katkısıyla ve bütüncül bir anlayışla sürdüreceğiz. •
Terörün yurt içi ve yurt dışı finans kaynaklarını kurutmak için ulusal ve
uluslararası düzeyde etkin şekilde mücadele edeceğiz. • Terör ve siber
saldırılar başta olmak üzere, her türlü iç ve dış tehditlere ve doğal afetlere
karşı topyekûn mücadele edeceğiz. • Terörden zarar gören yurttaşlarımızın
mağduriyetini gidereceğiz.
DEMOKRASİ VE TOPLUMSAL UZLAŞIYA DAYALI YENİ YAKLAŞIM •
Bireysel hak ve özgürlükleri, toplumsal refahı, yargının bağımsızlığını ve
tarafsızlığını temel alan bir güvenlik anlayışını esas alacağız. • Ülkemizin
güvenliğini sağlayacak önlemleri alırken, devlet ve yurttaşlar arasında
karşılıklı güvene dayalı bir anlayışla hareket edeceğiz. • Hukukun üstünlüğü
ilkesini ve toplumsal uzlaşıyı yeniden tesis edeceğiz. Yurttaşlarına şüpheyle
yaklaşan, bireyleri kollama veya suçlamaya yönelik anlayışa ve uygulamalara son
vereceğiz. • Türkiye Cumhuriyeti’nin temel niteliklerine ve Cumhuriyetimizin
kazanımlarına sahip çıkacağız.
Demokrasi, huzur ve barışı, ulusal birlik ve egemenlikten,
taviz vermeksizin eşit yurttaşlık temelinde tesis edeceğiz.
GÜVENLİK GÜÇLERİ Yeniden Yapılandırma • Güvenlik güçlerinin
evrensel insan haklarına saygı ve hukukun üstünlüğü ilkelerine uygun şekilde
hareket etmesi için gereken yasal altyapıyı oluşturacağız. • Güvenlik
güçlerinin, Avrupa Polis Etiği Kurallarına göre eğitilmesini sağlayarak,
orantısız güç kullanımına son vereceğiz. • Güvenlik güçlerinin, siyasi iradenin
demokratik denetiminde olmasını sağlayacağız. TBMM'de güvenlik güçlerinin
icraat ve faaliyetlerini denetleyecek bir Güvenlik Komisyonu kuracağız. •
Güvenlik güçlerini her türlü siyasal yapılanmanın dışında tutacak, çıkar
ilişkilerinden ve örgütlü kuşatmalardan arındıracağız. • Güvenlik personelinin
atamalarında her şeyden önce liyakati esas alan bir anlayışla hareket edeceğiz.
Daha Fazla Olanak, Daha Fazla Hak • Güvenlik güçlerinin
profesyonel donanım ve yeteneklerini geliştireceğiz. • Güvenlik güçlerinin
özlük haklarını ve çalışma koşullarını iyileştireceğiz. • Emniyet teşkilatında
görev yapan personelin emeklilikte katsayı mağduriyetini gidereceğiz. •
Güvenlik güçlerinin halkla daha iyi ilişkiler kurabilmesi ve zor şartlarda
görev yapabilmesi için etkili psikolojik destek alabilmesini sağlayacağız. •
Şehitlerimizin ailelerinin ve gazilerimizin hayat boyu sağlıklı ve güvenli
yaşamasını sağlayacağız. • Şehit ve gazi çocuklarının eğitimlerinin güvencesini
oluşturacak mali ve kurumsal düzenlemelerin hayata geçireceğiz.
DOĞA VE KENT HAKKI Yaşadığımız çevrenin korunması ve yaşam
kalitemizin artırılması için, “doğa hakkı” ve “kent hakkı” ilkelerine
kararlılıkla sahip çıkılması gerekmektedir. CHP, “doğa hakkı” ve “kent hakkını”
ortaya koyduğu tüm politikaların merkezine taşımaktadır. Günümüzde, başta iklim
değişikliği olmak üzere, ekolojik sistemdeki bozulmalar, nüfus artışları ve
doğal kaynakların aşırı sömürülmesi gibi sorunlar tüm dünyayı etkilemektedir.
Küresel ortalama sıcaklıklar artmakta, yaygın kar ve buz erimeleri nedeniyle
deniz seviyeleri yükselmektedir. Tüm dünyada kuraklık ve sel gibi aşırı iklim
olaylarının sıklığı ve yoğunluğu artmaktadır. Türkiye, dünyanın iklim
değişikliğinden en fazla etkilenecek bölgelerinden birinde yer almaktadır.
İklim değişikliği sonucunda, Türkiye geneli için 21. yüzyılda 5-7 derecelik
sıcaklık artışı, ortalama yağışlarda ise yüzde 20’ye varan düşüş
öngörülmektedir. İklim değişikliğinden en fazla etkilenecek olanlarsa, bu
değişikliklerden en az sorumlu olan toplum kesimleridir. Bu kesimlerin başında,
gittikçe zorlaşan iklim şartlarında üretim yapmaya çalışan çiftçiler, tarım
işçileri, balıkçılar ve gıda güvenliği sorunu yaşayan yoksul haneler yer
almaktadır. Dünyayı ve canlıları tehdit eden bu sorunların çözülebilmesi için,
yalnızca niceliksel büyümeyi dikkate alan ekonomi anlayışına son verilmesi
gerekmektedir. CHP, dünyadaki tüm varlıklara eşit önem veren “doğa hakkı”
ilkesini ve nitelikli, sürdürülebilir büyüme anlayışını esas almaktadır. Bu
ilke doğrultusunda, ülkemizi, gelişmiş ülkelerde olduğu gibi adım adım “yeşil
ekonomiye” taşımaya kararlıdır. CHP, sürdürülebilir kaynakların verimli
kullanılması ve adil dağıtılmasını sağlayacak tarım ve sanayi politikalarına
öncelik vermektedir. Bu politikaları nitelikli kamu hizmetleri ve yenilikçi
yerel yönetim projeleriyle desteklemeyi savunmaktadır. Bu önlemler sayesinde
kırılganlığı yüksek toplum katmanları korunacak ve güçlendirilecektir. CHP
iktidarında, doğa-dostu teknoloji, mal ve hizmetler üreten ve bu sektörlerde
çalışma olanakları yaratan yapısal değişiklikler hayata geçirilecektir. İklim
değişikliğine neden olan sera gazı salınımlarının azaltılması için, enerji 146
verimliliği ve yenilenebilir enerji yatırımları konusunda gerçekçi hedefler
doğrultusunda hareket edilecektir. CHP, bireyi içinde yaşadığı doğa ile bir
bütün olarak ele almaktadır. CHP’nin ekonomi anlayışı, toplumun çevreyle uyumlu
bir şekilde kalkınması ilkesine dayanmaktadır. Gelecek kuşaklara yönelik
olarak, insanca ve sağlıklı yaşam koşullarını temin edebilmek için tüm kaynakların
eşitlikçi ve adil bir şekilde kullanılması şarttır. Bu anlayışla hareket eden
CHP; doğa, çevre ve kent politikalarını doğa dostu büyüme anlayışı çerçevesinde
şekillendirmektedir. CHP doğa hakları ve ulusal çevre güvenliği çalışmalarını
uluslararası toplumun politikalarıyla ortak ve uyumlu olarak yürütmeyi
hedeflemektedir. CHP ülkemizin, BM’nin yeşil politikalarının örnek ülkeleri
arasında yer alması için çalışacaktır. CHP’nin, doğaya ve gelecek kuşaklara
karşı sorumlulukların yerine getirilmesini esas alan kalkınma modeli, ülkemizin
uluslararası toplumda saygın bir yer edinmesini sağlayacaktır. Doğayı korumanın
temel ahlaki bir sorumluluk olduğunu savunan CHP, “doğa hakkı” konusunda
farkındalık yaratmak için çalışmakta ve bu hakkın korunması için mücadele
etmektedir. CHP iktidarında, her insanın ve canlının bir arada, temiz ve
korunmuş bir doğada yaşaması anayasal bir hak olarak güvence altına
alınacaktır.
Doğa Dostu Sürdürülebilir Kentleşme Ülkemizde nüfusun çok
büyük çoğunluğu artık kentlerde yaşamaktadır. Çevrenin korunması ve temiz
olması, kır için olduğu kadar kent için de gereklidir. Bu nedenle CHP’nin
kentleşme anlayışı sosyal adaletçi ve kalkınmacı olduğu kadar, doğa dostudur.
Kent politikaları, çevre ve sosyo-ekonomik bakımdan sürdürülebilirliği esas
alan bir yaklaşıma dayanmalıdır. Kentlerin temizliği ve güvenliği gözetilmeli,
sürdürülebilir kaynaklar verimli biçimde kullanılmalıdır. CHP, ülkemizde
“akıllı kentlerin” oluşturulmasına önem vermektedir. Akıllı kentlerde yeni
teknolojilerin yaygın şekilde kullanılması, ekolojik dengenin korunması ve
enerji tasarrufunun artırılması hedeflenmektedir.
Buradaki amaç, doğal kaynakların gelecek kuşaklar için
korunması, yaşam kalitesinin ve doğal dengenin gözetilmesi ve yeşil yapı ile
yeşil ilişki ağlarının geliştirilmesidir. Bu amaçları gerçekleştirebilmek için
mevcut konut tiplerine alternatif yaratabilen, öncelikle enerji tasarrufunu
artıran, yeni ve akıllı konut tipleri tasarlanmalıdır. CHP iktidarı, kenti hem
maddi hem de manevi açıdan griden yeşile taşıyacaktır. İnsanların ve
ekosistemin canlılığının sürdürülmesini sağlayacak politikaları hayata
geçirecek ve geleceğin kentlerini bu anlayışla tasarlayacaktır. CHP,
yurttaşlarımızın yeşil alanlara ve temiz havaya erişimini artırırken,
yurttaşlarımızın sağlıklı kentlerde, sağlıklı bir yaşam sürmesini
sağlayacaktır. CHP’nin esas aldığı “bio-bölge” anlayışıyla; su havzaları,
toprak, iklim, flora ve fauna ilişkileri gözetilecek, bölgelerdeki mevcut
kaynakların dengeli kullanımına yönelik stratejiler geliştirilecektir. Kent
sakinlerinin her türlü altyapı ve konut olanaklarından ve kültürel
faaliyetlerden yararlanması, CHP iktidarının öncelikli hedefleri arasındadır.
Kentlerimizin sağlıklı içme suyu ve kanalizasyon başta olmak üzere tüm altyapı
hizmetlerine kolayca erişebilmesi, CHP’nin kent politikalarıyla mümkün
olacaktır. CHP iktidarında, kentlerde güvenli ve kolay ulaşım olanakları
geliştirilecektir. Şehir içi ve şehirler arası ulaşıma ayrılan bütçe
artırılacak, kent içi ulaşım yeni tekniklere ve uzmanlığa dayalı olarak
planlanacaktır. Trafik sıkışıklığının önlenmesi için başta raylı sistemler
olmak üzere, tüm ulaşım olanakları hızla geliştirilecektir. Sessiz caddeler,
oyun caddeleri, yürüyüş caddeleri gibi yenilikçi mekânsal düzenlemeler kent
tasarımının parçası olacaktır. Kent içi trafikte yaya ve bisiklet öncelikli
düzenlemeler yapılacaktır. Otopark alanları trafik yoğunluğunu azaltacak
şekilde düzenlenecek ve bu alanların rant yaratmak amacıyla uzun vadeli olarak
özel sektöre devredilmesi engellenecektir.
Kapsayıcı Kentleşme Türkiye’nin karşılaştığı en önemli
sorunların başında ötekileştirme, ayrıştırma ve dışlanma gelmektedir. Bu
sorunların kaynağındaysa eşitsizlik yatmaktadır. Sınıfsal, etnik ve mezhepsel
ayrışmalar toplumsal dokuyu 148 bozmakta, toplumsal yaşamda güveni ve
dayanışmayı zayıflatmaktadır. CHP, eşitsizlikten kaynaklanan ve kentlerin
istikrarını bozan bu sorunları, “kapsayıcı kentleşme” ilkesiyle çözecektir. CHP
iktidarı “kapsayıcı kentleşme” anlayışıyla, ayrışmış kentleri bütünleştirecek
ve toplumsal dayanışmayı güçlendirecektir. Tüm kent sakinleri kent hizmetlerden
en üst düzeyde yararlanabilmeli, her türlü ortak ve kamusal mekâna kolayca
erişebilmelidir. Kentlerin korumalı villalar, gecekondular, çöküntü alanları,
beton kuleler ve iş merkezleri arasında bölünmesine son verilmelidir. Mimarlar,
tasarımcılar ve planlamacıların desteğiyle oluşturulacak kent politikalarıyla,
farklı yerlerde yaşayan ve farklı kökenden gelen insanları bir araya getirecek
düzenlemeler yapılmalıdır. CHP ayrışma ve dışlanma sorunlarının sokaktan
başlayarak çözüleceğini savunmaktadır. Sokak, semt, mahalle ve kent tüm
yaşayanlar için güvenli hale getirilmelidir. Sokaklar ve meydanlar insan dolu
ve yaya dostu olmalıdır. Komşular birbirini tanımalı, komşuluk bağları güçlendirilmeli,
komşular arasında dayanışma artırılmalıdır. Aynı yerde yaşayanlar bulundukları
yere ait olduklarını hissetmelidir. Farklı kökenden gelen yurttaşlarımız ve tüm
toplum kesimleri birbiriyle uzlaşmacı ilişkiler kurabilmelidir. Sokaklar,
adaletin ve hoşgörünün gerçekleştiği yerler haline gelmelidir. CHP,
kentlerimizde kırılgan çok kültürlülük eğilimine ve asimilasyon baskısına
teslim olmadan, tüm yurttaşlarımızın bir arada yaşamalarının ve birbirleriyle
ilişki kurmalarının desteklenmesi gerektiğini savunmaktadır. CHP belediyeleri
yurttaşların bir arada kaliteli vakit geçirebilmesi amacıyla spor tesisleri ve
oyun alanları, park ve bahçeler, fuar ve festival alanları geliştirme konusunda
öncülük yapmaktadır. AKP’nin inşaat ve rant odaklı kentleşme anlayışı ise
kentte yaşam kalitesinin düşmesine neden olmakta ve toplumsal dışlanmayı
artırmaktadır. Oysa kent ve konut politikaları, rant ve spekülasyonu değil;
farklı kökenlerden gelen yurttaşlarımızı kaynaştırmayı hedeflemelidir. CHP kamu
varlıklarının metalaştırılmasına ve dışlayıcı özel mülkiyete dönüştürülmesine
karşı çıkmaktadır. Kentsel rantlardan elde edilecek gelirler, toplum yararına
olacak şekilde 149 kullanılmalıdır. Halka mali kaynakları kullanma konusunda
söz hakkı verilmelidir.
Yenilik ve Yaratıcılık Temelli Kentleşme Günümüzde kentler,
ekonomik kalkınmanın lokomotifi durumundadır. Çünkü bilgi ekonomisinin ortaya
çıkardığı yeni bilgiler, teknolojiler ve ürünler kentlerde geliştirilmektedir.
Bu nedenle CHP, kentlerimizi canlandırmaya ve kentlerin yenilikçi
kapasitelerini geliştirilmeye büyük önem vermektedir. Kentlerin canlılığı,
başta fiziki altyapı olmak üzere konut, iş yeri, ulaşım ihtiyaçlarının
karşılanmasına bağlıdır. Kentler, zengin ve çeşitlenmiş bir tüketim altyapısına
sahip olmalıdır. CHP çarşı esnafından İnternet alışverişine, butik mağazalardan
büyük mağazalara, haftalık pazarlardan AVM’lere kadar ticaret ve perakende
sektörünün her bileşeninin ayrı ayrı ve birlikte desteklenmesi gerektiğini
savunmaktadır. Kentlerin yaratıcı ve yenilikçi potansiyellerini harekete
geçirmenin ve kentleri canlandırmanın temel unsuru eğitim, bilim ve teknoloji
alanında gerçekleştirilecek atılımlardır. Oysa AKP iktidarı, eğitim sistemini
yazboz tahtasına çevirerek, düşünce özgürlüğünü kısıtlayarak ve üniversiteleri
baskı altına alarak bilimin, yeniliğin ve teknolojik gelişimin önünü
tıkamıştır. CHP, “yenilik temelli kentleşme” anlayışı çerçevesinde
üniversitelerde, araştırma kuruluşlarında ve yoğun yüksek teknoloji kullanan
sektörlerde; Ar-Ge, yaratıcı tasarım ve yenilik faaliyetlerinin
geliştirilmesine öncelik vermektedir. Kentlerin gelişebilmesi için yeni
yatırımlar ne kadar önemli ise vasıflı iş gücünün yetiştirilmesi de aynı ölçüde
önemlidir. Çünkü günümüzde yaratıcı çalışma, vasıflı ve uzmanlaşmış bir grubun işi
haline gelmiştir. Yüksek vasıflı uzmanları ve yaratıcı kesimleri kentte
toplamak için kentin ekonomik tabanı genişletilmeli, kentlerdeki ekonomik
faaliyetler çeşitlendirilmelidir. Firmalar arasındaki iş birliği ve bölgesel
kümelenmeler, coğrafi yakınlık sayesinde kurulacak bilgi akışı ve kurumlar
arası bağlantılar ile mümkün olabilmektedir. Bir kenti çekici kılacak olan şey,
yaratıcılığın ve yeniliğin önemli kaynaklarından olan kültür ve sanattır.
Çalışma hayatının, yaşam 150 alanlarının ve eğlence faaliyetlerinin bir arada
olması, hem yeni yatırımlar hem vasıflı iş gücü açısından önemli bir çekim gücü
yaratmaktadır. Bilim insanları, mühendisler, mimarlar, yazarlar, sanatçılar,
reklamcılar ve tasarımcılar gibi yaratıcı kesimler canlı kentlerde yaşamayı tercih
etmektedir. CHP, kentlerimizde kültürel etkinliklerin ve kültür sanayisinin
gelişmesine büyük önem vermektedir. CHP, sanat ve kültürü açık fikirliliğin,
hoşgörünün, uygar ve erdemli yurttaşlar yetiştirmenin olduğu kadar ekonomik
kalkınmanın da başlıca unsurlarından biri olarak görmektedir. Tiyatrolar,
orkestra salonları, resim galerileri, kütüphaneler; müzik, film ve televizyon
stüdyoları; medya kuruluşları ve reklam şirketleri kente canlanma
getirmektedir. Kültür ekonomisi kenti çekici, heyecanlı ve yaratıcı
yapmaktadır. Kültür ve sanat alanında yapılan çalışmalar, yaratıcılığın
serpilip gelişmesini sağlamaktadır. Bunun bilincinde olan CHP, tüm bu alanlarda
atılım yapma kararlılığı içindedir. AKP iktidarında sanata ve sanatçıya gereken
önem verilmemektedir. Dahası her türlü yaratıcı etkinlik baskı altında
tutulmakta ve kent yaşamı sönükleştirilmektedir. Oysa CHP’nin kültür ve sanat
anlayışı özgürlüğü, çoğulculuğu ve yaratıcılığı esas almaktadır. CHP, sanatın
önündeki bütün engellerin ortadan kaldırılması gerektiğine inanmaktadır.
AKP’nin tutucu, baskıcı ve rant temelli kentleşme anlayışına karşı CHP yenilik,
yaratıcılık ve kültür temelli kentleşmeyi savunmaktadır. CHP yurttaşlarımıza
canlı ve aydınlık kentler yaratma sözü vermektedir.
Kentleşme Politikaları “Doğa hakkı” ve “kent hakkı”
ilkeleri, kent sakinlerinin, ihtiyaçları için verdikleri mücadeleyi
desteklemeyi gerektirmektedir. Bu nedenle CHP, kent planlamasında katılımcılık
ve eşitliği esas almaktadır. CHP iktidarında, kent sakinleri, STK’ler, üniversiteler
ve diğer paydaşlar karar alma süreçlerine dâhil edilecektir. Yapılacak
projelerin uygunluğu ve geçerliliği nesnel ölçütler çerçevesinde ve dayanışmacı
bir anlayışla ele alınacaktır. Yenilikçi kentsel politikalar, “yavaş planlama”
ve “yavaş kent” anlayışı çerçevesinde kurgulanacaktır. Yıkım yerine yerinde
dönüşüm, var olanı koruma ve geliştirme, mevcut fiziki ve sosyal engelleri
ortadan kaldırma 151 ilkeleri esas alınacaktır. Kentsel dönüşüm
politikalarında, dayatmacı ve aceleci yaklaşımların yerine, ekonomik ve sosyal
boyutları dikkate alan “süreç yönetimi” anlayışıyla hareket edilecektir. CHP
iktidarında “paylaşan kentler” anlayışıyla hareket edilecek ve kentler arası
rekabet yerine iş birliği ve tecrübe paylaşımı esas alınacaktır. Ayrıştıran değil;
kaynak, teknoloji ve bilgi açısından birleştiren şehircilik, temel ilke
olacaktır. Aynı zamanda, kentlerimizin küresel platformlarda varlık göstermesi
ve diğer devletlerin yerel yönetimleri ile iş birliği yapabilmesi
sağlanacaktır. CHP iktidarında merkezi idare ve yerel yönetimler arasındaki
plan ve yetki karmaşası ortadan kaldırılacaktır. Proje geliştirme ve
uygulamada, merkezi idarenin dayatmacı ve tepeden inmeci tavrına son verilecek,
yerel yönetimlerde çoğulculuk ilkesiyle hareket edilecektir. Merkezi idare
tarafından sağlanan kaynaklar, ihtiyaçlar gözetilerek dağıtılacak ve bunların
ne şekilde kullanılacağına bizzat yerel yönetimler karar verebilecektir. Yerel
yönetimlerin hizmet sunumunda adil davranılacak ve parti ayrımcılığına son
verilecektir. Şeffaflık ilkesini sağlamak amacıyla, yerel yönetimlerin elde
ettiği gelirler ve yaptığı harcamalar halkın denetimine açık hale
getirilecektir.
DOĞA DOSTU BİR TOPLUMSAL YAŞAM EKOLOJİK ANAYASA VE MEVZUAT •
Acil koruma ve yeniden onarma ilkesi ışığında Ekolojik Anayasa hazırlayacağız.
• İklim değişikliğinin, Türkiye’de yaratacağı etki, kırılganlık ve risklerin
incelenmesini ve uyum stratejilerinin geliştirilmesini içeren bir “Ulusal İklim
Değişikliği Strateji Belgesi” hazırlayacağız. • Sera gazı salınımlarını
azaltmaya yönelik bağlayıcı, ölçülebilir ve uygulanabilir hedefler koyacağız. •
Genel bütçede yaratacağımız “İklim Fonu” ile iklim değişikliğiyle mücadele için
kaynak oluşturacağız.
• Çevre davalarında mahkeme masrafı almayacak, bilirkişi
masraflarını Hazine üzerinden karşılayacağız. • Teşvik ve sınırlama
politikalarını birlikte kullanarak enerji ve karbon verimliliklerini
artıracağız. • Ulaşım araçlarında ve elektrikli eşyalarda, enerji verimliliği
standartlarını esas alarak KDV oranlarını belirleyecek, doğa dostu ürünlerin
kullanımını özendireceğiz.
SÜRDÜRÜLEBİLİR BİR YAŞAM • Güneş ve rüzgâr gibi
yenilenebilir enerji kaynaklarını, doğa dostu teknolojilerle kullanarak enerji
verimliliğini artıracak, dışa bağımlılığı azaltacağız. • Madenlerin, su
kaynaklarının ve tüm doğal kaynakların ulusal çıkarlar ve toplum yararına,
doğaya duyarlılık ilkesi çerçevesinde ve en verimli şekilde değerlendirilmesini
sağlayacağız. • Enerji ve su kullanımında tasarrufu sağlayan uygulamaları
destekleyeceğiz. • İklim değişikliği ve eko-sistemin tahrip edilmesinden
kaynaklanan sorunları, biyolojik çeşitliliğin korunmasını ve artırılmasını
hedefleyen alanlar kurarak çözeceğiz. • Küresel ısınmayla mücadele için deniz
ve demiryollarıyla toplu taşımacılığın kullanımına ağırlık vereceğiz. • Tahrip
ettiğimiz doğayı onarmak ve doğa kültürünü aşılamak için doğa hakları kavramını
eğitim sistemine yerleştireceğiz.
DOĞAYA DAHA YAKIN BİR TOPLUM • Kişi başına düşen şehir içi
yeşil alan oranını her ilimizde artıracağız. • Hava kirliliğini azaltacak
önlemlere öncelik vereceğiz. • Kamu imkânlarıyla dağıtılan kalitesiz kömür
yerine, altyapı bulunan bölgelerde ihtiyaç sahibi yurttaşlarımıza ücretsiz
doğal gaz temin ederek havanın kirlenmesini önleyeceğiz. 153 • Konut sorununu,
çocuklarımızı havasız ve doğal alansız bırakan beton kuleler yerine, sağlam ve
dayanıklı ekolojik konut projeleri üreterek çözeceğiz. • “Her Üç Otomobil İçin
İki Ağaç” kampanyasıyla otoparkları estetik ve kente uyumlu biçimde
tasarlayacağız. • Çevre kirlenmesinin bedelini, kullanana ve kirletene
ödettireceğiz. • Bedel ödemenin sürekli bir kirletme hakkına dönüşmesine izin
vermeyeceğiz.
HAYVAN HAKLARI
• Hayvanların ait oldukları doğa ortamlarının düzenlenmesini, hayvanlara yönelik kötü muamelelerin caydırıcı ceza kanunları kapsamına alınmasını sağlayacağız. • Vahşi hayvan kaçakçılığının ve kaçak üretim çiftliklerinin önüne geçeceğiz. • “Pet shoplarda” canlı hayvan satışının yasaklanmasını; hayvana işkencenin sistematik hale getirildiği sirk, yunus parkı ve benzeri kurumların kapatılmasını sağlayacağız. • Hayvanlar için izin verilen sınırlı alanların çok sıkı denetim altına alınarak evrensel normlara uygun hale getirilmesini; soyu yok olma tehlikesi içinde olan türlerin aktif şekilde korunmalarını sağlayacağız.
• Hayvanların ait oldukları doğa ortamlarının düzenlenmesini, hayvanlara yönelik kötü muamelelerin caydırıcı ceza kanunları kapsamına alınmasını sağlayacağız. • Vahşi hayvan kaçakçılığının ve kaçak üretim çiftliklerinin önüne geçeceğiz. • “Pet shoplarda” canlı hayvan satışının yasaklanmasını; hayvana işkencenin sistematik hale getirildiği sirk, yunus parkı ve benzeri kurumların kapatılmasını sağlayacağız. • Hayvanlar için izin verilen sınırlı alanların çok sıkı denetim altına alınarak evrensel normlara uygun hale getirilmesini; soyu yok olma tehlikesi içinde olan türlerin aktif şekilde korunmalarını sağlayacağız.
ATIK YÖNETİMİ • Atık tarım ürünlerinin yenilenebilir enerji
için hammadde olarak kullanılmasını sağlayacak Ar-Ge çalışmalarına destek ve
hız vereceğiz. • Belediyelerin ve sanayilerin atık su arıtımı yapması için
gerekli teşvik mekanizmalarını kuracağız. • Sanayinin çevre dostu Organize
Sanayi Bölgelerinde toplanmasını sağlayacak ve OSB’lerin atık su arıtımını
etkin şekilde gerçekleştirmeleri için gereken yasal altyapıyı kuracağız. • Tüm
yurttaşlarımızı, özel ve kamu kuruluşlarını, atık ayrıştırması konusunda
bilinçlendirecek ve geri dönüşüm pratiklerini ekonomik önlemlerle
destekleyeceğiz.
Uluslararası koruma altında olan alanlarda maden araması ve
HES yapmayacağız. • Kirliliği kaynağında önleyecek tedbirleri geliştirecek ve
atıkların geri kazanılmasını sağlayacağız.
Tüm tarafların katılımı ile bilimsel ölçütler çerçevesinde
hazırlanacak adil bir “Su Kanunu” çıkaracağız.
ÇEVREYE VE SOSYAL DOKUYA DUYARLI YAKLAŞIM • Verimli
topraklarımızı hızla yok eden erozyonla mücadele için gerekli kaynağı
sağlayacağız. • Çevresel Etki Değerlendirmesini (ÇED), insana ve çevreye
duyarlı anlayışın gereği olarak dikkatle ve şeffaflıkla ele alacağız. • ÇED
süreçlerine halkın katılımı konusunda AB mevzuatına uygun biçimde gerekli mekanizmaları
kuracağız. • ÇED'in yanı sıra, kapsamlı bir Sosyal Etki Değerlendirmesi (SED)
yürütülmesini sağlayacağız. • Yeşil Yol Projesi’nin yeni bir imar dalgası
oluşturmak için yapıldığı iddialarını değerlendirecek ve halkımızın bu konudaki
endişelerini gidereceğiz.limsel ölçütler çerçevesinde hazırlanacak adil bir “Su
Kanunu” çıkaracağız.
DOĞA DOSTU ÜRETİM • Tarımsal üretimin ekolojik koşullar ve
toprak özelliklerine sadık kalınarak yapılmasını teşvik edeceğiz. • Tarım
sektöründe iklim değişikliği etkilerine karşı uyum stratejisi geliştireceğiz. •
Yurttaşlarımızın besin ihtiyacını yerel kaynaklarımızla karşılamak için yeni
yöntemlerin bulunması için araştırma üniversiteleriyle birlikte çalışacağız. •
Tarım, doğa ve sosyal politikalarımızın merkezine, doğaya ve ekolojik aile
çiftçiliğine dönüş temelli nüfus hareketlerini koyacağız. • Meraları özel
mülkiyet olmaktan çıkaracağız.
YAŞAM KALİTESİ YÜKSEK KENTLER AKILLI KENTLER • Bilişim
alanındaki yeniliklerin sürdürülebilir kalkınmanın öncüsü olmasını sağlayacağız.
• Akıllı kentler, akıllı enerji şebekeleri, akıllı ölçümler ve akıllı taşıma
sistemleri ile bilişim teknolojilerinin etkisini yaygınlaştıracak ve günlük
hayatı kolaylaştırmasını sağlayacağız. • Akıllı kent sistemlerinin
yaygınlaşması için uygulamaların yazılımlarını açık kaynak olarak
geliştireceğiz. • Akıllı kentlere dönüşüm için il bazında dijital plan ve
stratejilerin hazırlanmasını sağlayacağız. • Yerel yönetimlerde açık devlet ve
açık veri anlayışını yaygınlaştıracağız. • Tüm yeni konut ve binalarda yeni
bilişim altyapısı ile uyumlu dağıtım şebekelerinin kurulmasını teşvik edeceğiz.
ÇAĞDAŞ KENTLER Planlama Kriterleri • “Ulusal Mekânsal
Gelişim” strateji planı hazırlayacağız. 156 • Bölge, havza ve kent-kır
ölçeğinde bütünleşik planlama anlayışı geliştireceğiz. • Havza yönetimini,
ortak vizyon, ortak strateji ve ortak proje sistematiği içinde katılımcı
ortamlarda yapacağız. • Kentlerin risk, değer, yoksulluk, yoğunluk, siluet
haritalarını hazırlayacağız. • Tüm stratejik projelerin ve yatırım kararlarının,
bu haritalar gözetilerek planlanmasına özen göstereceğiz. • Yaşanabilirlik
ölçütleri belirleyecek, kentleri bu ölçütler doğrultusunda hazırlanacak
endeksler çerçevesinde değerlendirecek ve geliştireceğiz.
Kent Planlaması • Kentlerin aşırı planlanması ile yaşanan
büyümenin yol açtığı sorunları önleyecek ve kentlerde yaşam kalitesini
yükselteceğiz. • Düzenli kentsel gelişimi sağlamak ve dar gelirli
yurttaşlarımız için hazırlanacak konut projelerinde kullanılmak üzere kamu
eliyle arsa üretimi gerçekleştireceğiz. • Kentlerin gelişiminde, ekonomi ve
ekoloji dengesini gözeteceğiz. • Kamuya ait arsa ve arazilerin kent
sakinlerinin yararına aykırı olacak şekilde ranta açılmasına son vereceğiz. •
Toplu taşıma olanaklarını artırıp, ulaşım ağlarını geliştirerek trafik
sıkışıklığını önleyeceğiz.
Çağdaş Bir İmar Kanunu Yapacağız • İmar Kanunu ve
mevzuatını, uluslararası standartlar ile uyumlu hale getireceğiz. • İmar Kanunu
ve mevzuatını kentsel büyüme yerine kentsel iyileştirmeyi temel alacak şekilde
düzenleyeceğiz. • Yapılaşma, güçlendirme ve altyapı konularındaki
yönetmelikleri yeni İmar Kanunu’nun kapsamına alacağız. • Yeni İmar Kanunu’nda,
enerji ve karbon tasarruflu uygulamaları, çevre korumayı, açık alanlar ve
nitelikli kamu alanlarının geliştirilmesini gözeteceğiz.
• Risk azaltma araçlarını, yöntem ve sakınım planlarını
hayata geçireceğiz. • 2/B arazisinde binası olup hak sahipliği şartlarını
taşıdığı halde, bedelin yüksek olması ya da taksit süresinin yetersizliğinden
dolayı başvuru yapamamış veya başvuru yaptığı halde bedelini ödeyememiş
yurttaşlarımıza yeni bir süre tanıyacağız. • Belde yüksekliğinden kaynaklanan
sorunları, bedeli kabul ederek ödeme yapmakta olan yurttaşlarımızın aleyhine
bir durum yaratmaksızın çözeceğiz. • 2981 Sayılı İmar Affı Kanunu’na göre Tapu
Tahsis Belgesi sahibi olan ya da Tapu Tahsis Belgesi’ni hak etmiş olmakla
birlikte henüz bu belgeyi almamış olan yurttaşlarımıza bir yıl içerisinde
tapuları verilecektir. • Başlangıç bedelini ödemiş olmaları kaydıyla tapu
tahsisi yapılacak yurttaşlarımızdan ek bir bedel alınmayacaktır.
Kolektif Tasarım Anlayışını Benimseyeceğiz • Stratejik
tasarım planları ile ortak karar ve ortak tasarıma öncelik vereceğiz. • Yeni
kent modellerini vizyon atölyelerinde geliştireceğiz. • Kamu kuruluşları, sivil
toplum örgütleri ve özel sektörün bu atölyelere katılmasını sağlayacağız. •
Tasarımcıların ve tüm paydaşların bir araya gelerek fikir alışverişinde
bulunabileceği bir zemin hazırlamak amacıyla “Anadolu Tasarım Atölyeleri” (ATA)
kuracağız. • Uyumlu Bina”, “Yeşil Bina”, “Yaşayan Sokak”, “Bizim Mahalle”
projelerini bu atölyelerde iş birliği ile şekillendireceğiz. • Yenilik ve
yaratıcılığı tasarımlarımızın dayanağı yapacağız. • Yenilikçi ve yaratıcı
sektörlerin gelişimi için sanayi ve üniversite buluşma ortamları yaratacak, iş
birliği program ve projeleri geliştireceğiz. • Parsel bazında yapılaşma yerine
yapı adası bazında yapılaşma için teşvikler getireceğiz. 158 • Sektörel
çeşitlilik için mavi ve yeşil ekonomilere öncelik vereceğiz. • Gayrimenkul ve
finans sektörü kadar önemli olan koruma sektörünü de destekleyeceğiz.
KONUT • TOKİ’yi Kuruluş Amacına Göre Yeniden Düzenleyeceğiz
• TOKİ’nin, sahip olduğu tüm kaynakları sosyal konut üretimi için kullanmasını
sağlayacağız. • TOKİ’nin, kentlerin fiziksel özellikleriyle bağdaşmayan,
tarihsel, doğal ve yerel kimliklerini dikkate almayan tekdüze konutlar inşa
etmesini önleyeceğiz. • TOKİ’nin konut inşa edeceği yerleşmeleri, ihtiyacın en
çok olduğu yerlerden başlayacak şekilde belirleyeceğiz. • TOKİ eliyle, başta
engelli yurttaşlarımız olmak üzere, toplumda desteğe ihtiyacı olan tüm
kesimlere sağlıklı yaşayabilecekleri konutlar inşa edeceğiz.
Dar ve Orta Gelirli Yurttaşlar İçin Konut Üreteceğiz • Konut
kooperatifleri mevzuatını yeniden düzenleyerek, konut sahibi olmayan dar
gelirli kooperatif üyelerine TOKİ’nin konut yapım kredisi vermesini
sağlayacağız. • Özel sektörün de dar gelirlilere yönelik konut üretmesi için
yasal düzenlemeler yapacağız. • TOKİ’nin ürettiği konutların satışında, dar
gelirliler için uygun ödeme seçenekleri sunacağız. • Konut birlikleri ve
kooperatiflerinin dar gelirliler için kiralık sosyal konut inşa etmelerini
olanaklı hale getireceğiz. • Kirada oturan dar gelirli yurttaşlarımıza,
sağlıklı konutlarda oturabilmeleri için gelir düzeylerine göre kira yardımı
yapacağız.
KENTSEL DÖNÜŞÜM
• Kentsel dönüşümde, yetkiyi yerel yönetimlere vereceğiz. • Kentsel dönüşümü, kent rantını değil, kent sakinlerinin refah düzeyini artırmanın bir aracı olarak göreceğiz.
• Kentsel dönüşümde, yetkiyi yerel yönetimlere vereceğiz. • Kentsel dönüşümü, kent rantını değil, kent sakinlerinin refah düzeyini artırmanın bir aracı olarak göreceğiz.
Kentsel Dönüşümde Uzlaşmacı Bir Yaklaşım Benimseyeceğiz •
Kentsel dönüşümde “Proje Meşruiyeti” ve “Proje Demokrasisi” ilkeleriyle hareket
edeceğiz. • Yurttaşlarımızın örgütlenmelerini ve kendi seçtikleri temsilciler
aracılığıyla kentsel dönüşüm projelerinin karar süreçlerine katılımını
sağlayacağız. • Kentsel dönüşümün mekân ve yaşama dair olumsuz etkilerini kent
sakinlerinin katılımıyla oluşturulacak projelerle en aza indireceğiz.
Yerinde Dönüşüm Anlayışı ile Hareket Edeceğiz • Asgari yer
değiştirme için yerinde dönüşüm modelleri geliştireceğiz. • Kentsel dönüşümde
aidiyeti ve komşuluk ilişkilerini gözeteceğiz. • Yer değiştirmenin kaçınılmaz
olduğu hallerde kayıpları tazmin edecek finans sistemleri geliştireceğiz. •
Kentsel dönüşüm projelerinde, ÇED’in yanı sıra Sosyal Etki Değerlendirme (SED)
raporlarını da zorunlu kılacağız. • Kentsel Dönüşümde Yeni Finansman Modelleri
Geliştireceğiz • Dönüşümün finansmanını sağlamak üzere “Kentsel Dönüşüm Fonu”
kuracağız. • Kentsel dönüşüm sonucunda yapılan konutların çapraz finansman
modelleri ile dar gelirli hak sahipleri tarafından da alınabilmesine olanak
sağlayacağız. • Kentsel dönüşüm fonuna kaynak sağlanması için “Proje Ortaklık
Payı” (POP), “İmar Hakları Transferi”, AL-VER Bonusu ve Değerin Artış Paylaşımı
(DAP) uygulamalarından faydalanacağız.
RİSK AZALTMA VE AFET PLANLAMASI • Kentsel seyreltme
yöntemiyle, deprem riski altındaki her yerde kolay ulaşılabilecek ve güvenli
alanlar oluşturacağız. Bu alanların, amacı dışında kullanılmasını önleyeceğiz.
• Doğal afet riski yüksek olan yerleşim yerlerinde afete karşı alınacak
önlemleri ve afet sonrası müdahale planlamasını yerel yönetimlerle birlikte
hazırlayacağız. • Risk azaltma kararlarının, risk altındaki bölgelerde yaşayan
yurttaşlarla birlikte alınması için hem ulusal, hem de yerel ölçekli
platformlar oluşturacağız. • Belediyeler ile riskleri azaltmak üzere “sakınım
planları” hazırlayacağız. • Kentlerde “sakınım planı” uygulamalarında, AFAD,
Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ve yerel yönetimler arasındaki görev ve
sorumluluk dağılımını yeniden düzenleyeceğiz.
Riskli Bölgelerde Kentsel Dönüşüme Özel Önem Vereceğiz. •
Afet riski taşıyan alanlardaki kentsel dönüşümle ilgili mevzuatı yeniden
düzenleyeceğiz. • Afet riskinin yüksek olduğu yerlerde kaynakları artırarak
kentsel dönüşüme hız kazandıracağız. • Deprem riski taşıyan alanlarda, kentsel
dönüşümü yurttaşlarımızın can güvenliğini tehlikeye atmadan gerçekleştirecek,
güvenli konutlar üreterek hak sahiplerine vereceğiz.
Kurumsal ve Yasal Düzenlemeler • Yapı Denetim Kanunu, DASK
Kanunu, Afet Risk Altındaki Alanların Dönüşümü Kanunu ve İmar Kanunu dâhil, tüm
imar mevzuatını bütüncül ve yetki karmaşasını önleyecek şekilde yeniden
düzenleyeceğiz. • Kuracağımız “Risk Yönetimi Eşgüdüm ve Uygulama Merkezi”
aracılığıyla, her alan, sokak ve yapı için risk haritaları ve risk azaltma
planları hazırlayacağız.
• Doğal Afet Sigortaları Kurumu (DASK) mevzuatını yeniden
düzenleyeceğiz. Sistemin, riskleri azaltma hedefiyle işletilmesini ve yerel
yönetimlerle bağlantılı kılınmasını sağlayacağız.
İSTANBUL İstanbul’u VasıFlı İş Gücünün Merkezi Haline
Getireceğiz • Tüm vasıflı iş gücüyle
İstanbul’u, ilham veren, tasarım odaklı, yenilikçilikte önder bir “yaratıcı
kent” haline getireceğiz. • Yaratıcı iş gücünü destekleyerek İstanbul’un
ekonomik dinamizminin itici gücü haline getireceğiz. • İstanbul’un en yüksek
düzeyde ziyaretçi, vasıflı iş gücü ve yatırım çekerek hızla zenginleşen bir
kent olmasını sağlayacağız. • İstanbul’da vasıflı beşeri sermayeyi artıran en
önemli etken olan bilgi ekonomisine, özellikle bilişim teknolojisi altyapısına
yatırım yapacağız. • Kamu ve özel sektör tarafından yapılan Ar-Ge
harcamalarının İstanbul’da yoğunlaştırılmasını sağlayacağız. • İstanbul’da
bilişim ekonomisini desteklerken eşzamanlı olarak kültür endüstrisini de
teşvik edeceğiz.
Kültür Kenti İstanbul • İstanbul’u, tarihi dokusu, doğal güzellikleri ve coğrafi konumu ile küresel bir kültür merkezi konumuna getireceğiz. •
İstanbul’un tüm kültürel
yönlerini destekleyeceğiz. İstanbul’un, kültür sanat etkinlikleri, yerel ve
uluslararası yemek kültürü, galeriler, stüdyo ve atölyeler, festivallerle
anılan bir dünya kenti olmasını sağlayacağız. • Tüm kimliklerin barış ve ahenk
içinde yaşadığı, kültürel farklılıkların zenginlik olarak görüldüğü bir
İstanbul yaratacağız. • İstanbul’un; her dinin, mezhebin, etnik grubun, cinsel
yönelimin ve cinsiyetin özgürce yaşadığı bir kent olmasını sağlayacağız.
Altyapısı Güçlü, Güvenli Kent İstanbul • İstanbul’un başta
ulaşım sorunu olmak üzere, tüm altyapı sorunlarını çözeceğiz. 162 •
İstanbul’un yaşam kalitesi bakımından Avrupa’nın en gelişmiş kentleri arasında
yer almasını sağlayacağız. • Tarihi ve kültürel dokuyu koruyarak raylı sistemlerin
İstanbul ulaşımındaki payını %50’ye çıkaracağız. • Deniz ulaşımını İstanbul
ulaşım ağının odağına yerleştireceğiz. • İstanbul’da kent sakinlerinin kamusal
alanda var olabilecekleri meydanlar yaratacağız. • İstanbul’un olası bir afete
en iyi şekilde hazırlanması için bir an bile kaybetmeden deprem iyileştirme
planını eksiksiz uygulayacağız.
ANKARA Türkiye’nin Kalbi, Güçlü Başkent Ankara • Cumhuriyet
Ankara’sına sahip çıkacağız. • Ankara’nın başkent işlevlerini güçlendirecek,
devlet kurumlarının ve kamu bankalarının merkezlerinin başka illere taşınmasına
izin vermeyeceğiz. • Ankara’nın tüm Anadolu kentlerine bilim, Ar-Ge ve yüksek
teknolojide önderlik yapması için yeni projeler geliştireceğiz. • Ankara’yı,
Anadolu’nun hava, kara ve demir yolu ulaşımında Türkiye’nin ana iletişim
merkezi konumuna getireceğiz. • Ankara’yı, Anadolu’daki tüm kentlerin
izleyeceği ideal bir kentleşme modeli ekseninde geliştireceğiz.
Başkenti Ar-Ge ve Yenilikçi Politikalarla Geliştireceğiz •
Ankara’da geleneksel sektörlere odaklı bir yenilikçilik anlayışını hayata
geçirecek ve başta mobilya, tekstil, makine endüstrileri olmak üzere yüksek
katma değer üreten iktisadi faaliyetlere ağırlık vereceğiz. • Ankara’daki
teknokentler arasında iş birliğini sağlayarak, Ar-Ge faaliyetlerini ve savunma
endüstrisine yönelik yazılım çalışmalarını güçlendireceğiz.
Kültürün ve Sanatın Başkenti • Ankara’yı sanatsal üretim ve
bilimsel araştırmalar bakımından yeniden dünya
kentleriyle yarışabilecek hale getireceğiz. • Başta Anadolu uygarlıklarına
dayanan kültürel miras olmak üzere, • Ankara’nın tarihi zenginliklerini merkeze
alan bir turizm atılımı gerçekleştireceğiz. • Ankara’nın kent merkezlerini
kültürel açıdan yeniden canlandıracağız. • Türkiye’nin farklı bölgelerinin
mimari ve kültürel özelliklerini bir arada barındıran yerleşkeler
oluşturacağız.
İZMİR Yenilikçilik • Üniversitelerle iş birliği içerisinde,
İzmir’in mevcut sanayi altyapısının bilgi teknolojileri ile uyumlu hale
getirilmesi çalışmalarını hızlandıracağız. • Üniversitelerin tasarım bölümleri
ile nihai ürün üreten firmaların markalaşmaya dönük olarak ortak projeler
üretmesini teşvik edeceğiz. • İzmir’i biyomedikal sanayisinde bir dünya devine
dönüştüreceğiz. • Bölgenin jeotermal enerji, rüzgâr ve güneş enerjisi
potansiyelini değerlendirmek amacıyla yenilenebilir enerji alanında Ar-Ge
çalışmalarını teşvik edeceğiz. • İzmir’de sanayi kuruluşlarının bilişim teknolojilerinden
ve yaratıcı ektörlerin sunduğu hizmetlerden en üst düzeyde faydalanabilmeleri
için etkin kümelenme çalışmaları gerçekleştireceğiz.
Tarım • İzmir ve yakın çevresinde tarım desteklerini ikiye
katlayacak, tarıma dayalı sanayileri geliştireceğiz. • Başta organik tarım
çiftlikleri olmak üzere katma değeri yüksek üretimi teşvik edeceğiz.
Lojistik • İzmir’i Asya ile Avrupa pazarları arasındaki
önemli bağlantı noktalarından ve lojistik merkezlerinden biri haline
getireceğiz. • Kentin merkezi bütçeden hak ettiği payı almasını sağlayarak,
İzmir’i Akdeniz havzasının önde gelen liman kentleri arasına sokacağız.
Turizm Kenti • Şehir, sağlık, kruvaziyer, termal,
kültür-tarih, spor, kongre ve fuar alt sektörlerine yapılacak yatırımlarla
İzmir’de turizm çeşitliliğini artıracağız. • Yaşam kalitesi bakımından
ülkemizin en ileri kentlerinden biri olan İzmir’i, turizmin 12 ay boyunca canlı
olduğu bir kent haline getireceğiz. • Tarih turizminin önde gelen
merkezlerinden olan Selçuk ve • Bergama’yı, raylı sistemlerle İzmir kent
merkezine ve havalimanı bağlayacağız. • İzmir’i küresel çapta kabul gören bir
sağlık turizmi merkezi haline getireceğiz. • İzmir’in küresel ölçekte yüz
milyar doları aşan dünya tıp turizmi pastasından en az %10 pay almasını ve bir
milyonun üzerinde hastaturisti ağırlamasını sağlayacağız.
YEREL YÖNETİMLER YERİNDEN YÖNETİM ANLAYIŞI • Merkezden
yapılan planlama ve karar alma süreçlerinde yerel yönetimlere danışacağız. •
Merkezi yönetim ile yerel yönetimler arasında hizmet bütünlüğünü sağlayacağız.
• Merkezi idarenin, yerel yönetimler üzerindeki denetim yetkisini kötüye
kullanmasının önüne geçeceğiz.
Plan onama konusundaki çok başlılığı ortadan kaldıracak ve
onama yetkisini yerel yönetimlere devredeceğiz. • Yerel yönetim mevzuatında
planlama bütünlüğü sağlayacağız. • Büyükşehir statüsündeki illerde, köylere
tüzel kişiliklerini yeniden kazandıracağız. • Muhalefet belediyelerinin hizmet
üretemez duruma düşürülmesini önleyeceğiz.
KAYNAK YÖNETİMİ Yerel Yönetimleri Borç Yükünden Kurtaracağız
• İlçe ve belde belediyelerinden Büyükşehirlere devredilen borç yükünü azaltmak
için gereken mali kaynağı sağlayacağız. • Yerel yönetimlerin mali kaynaklarını,
yüklendikleri sorumlulukla orantılı hale getireceğiz. • İller Bankası’nı, yerel
yönetimlerin mali ve teknik ihtiyaçlarını karşılayacak şekilde yeniden
yapılandıracağız.
Kaynak Üretebilen, Kaynak Kullanımında Söz Sahibi Yerel
Yönetimler • “Yerel Yönetim Reformu” ile yeni kaynaklar üretebilen bir
belediyecilik anlayışını tesis edeceğiz. • Büyükşehir yasası ile hazineye
devredilen arazileri, kentin sağlıklı ve planlı gelişmesi için kullanılmak
üzere yerel yönetimlerin kullanımına açacağız. • Doğal kaynakların, maden ve
taş/kum ocaklarının özel sektöre tahsisinde, yerel yönetimlerin karar alma
süreçlerine etkin katılımını sağlayacağız. • Mali Kaynakların Dağıtımını Hakça
Yapacağız • İller Bankası’nın yönetimini, siyasi kayırmacılığa yol açmayacak
şekilde yerel yönetimlere devredeceğiz. • Kaynakların tahsisine ilişkin
esasları, uygulamada farklılıklara imkân vermeyecek şekilde yeniden
düzenleyeceğiz.
Tarihi ve kültürel değerlerin korunması için emlak
vergisinin %10’u oranında alınan katkı paylarının kullanımında, yetki ve
sorumluluğu doğrudan yerel yönetimlere vereceğiz.
YEREL YÖNETİMDE ŞEFFAFLIK Belediyelerin yatırım
kararlarının, ihalelerinin ve harcamalarının düzenli olarak İnternet’te ilan
edilerek kamu denetimine açılmasını sağlayacağız. • İmar planlarının yasal
gereklilik olan askıya asılarak duyurulması ile yetinmeyecek, sürekli olarak
İnternet üzerinden izlenebilmesine olanak tanıyacağız. • Belediye
başkanlarının, yöneticilerinin servet beyanlarının her yıl yenilenerek
İnternet’te yayınlanmasını yasal zorunluluk haline getireceğiz. • Başta
belediye meclisi, kent konseyi, kent kurultayı, ekonomik ve sosyal konsey
toplantıları olmak üzere kentle ilgili karar alma süreçlerini içeren önemli
toplantıların yerel radyo ve televizyon kanallarında canlı olarak
yayınlanmasını sağlayacağız.
YEREL YÖNETİMDE KATILIMCILIK • Yurttaşla belediye arasındaki
anlaşmazlıkları çözüme kavuşturmak için, kent uzlaşma kurulları oluşturacağız.
• Mahalle meclislerini ve forumlarını, kentteki katılımcı yönetimin etkin
bileşenleri haline getireceğiz. • Yerel sivil inisiyatifleri teşvik edecek,
mahalle örgütlenmelerini destekleyeceğiz. • Kentlerin planlanmasında yerel
yönetimlerin meslek odalarıyla yakın iş birliği içinde çalışmasını
sağlayacağız. • Kentlerin planlanması ve tasarlanmasında, mahalle eylem planı
anlayışını uygulayarak mahallede yaşayanların önceliklerini dikkate alacağız.
MUHTARLAR • Muhtarların çağın gereklerine göre hizmet
verebilmesi için gerekli altyapıyı oluşturacak, özlük hakları ve çalışma
koşullarını iyileştireceğiz. • Büyük kentlerde, mahalle muhtarlıklarının
boyutlarını daraltacak, tüm yurttaşların bireysel hizmet alabilmesine olanak
tanıyacağız. • Mahalle muhtarlarının, belediye meclislerinde, köy muhtarlarının
ise il genel meclislerinde sorumluluk bölgeleri ile ilgili konularda söz sahibi
olmasını sağlayacağız
BÖLGESEL GELİŞME BÖLGESEL KALKINMA • Bölgeleri, ekolojik
tehditlere daha dirençli hale gelmeleri için yeniden yapılandıracağız. • Kırsal
alanlarda, eğitim ve sağlık başta olmak üzere temel kamu hizmetlerinin
kalitesini kentlerle aynı seviyeye ulaştıracağız. • Bölgeler arası ekonomik ve
sosyal gelişmişlik farkını hızla azaltmak amacıyla, başta GAP, DAP, DOKAP, ZBK,
YHGP gibi uygulama aşamasında olan tüm bölgesel kalkınma projelerini hızla
tamamlayacağız. • Az gelişmiş bölgelerin finans kaynaklarına erişimini
kolaylaştıracağız. • Türkiye’nin AB bölgesel politikalarına uyumunun
artırılmasını ve bu süreçle bağlantılı fonların daha geniş çapta ve daha
verimli kullanılmasını sağlayacağız.
Bölgesel Kalkınma İçin Yerel Kaynakları Geliştireceğiz •
Bölgelerin yerel kaynaklarına ve sahip oldukları bilgi birikimine uygun olacak
şekilde bölgesel uzmanlaşmayı teşvik edeceğiz. • Yenilikçi bölgesel politika ve
planlarla, kaynakların yerinde kullanılmasını sağlayacağız. • Tüm bölgelerde,
yerel kaynaklara dayanan ve rekabet gücü yüksek sanayi sektörlerini
destekleyeceğiz.
Yerel potansiyeli harekete geçirebilmek için üniversitelerle
iş birliği içinde Ar-Ge faaliyetlerini teşvik edeceğiz.
Bölgeler Arası İş Birliğini Güçlendireceğiz • İl ve kent
bazlı gelişim modeli yerine, bölgesel gelişme merkezlerini esas alan bir
anlayışı benimseyeceğiz. • Altyapı hizmetlerini ve yatırımlarını gelişim
havzalarının merkezlerine yoğunlaştıracağız. • Az gelişmiş bölgelerde sanayi
envanterleri hazırlayacak, uygun sektörel özelliklerde bölgesel üretim ve gelişme kümeleri oluşturacağız. • Farklı bölgeler arasında, kaynak ve
bilgi aktarımına dayanan ilişkilerin ve ortaklıkların kurulmasını teşvik
edeceğiz. • Bölgelerin birbirleriyle ve dış dünya ile etkin iletişim
kurabilmeleri, mal ve bilgi aktarımı sağlayabilmeleri için ulaştırma ve
iletişim yatırımlarını artıracağız.
KENT AĞLARI • Farklı bölge ve kentlerin sosyal, kültürel ve
ekonomik çeşitliliğini, gelişim ve dönüşümün temel birleştirici gücü olarak
değerlendireceğiz. • Kentlerin birbirleriyle iş birliği yapmasını sağlayarak,
geleceğe dönük yeni potansiyellerin ortaya çıkmasını sağlayacağız. • Kentler
için geleneksel uzmanlaşma alanlarından akılcı uzmanlaşma alanlarına doğru
yapısal bir dönüşüm gerçekleştireceğiz. • Birbiriyle ekonomik bağımlılık
ilişkisi içerisinde bulunan kentler arasında yönetsel bütünlüğü ve eşgüdümü
sağlamak amacıyla kentsel koalisyonlar oluşturacağız.
KALKINMA AJANSLARI • Kalkınma Ajanslarının etkinliğini
artıracak, yönetim ve karar alma süreçlerinde iktidara yakınlık gözetmeksizin
ilgili tüm STK’lerin temsil edilmesini sağlayacağız.
• Kalkınma Ajanslarının sorumluluk alanlarını ve
kapsadıkları coğrafi birimleri yeniden tanımlayarak daha işlevsel hale
getireceğiz. • Kalkınma Ajanslarının dağıttığı kaynakların, etkin ve adil
kullanılmasını güvence altına alacağız. • Kalkınma Ajansları bünyesinde
kuracağımız Girişimci Destek Ofisi ile fizibilite aşamasından nihai ürünün
pazara sunulmasına kadar tüm iş süreçlerine dair sektörel bazda uzman desteği
sağlayacağız.
DOĞU VE GÜNEYDOĞU ANADOLU’NUN EKONOMİK KALKINMASI Öncelikli
Yatırım Alanları • Yapılacak kamu yatırımları ile Bölge’de büyüme hızını
Türkiye ortalamasının %2 üzerine çıkaracağız. • Aile Sigortası Programı ile
Bölge’de yoksullukla etkin şekilde mücadele edecek, bölgeler arası gelir
adaletsizliğini azaltacağız. • Aile Sigortası Programı ile yapılacak yardımlar
aracılığı ile bölgede tüketimi artıracak, ekonomiyi canlandıracağız. • 2025
yılına kadar Bölge’de kişi başına düşen ortalama geliri Türkiye ortalamasının
%70’i düzeyine çıkaracağız. • Güneş
enerjisi kapasitesi çok yüksek olan
bölgede, bu alandaki yatırımları teşvik edecek ve yeni nesil güneş pili
endüstrisini kuracağız. • Bölgede petrokimyaya dayalı sanayi kümelenmeleri
oluşturacağız. • Şeker fabrikalarını özelleştirme kapsamından çıkaracak ve
şeker endüstrisini ayağa kaldıracağız. • Bölgede, çalışanların güvenliğini esas
alacak şekilde madencilik sektöründeki potansiyeli canlandıracağız.
Doğru ve Yerinde Teşvik
• Doğu ve Güneydoğu’da seçilmiş yatırımlara sıfır faizli ve uzun vadeli kredi vereceğiz. • Sektör temelinde, yeni, somut ve etkin bir yatırım teşviki uygulaması başlatacağız. 170 • Yeni tesis ve fabrikaların kurulmasını sağlamak amacıyla yerli ve yabancı sermayeye, doğrudan yatırım yapması koşuluyla güçlü teşvik sağlayacağız. • Bölgede KOBİ’ler ve aile işletmeciliğini destekleyecek, Küçük Girişim Kredisi’ni yaygınlaştıracağız. • Kalkınma için ekonomik teşvikleri ve sosyal yardımları doğrudan bölge halkına, işsiz ve yoksul kitlelere ulaştırabilecek kurumsal yapıyı hızla oluşturacağız. • GAP’ı Hızla Tamamlayacağız • GAP’ın öncelikli ve sürdürülebilir sektörleri olan yenilenebilir enerji, organik tarım, organik tekstil, organik gıda, teknoloji ve turizmin gelişimini sektörel kümelenmelerle destekleyeceğiz. • Güneydoğu Anadolu Projesi’ni (GAP) tüm boyutları ile dengeli bir şekilde hızla tamamlayacağız. • GAP’a ayrılmış kaynakların amaçları dışında kullanılmasını önleyeceğiz.
• Doğu ve Güneydoğu’da seçilmiş yatırımlara sıfır faizli ve uzun vadeli kredi vereceğiz. • Sektör temelinde, yeni, somut ve etkin bir yatırım teşviki uygulaması başlatacağız. 170 • Yeni tesis ve fabrikaların kurulmasını sağlamak amacıyla yerli ve yabancı sermayeye, doğrudan yatırım yapması koşuluyla güçlü teşvik sağlayacağız. • Bölgede KOBİ’ler ve aile işletmeciliğini destekleyecek, Küçük Girişim Kredisi’ni yaygınlaştıracağız. • Kalkınma için ekonomik teşvikleri ve sosyal yardımları doğrudan bölge halkına, işsiz ve yoksul kitlelere ulaştırabilecek kurumsal yapıyı hızla oluşturacağız. • GAP’ı Hızla Tamamlayacağız • GAP’ın öncelikli ve sürdürülebilir sektörleri olan yenilenebilir enerji, organik tarım, organik tekstil, organik gıda, teknoloji ve turizmin gelişimini sektörel kümelenmelerle destekleyeceğiz. • Güneydoğu Anadolu Projesi’ni (GAP) tüm boyutları ile dengeli bir şekilde hızla tamamlayacağız. • GAP’a ayrılmış kaynakların amaçları dışında kullanılmasını önleyeceğiz.
Bölgeler Arası Bütünleşmeyi Sağlayacağız
• 16 milyar TL’yi aşan demir yolu yatırımlarıyla Bölge’yi, Akdeniz ve Karadeniz limanlarına ve komşu ülkelere açacağız. • Kars-Tiflis demiryolunu hızla tamamlayarak Doğu Anadolu ile Kafkasya ve Orta Asya arasında ekonomik ve ticari ilişkileri geliştireceğiz. • Ankara-Diyarbakır hızlı tren hattını bitireceğiz.
• 16 milyar TL’yi aşan demir yolu yatırımlarıyla Bölge’yi, Akdeniz ve Karadeniz limanlarına ve komşu ülkelere açacağız. • Kars-Tiflis demiryolunu hızla tamamlayarak Doğu Anadolu ile Kafkasya ve Orta Asya arasında ekonomik ve ticari ilişkileri geliştireceğiz. • Ankara-Diyarbakır hızlı tren hattını bitireceğiz.
YURTTAŞ VE DEĞER TEMELLİ DIŞ POLİTİKA CHP’nin dış
politikasına yön veren dört ana unsur vardır. Birincisi, yurttaşlarımızın
güvenlik, huzur ve refahına öncelik veren, yurttaşı temel alan dış politika
anlayışıdır. İkincisi, CHP’nin kuruluşundan ve sosyal demokrasiden gelen
değerlerdir. Üçüncüsü, Türkiye’nin tarihi birikimini, coğrafi konumunu ve
kültürel zenginliğini esas alan çoğulculuk düşüncesidir. Dördüncü unsur ise
dünyaya açıklığımızı ve dünya ile bütünleşmemizi artıracak bölgesel iş
birlikleri, ittifaklar ve ortaklıklar geliştirme anlayışıdır. CHP, yurttaş
merkezli, değerleri temel alan, çoğulcu ve dünyaya açık, dünya ile barışık bir
dış politikayı hayata geçirecektir
Tehlikeli Yalnızlık: Ne Yurtta Ne Dünyada Barış AKP,
komşularla ilişkilerimizin düzeltildiği ve başta AB ve ABD olmak üzere güçlü
aktörlerin Türkiye’ye destek verdiği olumlu bir dış politika ortamında iktidara
gelmiştir. Yunanistan’la yakınlaşma diplomasisi kurulmuş, Suriye ile Adana,
Rusya ile Avrasya Protokolleri imzalanmıştır. Önde gelen AB üyeleri ile ABD,
Türkiye’nin AB’ye katılım sürecinin önündeki engelleri kaldırmaya çalışmıştır.
Bugüne gelindiğinde ise Türkiye’nin tüm komşularıyla arası bozulmuş, AB ve ABD
ile ilişkiler kopma noktasına gelmiştir. AKP, Türkiye’yi bölgesinde ve dünyada
değersiz ve tehlikeli bir yalnızlığa sürüklemiştir. AKP’nin mezhepçi ve
maceraperest dış politikası, komşularına karşı takındığı buyurgan üslubu ve
tutucu otoriterliğe dönüşen politikaları yüzünden Türkiye’nin bu olumlu imajı
değişmiştir. Türkiye örnek alınan bir ülke olmaktan çıkmıştır. AKP’nin,
Trans-Atlantik, Kafkasya ve Orta Asya dünyasına sırt çevirerek yürüttüğü, Orta
Doğu’da bölgesel güç olma çabalarıysa tam bir başarısızlıkla sonuçlanmıştır.
Türkiye, komşu ülkelerdeki bölünmelerin ve çatışmaların bir parçası haline
getirilmiş, komşularının toprak bütünlüğüne göz diken ülke durumuna
düşürülmüştür. 172 AKP’nin maceracı dış politikasının bedelini tüm
yurttaşlarımız ödemektedir. Sadece Türkiye Cumhuriyeti yurttaşı oldukları için,
Orta Doğu’daki bazı topraklarda can güvenlikleri dahi tehlike altındadır.
Yurttaşlarımız birçok ülke ile ticaret yapamamakta, önemli ticaret yollarından
dışlanmaktadır. Türkiye artık bölgesinde ve dünyada ciddiye alınmayan,
uluslararası süreçlerden dışlanan, hatta kimi komşularınca açıkça düşman olarak
algılanan bir ülke konumuna getirilmiştir. AKP’nin dış politikası, “ne yurtta,
ne dünyada barış” sağlamıştır. AKP’nin dış politika yönetimi, Cumhuriyet’in
dünyada ve kendi bölgesinde yarattığı kimliğe ve birikime çok büyük zarar
vermiştir.
Yurttaş Merkezli Dış Politika Dış politikada öncelik
yurttaşlarımızın güvenliği, huzuru ve refahıdır. CHP, yurttaşlarımızın canını,
hakkını ve refahını her zaman ve dünyanın her yerinde en etkin şekilde
savunacak ve koruyacaktır. Coğrafyamız fırsatlar kadar tehlikelerle doludur.
Devletler zayıflamakta, aşiret ve mezhep çatışmaları tırmanmakta, suç ve terör
örgütleri ülkeleri kan gölüne çevirmektedir. Ülkemizin geleceğini düşünürken bu
tehlikeleri yakından izlemek ve yurttaşlarımızın güvenliğini teminat altına
almak gerekmektedir. CHP iktidarında devlet, politikaları ile yurttaşlarının
canını tehlikeye atan değil, dünyanın neresinde olursa olsun yurttaşlarına
güven veren bir aktör olacaktır. Girişimcilerimizin meşru haklarının korunması
ve yatırım olanaklarının artırılması, öncelikli dış politika hedeflerimizden
olacaktır. CHP iktidarında özellikle sınır bölgelerimizde teröre karşı
uluslararası iş birliği ile hareket edilecek ve akılcı bir güvenlik politikası
izlenecektir. Radikal terör örgütlerine karşı, özellikle AB, ABD ve Rusya güvenlik
yapıları arasındaki eşgüdüme katkı sağlanacaktır. Türkiye’nin hedefi, terör
örgütlerinin ve mezhep savaşlarının bölge halkına ve yurttaşlarımıza zarar
vermesinin engellenmesi amacıyla, bölge ülkelerinin güvenlik kurumlarının
çağdaş ilkeler altında güçlendirilmesine 173 katkıda bulunmak olmalıdır.
Bölgede güvenliğin sağlanması için, güçlü bir bölgesel iş birliğinin temelini
atmak olmalıdır.
Değerleri Temel Alan Dış Politika Değerlerimizin kaynakları,
Cumhuriyetimizin tarihinde ve sosyal demokraside bulunmaktadır. CHP barışçıl
bir dış politika izleyecektir. Barışçılık, kurucu liderimiz Mustafa Kemal
Atatürk'ün "yurtta sulh, cihanda sulh" sözü ile bizlere çizdiği en
önemli hedeflerden biridir. Barışçılık bölgede ve dünyada istikrar, huzur ve
refahın teminatıdır. CHP, tüm dış politika sorunlarının barışçı ve diplomatik
yollardan çözülmesi için çalışacaktır. CHP iktidarının dış politikası insan hak
ve özgürlüklerine dayalı olacaktır. İnsan haklarının, bölgemizde ve dünyada
uluslararası hukukun kurumlarının ve kurallarının temel belirleyeni olması,
CHP’nin en önemli hedeflerindendir. CHP iktidarı, insan haklarının
güçlendirilmesi için uluslararası örgütler ve sivil toplum örgütleri ile iş
birliği içinde çalışacaktır. Türkiye insan haklarına saygılı, örnek bir ülke
olacak; insan hakları örgütlerinin lider ülkesi ve yılmaz destekçisi konumuna
gelecektir. Uluslararası hukuk dış politikanın meşruiyetinin temelidir. CHP’nin
dış politikası uluslararası hukuka saygıyı esas alacaktır. Türkiye uluslararası
hukuka riayet eden, uluslararası hukukun gelişimine katkıda bulunan bir aktör
haline gelecektir. CHP dış politikasını çok taraflı kurumlarla ve uluslararası
toplumla ile uyum içinde yürütecektir. Türkiye, BM başta olmak üzere üyesi
olduğumuz tüm uluslararası kuruluşlarda barış, istikrar ve kalkınmanın
sağlanması için her türlü katkıyı yapacaktır. Anlaşmazlıklarda tüm taraflarla
iletişim halinde olacaktır. CHP, ülkelerin bağımsızlığına, egemenlik haklarına
ve toprak bütünlüklerine saygı duyacaktır. CHP iktidarının dış politikası,
eşitlikçi olacaktır. Türkiye, her ülkenin eşit haklara sahip olduğunun ve her
ülkeye eşit oranda saygı gösterilmesi gerektiğinin bilincinde olarak hareket
edecektir. Türkiye hiçbir ülkeye "ağabeylik" taslamayacak, tüm
muhataplarına "eşit ortaklar" olarak yaklaşacaktır. 174 CHP
iktidarının dış politikası dayanışmacı olacaktır. CHP, tüm dünyada sosyal
adaletin yerleşmesi, ekonomik eşitsizlikler ile gelir dağılımındaki
adaletsizliklerin giderilmesi için çalışacaktır. Yoksulluğun ve insan onurunu
inciten koşulların yok edilmesi, CHP’nin öncelikli hedeflerinden olacaktır.
Türkiye’nin farklılıkları ve çok kültürlülüğü en önemli dış politika gücüdür.
AKP öncesi hükümetler dış politikada Türkiye’nin çok boyutlu kimliğini ön plana
çıkarmaya çalışmıştır. Türkiye, barındırdığı her kültürle başka bir coğrafyaya
bağlanabilir. Türkiye, sahip olduğu demokrasi deneyimi, Batı’yla ilişkileri,
inanç ve değerleri, laikliği ile özgün bir ülkedir. Türkiye farklı bölgelerin
kültürel özelliklerini taşımaktadır. Bu nedenle çevremizde bulunan ve farklı
kültürlere sahip olan ülkeler Türkiye’yi kendilerine yakın hissetmektedir. Çok
renkliliğini ve çok sesliliğini koruduğu müddetçe de bölgesinin en önemli
cazibe merkezi olacaktır. Türkiye bütün dini ve mezhepsel kimliklere saygılı,
seküler yapısıyla, Anadolu’nun kültürünün ve dini geleneklerinin bütün bölge
ülkelerine de ışık tutacağı bir istikrar odağı haline gelecektir. Dış
politikamız tüm kültürlere, dinlere, mezheplere eşit mesafede olmalı, bunların
barış ve huzur içinde yaşadığı bir dünya için dünya siyasetine katılmalıdır.
İşte bu yüzden CHP, dış politikada tüm inançlar arasında eşitliği sağlayan
laiklik ilkesini savunmaktadır. İşte bu yüzden dış politikada, özgürlüğün,
eşitliğin ve demokratik yaşam biçimlerinin teminatı ve toplumsal ahengin
dayanağı olan sekülerizm başta olmak üzere, Cumhuriyetimizin tüm kazanımlarına
sıkı sıkıya bağlı kalınacaktır.
Dünyaya Açık Dış Politika CHP, bölgesel bütünleşme
çabalarına hız verecektir. Bu kapsamda serbest ticaret antlaşmalarının, yatırımların
karşılıklı teşvik edilmesi ve korunmasına dönük antlaşmaların; serbest dolaşım
düzenlemelerinin; bilim, kültür ve eğitim alanlarındaki iş birliği
antlaşmalarının akdedilmesine hız verilecek ve daha da önemlisi bu anlaşmaların
etkin olarak uygulanması sağlanacaktır. CHP liderliğinde Türkiye, bölgesine ve
dünyaya hiç olmadığı kadar açık hale gelecektir. 175 Türk dış politikasının
tarihinde kökleşmiş olan Avrupa yönelimi CHP iktidarında devam ettirilecektir.
AKP’nin, ideolojik saplantılarla, Türkiye’yi ve Türk dış politikasını Orta
Doğululaşmaya sürüklemesine son verilecektir. CHP, Avrupa'yı temelinde
demokrasi, insan hakları ve sosyal devlet bulunan bir değerler bütünü olarak
tanımlamaktadır. Bu şekilde tanımlanmış bir Avrupa'nın parçası olmak Türkiye'ye
güç katacaktır. AB ülkeleri ve ABD, teknolojik yenilik, yeni kurumlar oluşturma
ve yeni uluslararası ortaklık kurma kapasiteleri bakımından öncül konumlarını
sürdürmektedir. Türkiye insan haklarına, demokrasiye, eğitime, teknolojiye,
kadınlara, sanata önem veren bu ailenin parçası olmalıdır. AB, yakın bölgelere
yönelik komşuluk, göç ve enerji politikalarına öncelik vermektedir. Türkiye’nin
yeni bir genişleme sürecinde yer alması, bu alanlarda ortaya koyacağı
politikalara katkıda bulunmasına bağlıdır. AB değerlerini içselleştirmesine ve
yakın çevresinde temsil etmesine bağlıdır. Yalnızca CHP, Türkiye'nin durma
noktasına gelen AB sürecini yeniden canlandırabilecek vizyona sahiptir. CHP,
sol, sosyal demokrat müttefikleri ile beraber hem Avrupa’nın reformuna katkıda
bulunacak, hem de Türkiye’ye kapanan kapıları açacaktır. Türkiye'nin AB'ye
adaylığını CHP başlatmıştır, bu süreci başarıyla tamamlayacak olan da yine
CHP’dir. Dünya Savaşı sonrasında Orta Doğu’da bölge dışı dinamiklerin etkisiyle
oluşturulan sistem, bölge halklarının özgürlük ve refah beklentilerini
karşılamakta zorlanmaktadır. Ortaya çıkan otoriter rejimler bölgede yaşanan
gelişmeler sonucu teker teker yıkılmaktadır. Ancak halkların demokratik siyasi
talepleri ile başlayan hareketler, radikal örgütler tarafından kullanılarak
tekrar dikta rejimlerine dönüştürülmek istenmiştir. Bu tehlikeli gidişatı daha
da karmaşık hale getiren husus, bölgemizde bir mezhep savaşının
körüklenmesidir. Bu savaşların altında ezilenler barış, özgürlük ve insanca
yaşama beklentisi içindeki bölge halklarıdır. Bu halklar, Cumhuriyetimizin
özgürlükler ve refah anlamında kendi halkına sağladığı büyük olanaklar
nedeniyle Türkiye’ye hep gıpta ile bakmıştır. CHP, Türkiye’yi Orta Doğu’da
tekrar itibarlı, güvenilir ve sorun çözücü örnek bir ülke konumuna
getirecektir. Orta Doğu’daki komşularımıza yönelik buyurgan üslup, saldırgan
tavır ve mezhepçi politikalar terk edilecek, onun yerini yapıcı diyalog, iyi,
kalıcı ve sürdürülebilir ilişkiler alacaktır. 176 Avrupa yönelimi canlanan Türkiye,
Balkanlar’da daha etkin olacaktır. İdeolojik saplantılardan mezhepçilikten uzak
bir politika gütmeye başlayan bir Türkiye, Kuzey Afrika’da ilişkilerini yeniden
canlandıracaktır. Dostlarını eşitleri olarak kabul eden, Batı dünyası ile iyi
ilişkileri ile tekrar cazibe merkezi haline gelen bir Türkiye, Orta Asya Türk
Cumhuriyetleri ile ilişkilerini güçlendirebilecek, ekonomik entegrasyonu
artırabilecek ve bu ülkelerle Batı dünyası arasında bir köprü işlevi
görecektir. CHP, Türk dış politikasını dünyanın yükselen coğrafyalarına da
açacaktır. Bu coğrafyalarda Türkiye’nin mevcudiyeti göstermelik, şatafatlı
ziyaretlerin ötesine ancak CHP’nin yürüteceği çok taraflı politikalarla
taşınacaktır. Avrupa, Asya, Kuzey ve Güney Amerika’da kıta temelli bölgesel
birliklerin oluşumunun yanı sıra ülkeler arasında kıta sınırlarını aşan
ortaklıklar kurulmaktadır. Ülkemiz birden çok bölgenin ve çok sayıda yeni güç
merkezinin yer aldığı bir coğrafyada bulunmanın verdiği önemli üstünlüklere
sahiptir. Yurttaşlarımız için en üst düzeyde barış, güvenlik ve refahın
sağlanması, yakınımızdaki tüm bölge ve ortaklıklarla iş birliği fırsatlarını
iyi değerlendirmemize bağlıdır. CHP Türkiye’nin bölgesel iş birliği alanlarını
güçlendirme kararlılığındadır. Asya kıtasında hızlı bir ekonomik büyüme
yaşanmaktadır. CHP, dünya ekonomisinde ağırlığı artan bu ülkelerle ortak
paydaları bularak ekonomik ve kültürel ilişkilerimizi en üst düzeye
taşıyacaktır. CHP, güçlü Sosyalist Enternasyonal bağları ile, dayanışmacı ve
eşitlikçi politikaları ile Türkiye’yi Latin Amerika’da saygı duyulan ve sevilen
bir aktör haline getirecektir. Afrika kıtasını kendi içindeki hesaplaşmaların
oyun alanı olarak görmeyen bir Türkiye, tüm Afrika ülkeleri ile dayanışma ve
kalkınma ortaklığı temelinde kalıcı ilişkiler geliştirecektir. CHP’nin değerler
temelli, çok taraflı ve çoğulcu politikaları ile Türkiye, Kuzey-Güney ve
Doğu-Batı eksenlerinde uluslararası hareketliliğin merkezi haline gelecektir.
CHP’nin HedeFİ: Barış, Demokrasi ve Kalkınma CHP, dış
politikada öncelikleri iyi belirlenmiş, enerjisini önceliklerine yoğunlaştıran,
diplomatik hayatın gerektirdiği nezakete riayet eden yapıcı bir anlayışı öne
çıkaracaktır. CHP’nin dış politikasında, maceraperestliğe, hamasete, iç politik
kaygılarla sorumsuz davranışlara yer olmayacaktır. 177 CHP’nin hedefi AKP’nin
dış politikamızda ve bölgemizde açtığı yaraları sarmaktır. CHP, temellerini
attığı Cumhuriyet dış politikasını tekrar ayağa kaldıracaktır. Dış politika,
yeniden, temelinde yurttaş olan, yurttaşın güvenliği ve huzuru bulunan,
evrensel değerler üzerinde yükselen bir eksene oturtulacaktır. CHP “yurtta
barış, cihanda barış” hedefine ulaşmak için ülkemizin bütün kaynaklarını
seferber edecektir. CHP’nin yurttaş merkezli, değer temelli, çoğulcu, barışçı
ve dünyaya açık, tutarlı politikaları, Türkiye'yi bölgesel barış, kalkınma ve
demokrasi merkezi haline getirecektir. CHP iktidarında Türkiye, yeniden,
sorumluluklarını bilen, ortak hedeflere ulaşmak için iş birliği yapan,
diplomatik nezaketi ile örnek olan, güvenilir ve itibarlı bir ülke olacaktır.
Dış politikamızdaki ana ilkelerimizden biri, yurttaşlarımızın akraba
topluluklarının bulundukları ülkelerde demokratik haklarını en ileri düzeyde
kullanabilmelerine, özgür şekilde ve iyi koşullarda yaşayabilmelerine katkıda
bulunmaktır. Bu yaklaşım Türkmen, Kürt, Kafkas, Balkan veya Orta Asya kökenli
yurttaşlarımız arasında hiçbir ayrım gözetmeksizin uygulanacaktır. Bu hedefe
dönük adımlar, CHP’nin temel dış politika ilkeleri arasında yer alan,
“komşuların iç işlerine karışmama” yaklaşımı ile uyumlu olacaktır. CHP,
Türkiye’nin bölgesinde barışın ve güvenliğin tesis edilmesi ve yeniden örnek
bir ülke haline gelmesi için ülkemizin pusulasını tekrar çağdaş medeniyet yoluna
çevirmesi gerektiğine inanmaktadır. CHP iktidarında AB ile yarım kalmış üyelik
sürecinin tamamlanması için gereken tüm adımlar ivedilikle atılacaktır. AB
üyelik sürecinde ülkemizin ilerlemesi, yürütülen Trans Atlantik ticaret ve
yatırım müzakerelerinde ülkemizin hak ettiği yeri almasına katkı sağlayacaktır.
CHP, TTIP vasıtasıyla elde edeceğimiz saygın konumu ve yumuşak gücü evrensel
demokratik ilkeler çerçevesinde bölgemizde istikrarın yeniden tesisi yolunda
kullanacaktır. Bu sayede bölge halkları ile karşılıklı çıkar kanallarının
yeniden açılması mümkün hale gelecektir.
AVRUPA BİRLİĞİ AB Üyesi Türkiye
• 1963 yılında başlattığımız AB sürecini, iktidara geldiğimizde tam üyelikle sonuçlandıracak ve Türkiye’yi AB’nin saygın bir üyesi yapacağız. • Cumhuriyetimizin kuruluşundan bu yana çağdaş uygarlık ve demokrasi yolundaki kararlı yürüyüşümüzü, AB üyeliğiyle yükselterek devam ettireceğiz. • AB’deki sosyal demokrat partilerle dayanışma halinde, medeniyet çatışmalarından ve önyargılardan uzak bir Avrupa yaratılmasına katkı sunacağız.
• 1963 yılında başlattığımız AB sürecini, iktidara geldiğimizde tam üyelikle sonuçlandıracak ve Türkiye’yi AB’nin saygın bir üyesi yapacağız. • Cumhuriyetimizin kuruluşundan bu yana çağdaş uygarlık ve demokrasi yolundaki kararlı yürüyüşümüzü, AB üyeliğiyle yükselterek devam ettireceğiz. • AB’deki sosyal demokrat partilerle dayanışma halinde, medeniyet çatışmalarından ve önyargılardan uzak bir Avrupa yaratılmasına katkı sunacağız.
AB’yle Müzakereler
• AB’ye tam üyelik gerçekleşene kadar, vize, tarım destekleri ve bölgesel kalkınma alanlarında halkımızın refahı için etkin müzakereler yürüteceğiz. • Türkiye’nin AB’yle, AB’nin de Türkiye’yle daha barışçı ve güçlü olacağını ilgili tüm kesimlere anlatacağız. • AB’ye tam üyeliğimizin adil olmayan tek taraflı ödünlere bağlanmasına karşı çıkacağız. • Kıbrıs Türk halkının meşru taleplerinin AB tarafından dikkate alınmasının, Avrupa ideallerine en uygun siyaset olduğunu her fırsatta tekrarlayacağız. • AB ile ABD arasında müzakere edilmekte olan Transatlantik Ticaret ve Yatırım Ortaklığı Anlaşması’nda Türkiye’nin çıkarlarının korunmasını sağlayacağız.
• AB’ye tam üyelik gerçekleşene kadar, vize, tarım destekleri ve bölgesel kalkınma alanlarında halkımızın refahı için etkin müzakereler yürüteceğiz. • Türkiye’nin AB’yle, AB’nin de Türkiye’yle daha barışçı ve güçlü olacağını ilgili tüm kesimlere anlatacağız. • AB’ye tam üyeliğimizin adil olmayan tek taraflı ödünlere bağlanmasına karşı çıkacağız. • Kıbrıs Türk halkının meşru taleplerinin AB tarafından dikkate alınmasının, Avrupa ideallerine en uygun siyaset olduğunu her fırsatta tekrarlayacağız. • AB ile ABD arasında müzakere edilmekte olan Transatlantik Ticaret ve Yatırım Ortaklığı Anlaşması’nda Türkiye’nin çıkarlarının korunmasını sağlayacağız.
YURT DIŞINDAKİ İNSANLARIMIZ Eğitim • İhtiyaç duyulan alanlar
için öğretmen atamaları yapacak, atamalarda Avrupa’da yaşayan Türkiye kökenli
eğitmenlere öncelik vereceğiz. 179 • Eğitimlerine Türkiye'de devam etmek
isteyen gençlerimizin, yıl kaybına uğramamaları için gerekli düzenlemeleri
yapılacağız.
Kültürel Etkileşim • Kültürleri ayıran değil, birleştiren
bir dış politika izleyeceğiz. • Kültürel etkileşimi artırmak ve yurt dışında
yaşayan gençlerimize danışmanlık hizmetleri sunmak amacıyla “Uluslararası
Gençlik Merkezleri” kuracağız. • Türkiye’nin AB üyeliği sürecinde yurt dışında
yaşayan insanlarımızın katkı ve desteğini alacağız.
Diplomatik Girişimler • Çifte vatandaşlık hakkının
kazanılması için gereken tüm diplomatik girişimleri gerçekleştireceğiz. •
Diplomatik girişimlerle Türkiye kökenlilerin can ve mal güvenliğini
artıracağız.
Temsiliyet • Yurt dışındaki yurttaşlarımızın sorunlarının
TBMM’ye daha etkin şekilde taşınması için yurt dışı seçim bölgeleri
oluşturacağız. • Her 300 bin seçmene bir milletvekili düşecek şekilde, yurt
dışındaki yurttaşlarımızın TBMM’de 10 milletvekili ile temsil edilmesini
sağlayacağız.
Askerlik • Yurt dışında verilen “askerlik yapamaz raporunun”
Türkiye tarafından da kabul edilmesi sağlayacağız. • Yurt dışında yaşayan
yurttaşlarımızın askerlik hizmetini, tanıtım programlarında görev yaparak
tamamlamalarına olanak tanıyacağız.
Yurt Dışındaki Hizmetler • Yurt dışı temsilciliklerinde,
öncelikle yurt dışında yetişmiş genç insanlarımızın görev almalarını
sağlayacağız. • Konsolosluk hizmetlerini geliştirecek, işlem harçlarını yarı
yarıya düşüreceğiz.
Türkiye’deki Hizmetler • Mavi kart sahiplerinin Türkiye’deki
işlemlerini kolaylaştıracağız. • Emeklilerin yurt dışından getirdikleri
araçları Türkiye’de daha uzun süre kullanabilmesine olanak tanıyacağız. •
Gümrük kapılarındaki sorunları kurumsal tedbirlerle gidereceğiz.
ULUSLARARASI KURULUŞLARLA İLİŞKİLER • Türkiye’nin üye olduğu
bütün uluslararası kuruluşlarda ulusal ve bölgesel sorunları etkili bir şekilde
dile getirirken, ulusal önceliklerimizi kararlılıkla savunacağız. •
Uluslararası kuruluşlarda daha çok yurttaşımızın etkili görevler almasını
sağlayacak, ülkemize ve insanlığa daha fazla hizmet edeceğiz. • Üyesi olduğumuz
NATO'nun bir savunma ittifakı olarak görevlerini etkili bir şekilde yerine
getirmesini destekleyeceğiz. • İttifak üyelerinin sorumluluklarının gereğini
eksiksiz ve zamanında yapmalarını isteyecek ve ittifakın BM Güvenlik
Konseyi’yle uyum içinde hareket etmesini sağlamaya çalışacağız.
Barış İçin Uluslararası İş Birliği • Tüm dış ilişkilerimizde
BM yasasını temel kılavuzumuz, “Yurtta sulh dünyada sulh” sözünü ana ilkemiz
olarak kabul edeceğiz. • BM ve üyesi olduğumuz kuruluşların düzenlediği ve
meşruiyetini BM Güvenlik Konseyi’nin bağlayıcı kararlarından alan uluslararası
barışı ve güvenliği koruma operasyonlarına katkı sağlayacağız. • Nükleer ve
kimyasal silahların yayılmasını önlenmek için verilen mücadeleye etkin bir
şekilde katılacağız. • Kitle imha silahlarından arınmış bir dünyaya ulaşmak
için bütün uluslararası platformlarda katkı sunacağız.
Daha Adil Bir Dünya • Uluslararası kuruluşlarda eşitlik
ilkesinin yerleşmesi ve herkesin görüşünün dikkate alınması için gerekli
girişimlerde bulunacağız. 181 • Dünyada yoksullukla mücadele eden, kadın
haklarını savunan ve hukukun üstünlüğünü öne çıkaran bir düzen kurulmasına
yönelik uluslararası girişimleri destekleyeceğiz. • Sosyal demokrat bir parti
olarak, ülkeler arasındaki ekonomik uçurumların ve küresel gelir dağılımındaki
adaletsizliklerin giderilmesi için çalışacağız.
ORTA DOĞU Orta Doğu’da Model Ülke Türkiye • Türkiye için,
Ortadoğu’da maceracılıktan, kibirden, fırsatçılıktan ve hamasetten uzak bir dış
politika ile sözüne güvenilir ve saygın bir ülke modeli yaratacağız. •
Türkiye’nin, Orta Doğu’da istikrar üreten, tutarlı ve yapıcı bir ülke olarak,
saygınlığını yeniden kazanması için kararlılıkla çalışacağız. • Laikliğe,
kadın-erkek eşitliğine ve insan haklarına vereceğimiz önemle Türkiye’yi
bölgesinde ilham kaynağı olan bir ülke yapacağız. • Barış çabalarına
yapacağımız katkılarla samimiyetimizi ve inandırıcılığımızı yeniden tesis
edecek, Türkiye’yi Orta Doğu’da güçlü, istikrarlı ve müreffeh bir lider ülke
yapacağız. • Komşularımız ve bölge ülkeleriyle buyurgan olmayan ve karşılıklı
ilişkileri geliştirmeye dayanan kapsamlı ilişkiler inşa edeceğiz. •
Komşularımızın iç işlerine müdahale etmeyecek, bağımsızlık, egemenlik ve toprak
bütünlüklerine saygı duyacağız.
Orta Doğu’da Barış ve İstikrar • Mezhepçi ve dogmatik
siyasete son vereceğiz. İnancı ne olursa olsun, insana insan olduğu için her
yerde sahip çıkacağız, saygı göstereceğiz. • İsrail-Filistin sorununa, iki
devlet esasına dayalı kalıcı bir çözüm bulmak için yapılan girişimlere destek
olacağız. • Orta Doğu barış sürecine olumlu katkı yapma gücümüzü artırmak
amacıyla Türkiye-İsrail ilişkilerinin normalleşmesi için gerekli koşulları
oluşturacağız. 182 • Orta Doğu’da demokratikleşme, basın özgürlüğü, kadın
hakları ve sivil toplum alanlarındaki tüm ilerlemeleri destekleyeceğiz. •
Bölgede, dış müdahaleleri ve askeri çözümleri değil, barışçıl yöntemleri ve
diplomasiyi öne çıkaracağız.
Orta Doğu’da Güvenlik • Bölgeye yayılan her türlü terör
örgütüyle mücadele etmek için kararlılıkla tedbirlerimizi alacağız. • Terörle
mücadelede, BM Güvenlik Konseyi’nin ilgili kararlarına uyacağız. •
Yurttaşlarımızın, bölgede güven içinde seyahat edebilmeleri ve yatırım
yapabilmeleri için gerekli koşulları sağlayacağız.
SURİYE • Suriye’de Barış ve İstikrarı Sağlamaya Dönük
Adımlar Kalıcı barışı sağlamaya dönük bütün uluslararası girişimleri ve BM
Suriye Özel Temsilcisi’nin çalışmalarını destekleyeceğiz. • Suriye halkının
dostumuz olduğunu hiç unutmadan, iç savaşın taraflarıyla görüşebilen bir siyasi
parti olarak, Suriye’ye barış ve güven getirmek için samimiyetle çalışmaya
devam edeceğiz. • Suriye’de sürmekte olan savaşta taraf tutmayacak, Suriye’nin
geleceğine dış müdahaleler olmaksızın Suriye halkının karar verebileceği
koşulların yaratılmasına yardımcı olacağız. • Türkiye ile Suriye arasındaki
ekonomik ilişkileri yeniden hukuki zemin içinde canlandıracağız. • Suriye ile
sağlıklı ekonomik ilişkiler kurarak, bölgemizi ve kentlerimizi yeniden inşa
ederek kalkındıracağız.
Terörle Mücadele • Uluslararası anlaşmalar çerçevesindeki
yükümlülüklerimizi yerine getirerek Türkiye’nin teröre destek veren bir ülke
olarak anılmasını engelleyeceğiz. 183 • IŞİD başta olmak üzere, Irak ve
Suriye’deki teröristlere yapılan her türlü yardımı önleyeceğiz ve teröre karşı
kesin bir tavır alacağız. • Irak ve Suriye’de etkin olan terör örgütlerinin
ülkemiz için yarattığı güvenlik tehditlerini ortadan kaldıracağız. Topraklarımızda
yuvalanan terör unsurlarını temizleyeceğiz. • Türkiye havalimanlarının ve
sınırlarının Irak ve Suriye’ye giden teröristlerin bir sıçrama tahtasına
dönüşmesini önleyeceğiz. Geçişlere aracılık eden iç unsurlarla yasal yollarla
etkin biçimde mücadele edeceğiz.
Suriyeli Sığınmacılar • Suriye’deki savaş nedeniyle ülkemize
sığınan kardeşlerimizi insanlığa yakışır koşullarda, düzenli bir şekilde
misafir edeceğiz. • Sığınmacılara yapılan yardımların şeffaf ve denetlenebilir
olmasına özen göstereceğiz. • Şaibeli yardımları ya da insani yardımların
suistimalini kararlılıkla araştıracağız. • Suriye’den gelen göç dalgasının
getirdiği sorunlarla baş etmek için uluslararası kuruluşları bir an önce
harekete geçireceğiz. • Sığınmacı kardeşlerimizin, Suriye’ye dönebilmeleri için
gerekli barış ortamının yeniden sağlanması için yürütülen girişimlere aktif
destek olacağız.
IRAK • Irak toplumunun tüm katmanlarının hakça temsil
edileceği katılımcı bir demokrasiye kavuşabilmesi için Irak halkına her türlü
desteği vereceğiz. • Türkiye ile Irak'ın ortak çıkarlarının gerektirdiği her
alanda merkezi Irak Hükümeti ve Kürt Bölgesel Yönetimi ile Irak Anayasası’nın
çizdiği sınırlar içerisinde iş birliğimizi geliştireceğiz. • Irak’ı oluşturan
tüm unsurlarla eşit ve iyi ilişkiler kuracağız. • Türkmenlerin sorunlarının
adil biçimde çözümlenmesine katkıda bulunacağız.
Irak’la Ekonomik İlişkiler • Irak Merkezi Yönetimi ve Kürt
Bölgesel Yönetimi’nin anayasal hükümler çerçevesinde varacakları mutabakat
uyarınca, Irak ile enerji iş birliğimizi, kaynaklarımızın çeşitlendirilmesini
de içerecek şekilde en üst seviyeye çıkarmaya çalışacağız. • Irak’la ekonomik
ilişkileri olan yurttaşlarımız ve iş dünyası için, elverişli koşulların
geliştirilmesine dönük adımlar atacağız. • Irak’ın inşasında şirketlerimizin
yeniden etkin şekilde rol almalarını sağlayacağız. • Irak’ın bölgemizde önde
gelen ticari ortağımız haline gelmesine çalışacağız.
Irak’la İlişkilerde Güvenlik • Irak'ın, komşularının kamu
düzenine ve toprak bütünlüğüne yönelik her türlü hareket ya da girişime engel
olması için çalışacağız. • Irak topraklarından Türkiye'ye herhangi bir tehdidin
yöneltilmesine olanak verilmemesi için girişimlerde bulunacağız.
İRAN • Komşumuz İran’la geleneksel iyi ilişkilerimizi
sürdüreceğiz. • Ekonomik ilişkilerin yanı sıra başta turizm olmak üzere
ilişkilerimizi çok yönlü olarak güçlendireceğiz. • İran’la yürütülen ticari
ilişkileri kendi kişisel çıkarları için suistimal eden ve kamu görevlileriyle
rüşvet ilişkisine giren şahısların tüm karanlık ilişkilerini aydınlatmak ve bu
şahısları yargı önüne çıkarmak için gerekli adımları atacağız.
MISIR • Mısır’la bozulan ekonomik, kültürel ve siyasi
ilişkilerimizi güven, dostluk ve dayanışma temelinde yeniden inşa edeceğiz. •
Mısır’la iş birliği halinde bölge sorunlarının giderilmesi için çalışacağız.
185 • Mısır’ın iç siyasetini, Türkiye kamuoyunu yanıltmak üzere kullanan
anlayışa son vereceğiz. • Başta TRT ve AA tarafından olmak üzere, yapılan tek
taraflı yayınların Türk ve Mısır halklarının dostluk ilişkilerini bozmasına
izin vermeyeceğiz.
ABD • ABD’yle ilişkilerimizi karşılıklı saygı, güven ve
süreklilik çerçevesinde en üst düzeye çıkaracağız. • Bunu yaparken eşitlik
temelinde yeni bir anlayışla ve iki ülkenin de Batı dünyası içinde özgün bir
konuma sahip oldukları düşüncesiyle hareket edeceğiz. • Gelişen bölgesel ve
uluslararası gündeme göre değil, kalıcı ortak değer ve çıkarlara göre iş
birliği yapacağız. • Türkiye ile ABD arasında yeni bir kültürel ve sanatsal
diyalog ortamı yaratacağız. • ABD’ye yükseköğrenim için giden genç
yurttaşlarımızın güven köprüsü oluşturmalarını teşvik edeceğiz.
ABD ile Ekonomik İlişkiler • ABD’yle stratejik ve askeri
ilişkilerle sınırlı olmayan başta ekonomik, bilimsel ve kültürel etkileşime
açık yeni bir ortaklık tesis edeceğiz. • İş dünyamızı ABD ile daha kapsamlı ve
derin ekonomik ilişkiler kurmaları için teşvik edeceğiz. • İş dünyası için
lojistik ve iletişim desteğini sağlayacağız. • Türkiye’deki üniversite ve
tekno-kentlerin ABD üniversiteleriyle önemli alanlarda ortak projeler geliştirmeleri
ve iş birliğine gitmeleri için gerekli zemini hazırlayacağız.
YUNANİSTAN • Türkiye ile Yunanistan arasındaki ilişkilerin
iyi komşuluk ve dostluk temelinde geliştirilmesi için çalışacağız. 186 • Ege
Denizi’ni halklarımızı ayıran değil, birleştiren bir denize dönüştüreceğiz. •
Bu amaçla öncelikle Ege’deki illerimiz ve Yunan adaları arasında ekonomik,
sosyal ve kültürel alanlarda etkileşimi artıracağız. • Ege sorunlarını ikili
görüşmeler yoluyla hakkaniyet ilkesine göre çözmeye çalışacağız. • İkili planda
çözülemeyen sorunları ise yine karşılıklı mutabakat sağlanması halinde
uluslararası hukuk mercileri önünde sonuçlandırmayı hedefleyeceğiz. •
Özgürlükçü demokrasi ve hukuk devleti anlayışımız uyarınca azınlık mensupları
ve kurumlarının tüm medeni, siyasi, ekonomik, sosyal ve kültürel haklardan ve
azınlık haklarından eksiksiz yararlanmalarını yasal düzenlemeler yoluyla
teminat altına alacağız.
Batı Trakya’daki Türkler • Batı Trakya Türk azınlığının
sorunlarının çözümü için, geçmişteki girişimlerden de gerekli dersleri
çıkararak, Yunanistan’la sonuç odaklı müzakereler yürüteceğiz. • Batı Trakya'da
yaşayan Türk nüfusun, Lozan Antlaşması'ndan ve diğer uluslararası antlaşma ve
sözleşmelerden kaynaklanan hak ve çıkarlarının korunması için kararlılıkla çalışacağız.
Batı Trakya’daki Türkler • Batı Trakya Türk azınlığının
sorunlarının çözümü için, geçmişteki girişimlerden de gerekli dersleri
çıkararak, Yunanistan’la sonuç odaklı müzakereler yürüteceğiz. • Batı Trakya'da
yaşayan Türk nüfusun, Lozan Antlaşması'ndan ve diğer uluslararası antlaşma ve
sözleşmelerden kaynaklanan hak ve çıkarlarının korunması için kararlılıkla
çalışacağız.
• Kıbrıs Türk halkı uluslararası alanda eşit temsil
olanağına kavuşana kadar, Kıbrıslı Türklerin siyasi temsili için gerekli tüm desteği
vereceğiz. • Kıbrıs'ta makul bir süre içinde bir çözüme ulaşılamaması halinde,
KKTC'nin uluslararası alanda tanınması için aktif bir diplomasi stratejisi
uygulayacağız.
KKTC ile İlişkiler • KKTC’nin egemenlik haklarını ve
demokratik iradesini savunacağız. • KKTC’nin iç işlerine müdahale edilmesine
izin vermeyeceğiz. • Kıbrıs Türk halkının haysiyetini inciten söylem ve
uygulamalara son vereceğiz. • Bağımsız KKTC’nin anayasal kurumlarıyla
karşılıklı saygı çerçevesinde iletişim kuracağız.
KAFKASYA • Rusya’yla varılacak anlayış birliği çerçevesinde,
Kuzey Kafkasya’daki akraba topluluklar ile ülkemizdeki Kafkas göçmenlerinin
ekonomik ve kültürel ilişkilerinin geliştirilmesine çalışacağız. • Başta Rusya
olmak üzere, Kafkasya ve Hazar havzasının enerji kaynaklarının Batı'ya
aktarılmasında Türkiye’nin vazgeçilmez bir transit koridor olması için
çalışacağız. • Komşumuz Azerbaycan'la kardeşlik bağlarımızı, karşılıklı
güven esasına dayalı olarak daha fazla güçlendireceğiz. • Dağlık Karabağ
sorununun Azerbaycan’ın toprak bütünlüğü çerçevesinde müzakereler yoluyla
çözüme kavuşturulması için girişimlerde bulunacağız. • Ermenistan'la iyi
komşuluk ilişkileri kurulmasını amaçlayacak ve Türkiye ile Ermenistan
arasındaki sorunları çözme çabası içinde olacağız. • Güney Kafkasya'da barış ve
istikrarın sağlanması ve bunu takiben bölgenin sürdürülebilir bir barış ve iş
birliği ortamı içinde kalkındırılmasına yönelik olarak yapıcı ve etkin şekilde
çalışacağız.
RUSYA Ekonomik İlişkiler • Rusya Federasyonu’yla ekonomik ve
ticari ilişkilerin daha fazla geliştirilmesini sağlayacağız. • Türk
girişimcilerinin başta Rusya olmak üzere Avrasya Ekonomik Birliği’ndeki
varlıklarını destekleyecek, ulusal mevzuatların ve pratiklerin yarattığı
sorunların çözümü için yapıcı destek vereceğiz. • Turizm sektörünün
geliştirilmesi ve çeşitlendirilmesi için iki ülkenin girişimcileri, yerel
yönetimleri ve sivil toplum kuruluşları arasında temas ve iş birliğini
sağlayacak mekanizmalar kuracağız. • Türkiye'nin enerji güvenliği konusunda,
kişisel ilişkilerden uzak, iki devletin de sahip olduğu kurumsal birikimi
dışlamadan ve olabildiğince şeffaf temaslar kuracağız.
Eğitim, Bilim ve Sanat Alanlarında İş Birliği • Eğitim,
teknoloji ve sanat alanlarında Türkiye’nin ve Rusya’nın önde gelen üniversitelerinin
iş birliği yapmasını sağlayacak kurumsal düzenlemeleri gerçekleştireceğiz. •
İki ülke arasında eğitim ve bilim alanlarında kurulacak iş birliğini hem
piyasaya dönük olarak hem de sosyal ve kültürel içeriği ile destekleyeceğiz. •
Ar-Ge ve yenilikçilik alanlarında Rusya’nın olanaklarının, Türkiye'deki
girişimcilik kültürü ile birleştirilmesi için çalışacağız.
Barış ve İstikrara Dönük Adımlar • Ukrayna ile Rusya
arasındaki gerilimlerin barışçı biçimde ve bölgede daha fazla istikrarsızlığa
yol açmadan çözülmesini destekleyeceğiz. • İlhakını tanımadığımız Kırım’da
Tatarların haklarının korunması konusunda ısrarlı olacağız.
Türkiye’deki Ruslar, Rusya’daki Türkler • Türkiye ve Rusya
arasındaki sosyal ve kültürel ilişkileri derinleştirecek, her iki ülkede yaşamakta
ve çalışmakta olan yurttaşların iki ülke arasında güçlü köprüler kurmasını
sağlayacağız. 189 • Rus kökenli Türk yurttaşları ile Rusya’daki Türk
yurttaşların topluma entegrasyonu ve iki ülke ilişkilerine katkılarının
desteklenmesi için mütekabiliyet çerçevesinde çalışmalar yapacağız. • Çifte
vatandaşlığa engel olan, Rusya’daki mevzuatın değiştirilmesi için girişimde
bulunacağız.
ORTA ASYA CUMHURİYETLERİ • Tarihsel, kültürel ve akrabalık
ilişkimiz olan Orta Asya Cumhuriyetleri ile ihmal edilen ilişkileri ileri
noktaya taşıyacağız. • Bu ilişkileri çok yönlü kılmak için cesur teşvik
mekanizmaları sağlayacak, özellikle dil eğitimi, teknik iş birliği ve ortak
araştırma projeleri geliştirme konusunda kurumsal mekanizmalar geliştireceğiz.
• Başta vize uygulamaları ve çalışma izinleri olmak üzere, bölge ülkeleri ile
iletişim ve ulaşım maliyetlerini azaltacak çözüm önerileri geliştirmeye
çalışacağız. • Bölgenin doğalgaz gibi enerji kaynaklarının daha büyük kapasite
ile Türkiye üzerinden Avrupa’ya ve başka pazarlara ulaştırılması ve ortak
refaha katkıda bulunulması için çaba harcayacağız. • Devletlerle sınırlı kalan
ilişkileri toplumlar arasındaki ilişkilere dönüştürmek için samimi ve
sürdürülebilir adımlar atacağız.
BALKANLAR • Demokrasiyi, kültürel çoğulculuğu ve ekonomik
refahı aynı anda hedefleyen bir yaklaşımla, Balkanlardaki tüm ülkelerle dostluk
ve iyi komşuluk ilişkilerini ilerleteceğiz. • Balkanlarda tarihsel önyargıları
besleyecek ve yanlış beklentiler yaratarak bölge halkları arasındaki ilişkileri
bozacak politikalardan uzak duracağız. • Balkan tarihine bakışta dinsel ve
etnik radikalizme hizmet eden hamasi söylem ve yaklaşımlara prim vermeyeceğiz.
• İlişkilerimizi tek bir tarihsel anlayışın, tek bir ideolojinin ya da siyasi
anlayışın dar bakışıyla sınırlamayacağız.
Bölgede ekonomik iş birliği ve siyasal istikrarı
geliştirmeye yönelik çok yönlü ve ikili iş birliği olanaklarını oluşturacağız.
Balkanlarda Yaşayan Türkler • Balkanlarda yaşayan akraba
toplulukların, bulundukları ülkelerde eşit yurttaşlar olarak yaşayabilmesi için
çalışacağız. • Balkan Türklerinin, yaşadıkları ülkenin demokrasisine ve
kalkınmasına katkıda bulunmasını destekleyeceğiz. • Onların haklarını ve
güvenlik içinde yaşama iradelerini kararlılıkla savunacağız.
AFRİKA • Kuzey Afrika başta olmak üzere Afrika’daki tüm
ülkelerle, öğrenci değişimi, ticari yatırım, turizm ve kültürel değişim
olanaklarını geliştireceğiz. • Afrika’da demokrasi ve kalkınma girişimlerine,
yolsuzluk ve yoksullukla mücadeleye katkıda bulunacağız. • İç savaş noktasına
gelen pek çok çatışmaya taraf olmayacak, barışçıl çözüm için tüm girişimleri
destekleyeceğiz. • İnsan haklarına saygı göstermeyen, soykırım suçu işleyen
veya terörist faaliyetleri destekleyen grup ya da liderlerle ilişki
kurmayacağız.
Tunus • Tunus’la ikili ilişkilerimizi geliştireceğiz. • Dost
Tunus halkının parlamenter demokrasi, laiklik ve barışçıl dönüşüm girişimlerini
destekleyeceğiz.
Libya • CHP iktidarında, Libya ile bozulan ilişkileri
onaracak, diplomatik ve ticari ilişkilerimizi eski düzeyine getireceğiz. • İş
adamlarımızın, mühendislerimizin ve işçilerimizin Libya’da güvenle
çalışabilmesi için gereken adımları atacağız.
• Libya hükümetine karşı silahlı mücadele veren grupların
desteklenmesine ve Libya’nın iç işlerine müdahale girişimlerine son vereceğiz.
• Libya halkı ile tarihsel ve ekonomik bağlarımızı güçlendireceğiz.
GÜNEY AMERİKA • Güney ve Orta Amerika ülkeleriyle
ilişkilerimizi zenginleştirme ve geliştirme politikamızı sürdüreceğiz. •
Özellikle Latin Amerika’nın sosyal demokrat ve sosyalist yönetim ve
partileriyle ilişkilerimizi güçlendirerek, hem ülkeler arası ilişkileri, hem de
partiler arası dayanışmayı geliştirmeye özen göstereceğiz. • Öğrenciler, iş
adamları ve sanatçılardan oluşan farklı gruplar için Latin Amerika kıtasında iş
birliği koşullarını geliştireceğiz.
UZAK DOĞU • Çin, Japonya, Hindistan, Endonezya ve Avustralya
başta olmak üzere, bölge ülkeleriyle ilişkilerimizin geliştirilmesine öncelik
ve ağırlık vereceğiz. • Türk firmaları ile Japon ve Kore firmalarının üçüncü
pazarlarda birlikte hareket etmelerini teşvik edeceğiz. • Güney Kore ile eğitim
alanında iş birliğini geliştireceğiz.
Çin Halk Cumhuriyeti • Çin ile ekonomik ilişkileri ve
ticareti geliştirecek, Türkiye’nin aleyhine olan dış ticaret dengesini
düzelteceğiz. • Girişimcilerimizin Çin’deki yatırımlarının çeşitlenmesi ve
artmasını teşvik edeceğiz. • Bilim, akademi ve teknoloji alanlarında Çin ile iş
birliğini en üst düzeye çıkaracağız. • Genç kuşakların Çin dillerini ve
kültürünü öğrenme olanaklarını yaygınlaştıracağız.
GELİŞMEKTE OLAN ÜLKELER • Gelişmekte olan ülkeler arasındaki
ticaretin ve kültürel etkileşimin dünya barışına ve sürdürülebilir kalkınmaya
olan katkısından hareketle, bu coğrafyalarla kurulacak ilişkilere özel önem
atfedeceğiz. • Bu ülkelerle ortak yatırımları, Ar-Ge programlarını ve öğrenci
değişim programlarını geliştireceğiz.
BİLGİ TOPLUMUNA DOĞRU Günümüzde sanayi toplumları hızla
gelişmekte ve bilgi toplumları haline gelmektedir. Başta iktisadi faaliyetler
olmak üzere kamusal ve özel yaşantımızın neredeyse her alanında bilgi
teknolojilerinin yoğun olarak kullanıldığı bir çağ yaşanmaktadır. Bu büyük
dönüşüm tüm toplumlara büyük fırsatlar sunarken, bu değişimin gerisinde
kalanları da büyük tehlikeler beklemektedir. CHP, Türkiye’de bu değişimi iyi anlayan
ve bu değişime yalnızca ayak uydurmakla kalmayıp, Türkiye’yi bu değişimin
önemli aktörlerinden biri haline getirecek vizyona ve projelere sahip olan
partidir.
Ekonomi ve Bilgi Toplumu Bilgi toplumunun altyapısı, yüksek
katma değerli, yeniliğe ve rekabetçi üretime dayalı bir ekonomik düzendir.
Bilgi ekonomisinin temel itici gücü ise yeniliktir. Yenilik; üretimin,
büyümenin ve zenginlik yaratmanın başlıca kaynağı haline gelmiştir. Teknoloji
geliştirmek, katma değeri artırmak ve uluslararası rekabet gücünü yükseltmek
her şeyden önce bir ülkenin yenilik yaratma kapasitesini geliştirmesine
bağlıdır. Türkiye bu alanda elle tutulur bir ilerleme sağlayamamaktadır.
Türkiye’de katma değeri düşük ürünlerin üretimindeki yoğunlaşma, pekişerek
devam etmektedir. Teknoloji yoğun alanlarda net ithalatçı konumumuz
sürmektedir. Kronik cari açıkların altında da, düşük katma değer gerçeği
yatmaktadır. Türkiye’nin üretim deseninde köklü bir yapısal dönüşümü
gerçekleştirmek, ancak bilgi temelli yenilikçi bir ekonomi yaratmakla mümkün
olabilecektir. CHP’nin ekonomi programı bilgiye, bilginin altyapısına ve insana
yatırım yapmayı öncelemektedir. Yenileşim politikaları hem yeni hem geleneksel
sektörleri hedeflemelidir. Geleneksel sanayi dallarında nitelikli tasarıma önem
verilerek katma değeri yüksek üretime geçilmesi sağlanmalıdır. Türkiye’de de
gerekli bilimsel yatırımlar yapıldığı takdirde düşük katma değerli üretim
sektörlerini yüksek katma değer üreten sektörlere dönüştürmek mümkündür.
Ekonomistlerin sürekli olarak dikkat çektiği “orta gelir tuzağından” ancak bu
sayede çıkılabilir.
Eğitim Bilgi toplumuna geçiş etkin ve köklü bir eğitim
reformunu gerektirmektedir. Yapılacak eğitim reformu iş gücünün verimliliğini,
ücretleri ve büyümenin niteliğini artıracaktır. Eğitim reformu bir yandan
mevcut teknolojilerin en üst düzeyde kullanılmasını diğer yandan yeni
teknolojilerin üretilmesini mümkün kılacaktır. Böylece tarım, sanayi ve
hizmetler sektörlerinde yüksek katma değerli üretim artacaktır. Küresel rekabet
gücümüz artacak, yurttaşlarımızın refah düzeyi yükselecektir. CHP’nin eğitim
reformu, yaşam boyu öğrenme anlayışını merkeze alacaktır. Okul öncesi eğitim,
herkes için ücretsiz ve zorunlu olacaktır. CHP’nin eğitim reformu en az sekiz
yıl kesintisiz ve örgün temel eğitimi ve toplamda on üç yıl zorunlu eğitimi
esas alacaktır. Bu sürede tüm çocuklarımız iletişim, yabancı dil, matematik,
bilim ve teknoloji, dijital beceriler, öğrenmeyi öğrenme, sosyal ve yurttaşlık
odaklı beceriler, girişim becerileri ve kültürel farkındalık başta olmak üzere
bilgi toplumunun gerektirdiği tüm yetileri eksiksiz olarak kazanacaktır. CHP,
temel eğitimin ardından verilecek yüksek nitelikli bir mesleki ve akademik
eğitim ile çağın gerektirdiği niteliklere sahip vasıflı bir iş gücünün
yetiştirilebileceğine inanmaktadır. Bilgi toplumu için iş gücünün yeni
koşullara uyum sağlayabilecek nitelikte yetiştirilmesi şarttır. Bilgi
toplumunda iş gücü talebinin niteliği ve iş gücünün sahip olması gereken
vasıflar hızla değişmektedir. Günümüzde eğitim çağında olan gençlerin erişkin
yaşamları boyunca mesleklerini ortalama yedi sekiz defa değiştirmeleri
beklenmektedir. Yeni sanayiler ve gelişen sektörler dar bir alanda uzmanlaşmış
çalışanlara gereksinim duymamaktadır. Bu sektörlerde daha çok, eleştirel
düşünebilen, sorun çözme yetisi gelişmiş, yaratıcı, iletişim becerilerine sahip
ve özellikle dijital alanda etkin elemanlar talep edilmektedir. İş gücünde
aranan temel özellik geniş bir alana yayılabilen dönüştürülebilir becerilerdir.
İleri yaşlarda dahi, kısa bir eğitim sürecinin ardından yeni bir mesleğin
gereklerini yerine getirebilen insanlara gereksinim duyulmaktadır. Araştırma
yapma, yeni bilgi üretme ve yeni teknoloji geliştirme konusunda öncü kurumların
başında üniversiteler gelmektedir.
Bu nedenle üniversitelerin önemini çok iyi kavramak ve
onların en üst düzeyde gelişmesini sağlamak öncelikli politika hedefi haline
getirilmelidir. Üniversiteler onları besleyen en önemli kaynaktan yani özgür
düşünce ortamından yoksun bırakılmamalıdır. Aksi takdirde kaybeden ülkemiz olacak
ve Türkiye’nin bilgi toplumuna ulaşma hedefi asla gerçekleşemeyecektir. CHP
iktidarı üniversitelerimizin ve tüm araştırma kurumlarımızın niteliklerinin
geliştirilmesi ve dünyada saygın kurumlar arasında yer alması için çalışmakta
kararlıdır.
Bütüncül Bilgi Toplumuna Geçiş Stratejisi Bilgi toplumuna
geçiş ancak bütünsel ve çok yönlü bir yaklaşımla hareket edilerek
hızlandırılabilir. Bilgi ekonomisine geçiş sürecinin insani ve toplumsal
boyutları, teknolojik ve ekonomik boyutları kadar önemlidir.
Kültür ve Bilgi Toplumu Bir toplumda yaratıcılık ve
yenilikçiliğin gelişmesi öncelikle kültürel altyapının gelişmesine bağlıdır.
AB, yenilikçiliğin ancak “kültür tabanlı yaratıcılık” sayesinde mümkün
olabileceğini vurgulamaktadır. Bu yüzden AB ülkeleri sanata ve sanatçılara
ayrılan kaynakları büyük oranda artırmaktadır. Günümüzde kültür ve sanat
faaliyetleri, bilgi ekonomisinin en hızlı büyüyen sektörleri arasında yer
almaktadır. İkincisi, ülkeler büyüme için gerekli olan yatırımcıları,
turistleri ve vasıflı iş gücünü kendilerine çekmeyi ancak kültür etkinliklerini
geliştirebildikleri ölçüde başarabilmektedir. Üçüncüsü, yenilik ile sanatta
yaratıcılık her geçen gün biraz daha fazla iç içe geçmekte, birbirinden ayrı
düşünülmeyen alanlar haline gelmektedir. Ekonomide en çok yenilik yaratabilen
ülkeler canlı kent kültürüne sahip ülkelerdir. Bilgi ekonomisinde ekonomik
büyüme öncelikle zengin bir insan kaynağı yaratma sorunudur. Ülkeler, yetenekli
ve yüksek vasıflı bireylere çok yönlü destek sağlayan, onları fikren ve manen
besleyen bir toplumsal ve kültürel ortamı sağlayabildiği ölçüde yeniliğin
yolunu açabilmektedir. Yenilik ve ekonomik büyüme bakımından en başarılı
ülkeler, dışa açık ve bireylere özgürlük ortamları sağlayabilen ülkelerdir.
Özellikle yaratıcı bireyler, örneğin üstün yeteneklere sahip
sanatçılar ve bilim insanları, kendi görüş ve kimlikleri ile var
olabilecekleri, onları hoşgörü ile karşılayabilen mekân ve ortamlarda yaşamayı
tercih etmektedir. Bu tür bir çevre onların yaratıcı motivasyonlarını ve enerjilerini,
üretkenliklerini artırmaktadır. Kısacası günümüzde sanat, bilimsel
yaratıcılığın ve teknolojik gelişmenin başlıca ateşleyicisi haline gelmiştir.
Özgürlük ortamının, kültürün ve sanatın önemini ne kadar iyi anlarsak ülkemizde
yenilik, yaratıcılık ve büyümeyi o ölçüde hızlandırmamız mümkün olacaktır.
Bilgi toplumuna giden en kısa yol kültür ve sanatın desteklenmesinden
geçmektedir.
Sosyal Adalet Bilgi toplumuna geçiş ekonomik zenginliği
artırırken insani gelişmeyi ve tüm yurttaşların sosyal refah düzeyini artırmayı
zorunlu kılmaktadır. Eşitsizliğin yoğun olduğu toplumlar bilgi ekonomisinin
altyapısını geliştirmekte başarılı olamamaktadır. Türkiye yoksulluk, çatışma ve
toplumsal çözülme sorunları ile sürekli olarak boğuşan bir toplum olmaktan bir an
önce çıkmalıdır. Bunun yolu değişimin tüm ekonomik, insani ve kültürel
boyutlarını birlikte ele alıp bu sorunların üstesinden gelme kararlılığını
göstermekten geçmektedir. Bilgi toplumu demek eşitlik ve sosyal adalet
demektir. Bilgi toplumunda insana daha çok yatırım yapıldığı gibi emeğe de daha
çok değer verilmektedir. Bilgiye erişimin artması ile başta eğitim, sağlık gibi
kamu hizmetleri olmak üzere kültüre ve sanata, finansal hizmetlere erişim de
kolaylaşmakta ve hızlanmaktadır. Bireyler daha yüksek bir yaşam kalitesine
sahip olmaktadır. CHP, başta eğitim olmak üzere bilgi toplumuna geçişin
araçlarına erişimde, fırsat eşitliğini en kısa zamanda sağlayacaktır.
Yeşil Ekonomi Yeni ekonomik gelişme anlayışı büyümeyi,
çevreye karşı sorumluluklarımızın göz önünde bulundurularak sağlamamız
gerektiğini öngörmektedir. Yaşadığımız çevreyi koruyarak büyümemiz gelecek
kuşaklara karşı sorumluluğumuzu yerine getirmemiz anlamına
gelmektedir. İnsanı içinde yaşadığı doğa ve çevre ile
birlikte düşünebilen bir bakış açısı özellikle genç kuşaklara
benimsetilmelidir. Bilgi toplumuna geçişi hızlandırma yeşil teknolojilerin
geliştirilmesi ve kullanılması ile yakından ilgilidir. İklim değişikliği ve
çevre konuları ciddi bir ekonomik içerik kazanmıştır. İklim değişikliği ile baş
edebilmek için yeşil teknolojilerin ve yeşil ekonominin tercih edilmesi
kaçınılmazdır. Yeşil ekonomi verimliliği ve uzun dönem karlılığı en yüksek
düzeye taşıyan yatırım alanı haline gelmektedir. Türkiye çağı yakalamak,
sürdürülebilir büyüme sağlamak ve bu küresel sorunun çözümünde sorumluluk
almakta olduğunu göstermek için yeşil teknolojileri daha yaygın olarak
kullanmalıdır. Bunun da ötesinde ülkemiz kendi yeşil ekonomi modelini
geliştirmeli ve yeşil teknolojileri üretmek için bu alana büyük yatırımlar yapmalıdır.
CHP iktidarında, sürdürülebilir enerji alanına yapılması gereken yatırımlar
hızla gerçekleştirilecektir. CHP, Türkiye’yi özellikle güneş enerjisi
araştırmaları konusunda dünyanın önde gelen ülkelerinden birisi haline
getirecektir. Günümüzde yeşil ekonomi yeniliğin, yüksek katma değerin ve
ekonomik büyümenin en önemli araçlarından biridir. Yeşil teknolojilerin
geliştirilmesi bilgi toplumuna geçiş sürecine yeni bir ivme kazandıracaktır.
CHP iktidarında ülkemizde yeşil teknolojilerin benimsenmesi, geliştirilmesi ve
daha yaygın olarak kullanılması için gerekli tüm adımlar atılacaktır.
Kadınların Çalışma Yaşamına Katılması ve Bilgi Toplumu Bir
ülkenin dünyada saygın bir yerinin olması için kadın erkek eşitliğinin toplumun
en temel değeri haline gelmesi gerekir. Bir ülkenin gelişmiş bir ekonomiye
kavuşması, kadınların iş gücü piyasasına yaygın olarak katılmasına bağlıdır.
Oysa Türkiye’de iş gücü piyasasının en belirgin özelliklerinden biri,
kadınların iş gücüne katılım oranının çok düşük olmasıdır. Ülkemizde kadınların
iş gücüne katılımını artırmak ve çalışan kadınların refah düzeyini yükseltmek
için, yasal düzenlemeler yapılmalı, kayıt dışı çalışmanın önüne geçilmeli ve
sosyal politikalar AB ölçütleri ile uyumlu hale getirilmelidir. Kadınların
eğitim seviyesi yükseldikçe iş ve çalışma yaşamına katılımları da artmaktadır.
Eğitim seviyesi yükselen kadınlar kariyer basamaklarında 198 daha fazla ve daha
hızlı yükselerek kendilerini ekonomik ve toplumsal yaşamda da
güçlendirebilmektedir. Kadınların Cumhuriyet reformlarına dayanan bu
kazanımlarını korumak için çaba sarf etmek CHP’nin önde gelen sorumlulukları
arasındadır. Kadınlar bilgi toplumunda ve ekonomisinde çok daha başarılı
olmakta ve çok yüksek konumlara gelebilmektedir. Bilgi toplumunda kadınlar
yenilik süreçlerinin merkezinde yer almaktadır. Yenilik geliştirme konusunda
önde olan ülkeler, bilim ve araştırma alanlarında çalışan kadınların
oranlarının erkeklerin düzeyine ulaştığı ülkelerdir. CHP kadınların, iş gücüne
çok daha yüksek oranlarda katılmalarını ve yükselen bilgi ekonomisinde daha
etkin bir biçimde yer almalarını sağlamak için çalışacaktır. CHP ileri
teknoloji üreten ve kullanan bir bilgi ekonomisi hedefine ulaşabilmek için
kadınların yaşamın bütün alanlarında erkeklerle aynı haklara sahip olması ve
aynı konuma gelmesi için çalışacaktır.
Bilgi Toplumu için Uzlaşma ve Mutabakat Bilgi toplumuna
ulaşmak için devletin düzenleyici ve uzlaştırıcı rol oynaması gerekmektedir. İş
dünyası toplumsal sorumlulukları konusunda bilinçli ve duyarlı olmalıdır. Emek
dünyası ve işçi örgütleri diyalog ve müzakere yollarını her zaman açık
tutmalıdır. Devlet, işçi ve iş dünyası, sadece çalışma hayatını ilgilendiren
konularda değil, tüm önemli konularda düzenli olarak bir araya gelerek
toplumsal mutabakat sağlamaya çalışmalıdır. Böyle bir mutabakat arayışı güçlü
bir sorun çözme kültürü yaratacak ve demokratik bir iklim içerisinde bilgi
toplumuna geçişin temelini oluşturacaktır. Uzun soluklu yatırımların
gerçekleştirilebilmesi için böyle bir siyasi istikrar ve uzlaşı ortamının
yaratılması gerekmektedir. Sosyal demokrat bir parti olarak CHP, ülkemizde
ihtiyaç duyulan bu büyük uzlaşmayı sağlayacaktır.
Sonuç Özgürlükleri ve demokrasiyi en yüksek düzeye çıkarmayı
başaramayan ülkeler, bilgi ekonomisinin dinamik sektörlerini geliştirmekte
yetersiz 199 kalmaktadır. Kısa bir süre için yüksek ekonomik büyüme hızı
yakalayan otoriter rejimlerin başarıları kalıcı ve sürdürülebilir olmamaktadır.
Bu nedenle öncelikle yapılması gereken ülkemizde temel hak ve özgürlükler,
hoşgörü ortamı ve genel olarak demokrasi konularında karşılaştığımız sorunların
üstesinden gelmektir. Düzenli sanayi ilişkileri, kurallara göre işleyen
piyasalar, etkin bir hukuk devleti ve yüksek nitelikli bir eğitim sistemi bilgi
ekonomisine geçişin zorunlu koşulları arasında yer almaktadır. CHP, ülkemizde
adil rekabet ortamını, sağlam bir hukuk düzenini ve tüm ekonomik aktörlerin
geleceğe güvenle bakmasını sağlayacak bir demokratik rejimi yerleştirme
konusunda kararlıdır.
SÖZÜMÜZÜ TUTARIZ, ÇÜNKÜ... Biz, yüreğinde Cumhuriyet
değerlerini taşıyanların, Mustafa Kemal Atatürk’ün açtığı çağdaşlaşma yolundan
ilerleyenlerin partisiyiz. Biz geçmişinden güç alan, ama yüzü her zaman
geleceğe dönük olanların partisiyiz. Biz, kalkınma için, kalkınmış Türkiye
için, “özgür insan” için mücadele edenlerin partisiyiz. Biz “ne ezen, ne
ezilen; insanca, hakça bir düzen” diyenlerin partisiyiz. Biz “hiç umut yok mu?”
diye soranlara, “umut insanda” diye yanıt verenlerin partisiyiz. Biz korkunun
yerine umudun ülkesini kurmak için çalışanların partisiyiz. Biz, Cumhuriyet
Halk Partisiyiz. 200
CHP Seçim Bildirgesi 1.BÖLÜM
CHP Seçim Bildirgesi 2.BÖLÜM
Tweetle
Bizi Takip Edin
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder