TÜRKİYE CUMHURİYETİ DEVLETİNİN VAROLUŞ ANTLAŞMASI , LOZAN
Madde : 46 - 91
BÖLÜM : II
PARASAL HÜKÜMLER
KESİM : I
|
OSMANLI DEVLET BORÇLARI
[Düyunu Umumiyei Osmaniye]
|
Madde 46 — İşbu Kesime ekli çizelgede gösterilen Osmanlı Devlet Borçları,
gene bu Kesimde belirtilen koşullar içinde, Türkiye ile 1912-1913 Balkan
Savaşları sırasında yararlarına Osmanlı İmparatorluğu’ndan toprak ayrılmış
olan devletler ve işbu Andlaşmanın 12 ve 15. Maddelerinde sözkoııusu olan
Adaların ve işbu Maddenin son Fıkrasında belirlenen toprakların kendilerine
bırakıldığı devletler ve, son olarak, bu Andlaşma uyarınca Osmanlı
İmparatorluğu’ndan ayrılarak Asya toprakları üzerinde yeni kurulan devletler
arasında bölüşülecektir. Bundan başka, yukarıda anılan devletlerin tümü, 53.
Maddede gösterilen günlerden başlayarak, işbu Kesimde belirtilen koşullar
içinde, Osmanlı Borçlarının faizli tutarına ilişkin yıllık yüklemlere de
katılacaklardır. Türkiye, 53. Maddedede gösterilen günlerden başlayarak,
öteki devletlere yükletilmiş katılma paylarından artık hiç bir biçimde
sorumlu tutulmayacaktır.
|
l Ağustos 1914 günü Osmanlı egemenliği altında olup
Türkiye’nin işbu Andlaşmanın 2. Maddesinde belirlenen sınırları dışında
bulunan Trakya arazisi Osmanlı Devlet Borçlarının bölüşülmesi konusunda bu
Andlaşma uyarınca, Osmanlı İmparatorluğu’ndan ayrılmış gibi sayılacaktır.
|
Madde 47 — Osmanlı Devlet Borçları İdare Kurulu [Meclisi], işbu Kesime
ekli çizelgenin (A) Bölümünde gösterilen istikrazlara ilişkin olup ilgili
devletlerden her birine düşen yıllık taksitlerin tutarını, bu Andlaşmanın
yürürlüğe konulduğu günden başlayarak, 3 ay içinde 50. ve 51. Maddelerde
konulan ilkelere göre saptayacak ve bu tutarı sözü geçen devletlere
bildirecektir.
|
Bu devletler Osmanlı Devlet Borçlan İdare
Kurulunun bu komi"daki çalışmalarını izlemek üzere İstanbul'a yetkili
temsilciler gönderebileceklerdir.
|
İşbu
Maddede yazılı ilkelerin uygulanmalına ilişkin olurak ilgili Taraflar arasında
çıkabilecek tüm anlaşmazlıklar 1. Fıkrada; belirtilen bildirimin
yapılmasından sonra en çok bir ay içinde Milletler Cemiyeti Meclisinin
göstereceği bir Hakeme götürülecek ve bu Hakem en çok üç ay içinde kararını
verecektir. Hakeme ödenecek ücret Milletler Cemiyeti Meclisince saptanacak ve
öteki Hakemlik harcamalar ile birlikte, ilgili Taraflara yüklenecektir.
Hakemin kararları kesin olacaktır. Hakeme başvurma yıllık taksitlerin
ödenmelerini geciktirmeyecektir.
|
Madde 48 — İşbu Kesime ekli çizelgenin (A.) Bölümünde gösterilen Osmanlı
Devlet Borçlarının aralarında bölüşüleceği devletlerden, Türkiye'den
başkaları, 47. Maddede söz konusu olan yıllık taksitlerden kendilerine düşen
paylar için, anılan Madde gereğince, onlara yapılacak bildirim gününden başlayarak
üç ay içinde, Osmanlı Devlet Borçları idare Kurumuna kendi paylarının
ödenmesinin güvencesi olarak, yeterli miktarda sağlanca (rehin)
göstereceklerdir. Yukarıda yazılı süre içinde anılan sağlancalar gösterilmez,
ya da gösterilen sağlancaların uygun olup olmadığı konusunda anlaşmazlık
çıkarsa, işbu andlaşmayı imzalayan her hangi bir Devletçe, Milletler Cemiyeti
Meclisine başvurulabilecektir.
|
Milletler Cemiyeti Meclisi, karşılık olarak gösterilen
gelirlerin toplanması işini, Türkiye'nin dışında, aralarında devlet
borçlarının bölüşüleceği devletlerde mevcut bulunan uluslararası finans
örgütlerine bırakılabilecektir. Milletler Cemiyeti Meclisinin kararları kesin
olacaktır.
|
Madde 49 — İlgili devletlerden her birine düşen yıllık taksit tutarının
47. Madde hükümlerine göre kesinlikle saptanmasına gırişildiği günden
başlayarak bir aylık süre içinde, işbu Kesime bağlı çizelgenin (A) Bölümünde
gösterilen Osmanlı Devlet Borçlarının nominal anaparasının bölüştürülmesi
biçimini saptamak üzere Paris'te bir Komisyon toplanacaktır. Bu bölüşme,
taksitlerin dağılımı için kabul edilmiş olan oranlara göre ve istikraz
sözleşmeleri ile işbu Kesimin hükümleri gözönünde tutularak yapılacaktır.
|
Birinci Fıkrada anılan Komisyon Türkiye Hükümetinin
temsilcisi ile Osmanlı Devlet Borçları Yönetim Kurulunun bir temsilcisinden
ve Birleştirilmiş Borçlar ile Rumeli Demiryolu Senetleri [Lots Turcs]
dışındaki, borçlarla ilgili olanların bir temsilcisinden ve ilgili
devletlerden her birinin atayacağı temsilcilerden oluşacaktır. Komisyonda
anlaşmaya varılamayan tüm işler 47. Maddenin 4. Fıkrasında yazılı Hakeme
götürülecektir.
|
Türkiye kendi payı için yeni borç senetleri çıkarmağa
karar verirse, Türkiye Hükümeti temsilcisi ile Osmanlı Devlet Borçları İdare
Kurulu temsilcisinden ve Birleştirilmiş Borçlar ile Rumeli Demiryolu
tahvilleri dışındaki borçlar temsilcilerinden oluşan bir Komite aracılığı
ile, her şeyden önce Türkiye'ye ilişkin olmak üzere, Borçların anaparasının
bölüşümü yapılacaktır. Yeniden çıkarılacak borç senetleri Komisyona verilecek
ve Komisyon, Türkiye'nin aklanmasını ve Osmanlı Devlet Borçlarından
kendilerine birer pay yüklenen öteki devletlere karşı senet sahiplerinin
haklarını gösteren koşullar içinde, söz konusu senetlerin
|
sahiplerine verilmesini sağlayacaktır. Osmanlı Devlet Borçlarından
her devletin payını temsil etmek üzere çıkarılacak senetler, Bağıtlı Taraflar
ülkelerinde her türlü damga resminden ya da söz konusu senetlerin
çıkarılmasından doğacak başkaca vergilerden bağışık tutulacaktır.
|
İlgili devletlerden her birine düşen
yıllık taksitlerin ödenmesi, nominal anaparanın bölüşülmesine ilişkin bu
Maddede yazılı bulunan hükümler nedeniyle, ertelenmeyecektir.
|
Madde
50 — 47 nci Maddede yazılı yıllık taksitlerin ve
49. Maddede söz konusu olan Osmanlı Devlet Borçları nominal anaparasının
bölüşülmesi aşağıdaki biçimde yapılacaktır :
|
Birincisi : 17 Ekim 1912 gününden önceki istikrazlar ile onlara ilişkin
yüklemler, 19121913 Balkan Savaşları sonucunda bulunduğu durumda, Osmanlı
İmparatorluğu ile savaş sonunda Osmanlı Devletinden kendilerine toprak
ayrılan Balkan Hükümetleri ve işbu Andlaşmanın 12. ve 15. Maddelerinde söz
konusu Adaların kendilerine verildiği devletler arasında bölüşülecek ve bu
savaşlara son, veren Andlaşmaların ya da daha sonra yapılmış Andlaşmaların,
yürürlüğe konulmasından sonra ortaya çıkan toprak değişiklikleri gözönünde
tutulacaktır.
İkincisi : Bu ilk bölüşmeden sonra, Osmanlı Devletinin üzerinde kalan
istikrazların borç artığı ile onlara ilişkin yıllık taksitler artığına, Osmanlı
Devletince 17 Ekim 1912 günü ile
l Kasım 1914 günü arasında yapılan istikrazlar ve bunlara ilişkin
yıllık taksitler eklenince çıkacak toplam Türkiye ve Asya’da yeni kurulmuş
olup işbu Andlaşma uyarınca Osmanlı devletinden, kendilerine toprak ayrılan
devletler ve sözü geçen Andlaşmanın 46. Maddesinin son -Fıkrasında belirtilen
toprak kendisine bağlanan Devlet arasında bölüşülecektir.
Anaparanın
bölüşülmesi, işbu Andlaşmanın yürürlüğe konulması gününde her istikrazın
anaparasının tutarı üzerinden yapılacaktır.
Madde 51 — 50. nci Maddede açıklanan
bölüşüm sonucu olarak Osmanlı
Devlet; Borçlarının yıllık taksitlerinden ilgili
devlete düşen pay aşağıdaki
gibi saptanacaktır.
|
Birincisi : 50 nci Maddenin 1. Fıkrasında açıklanan bölüşüm için, önce
12. ve 15. Maddelerde sözü geçen Adalar ile Balkan savaşları sonucunda
Osmanlı Devletinden ayrılan toprakların topuna düşecek pay tutarının
saptanmasına girişilecektir.
|
İşbu payın 50. Maddenin birinci fıkrası hükümleri gereğince
bölüşülecek yıllık taksitler toplamına göre tutarı, şözkonusu Adalar ve
ayrılan ülkelerin, birlikte olarak, genel gelirleri toplamı ortalamasının,
1907 yılında konulan ek gümrük vergisi gelirleri ile birlikte, 19101911 ve
1911-1912 bütçe yılları sırasında Osmanlı Devletinin genci gelirler toplamı
ortalamasıyla eş oranda olacaktır.
Böylece
saplanacak tutar, kendilerine yukarıdaki fıkrada sözü-geçen toprakların
verildiği devletler arasında daha sonra bölüşülecek ve, bunun sonucu olarak,
söz konusu devletlerden her birine düşecek payın, aralarında bölüşülecek
genel toplama oranla tutarı bu devletlerden her birine bağlanan toprakların
gelirleri ortalamasının Balkan Savaşları sonucunda Osmanlı Devletinden
ayrılan toprakların ve 12. 15. Maddelerde sözü geçen Adaların toplamının
19101911 ve 1911-1912 bütçe yılları içindeki genel gelirleri ortalamasıyla eş
oranda olacaktır.
İşbu
Fıkrada söz konusu gelirlerin hesaplanmasında gümrük gelirleri
sayılmayacaktır,
|
İkincisi : 46. Maddenin son fıkrasında
sözügeçen topraklarla birlikte, işbu Andlaşma uyarınca Osmanlı Devletinden
ayrılan topraklara gelince, ilgili her Devlete düşen payın, 50. Maddenin 2.
fıkrası hükümlerine göre bölüşülecek yıllık taksitlerinin genel toplamına
oranı, ayrılan ülkenin ortalama gelirinin, 1910-1911 ve 1911-1912 bütçe
yıllarında (1907 yılında konulan ek
gümrük vergileri gelirleri ile birlikte) topraklar ve Adalar payı çıkarıldıktan
sonra bulunacak tutarın oranıyla eş olacaktır.
Madde 52 — İşbu Kesime bağlı çizelgenin, (B) Bölümünde
yazılı avanslar Türkiye ile
46. Maddede anılan
öteki devletler arasında aşağıdaki koşullara göre bölünecektir :
Birincisi : Çizelgede belirli olup 17
Ekim 1912 de mevcut bulunan avanslar konusunda işbu. andlaşmanm yürürlüğe
konulması gününde ödenmemiş anapara var ise, bu anapara ve 53. Maddenin 1.
fıkrasında yazılı günlerden beri toplanmış faizler ile söz konusu günlerden
beri yapılan ödemeler, 50. Maddenin 1. ve 51. Maddenin gene 1.fıkrasında
belirtilmiş hükümlere göre bölüşülecektir.
İkincisi : İşbu ilk bölüşme sonucunda
Osmanlı Devletine düşen paralar ve çizelgede belirtilmiş olup devletin, 17 Ekim
1912 günü ile l Kasım 1914 günü arasında anlaşmaya bağladığı avanslar ve işbu
Andlaşmanm yürürlüğe konulması gününde eğer var ise, ödenmemiş olan anapara,
ile l Mart 1920 gününe dek toplanmış faizler ve o günden beri yapılan ödemeler
50. Maddenin 2. ve 51. Maddenin 2. fıkralarında belirtilen, hükümlere göre
bölüşülecektir.
Osmanlı Devlet Borçları Yönetim Kurulu
söz konusu avanslardan ilgili devletlerin her birine düşen pay tutarını, işbu
Andlaşmanın, yürürlüğe konulmasından başlayarak, 3 aylık, süre içinde
saptayacak ve bu tutarı söz konusu devletlere bildirecektir.
Türkiye dışındaki devletlere yüklenen
paralar, söz konusu devletlerce Devlet Borçları Yönetim Kuruluna ödenecek ve bu
Kurulca da, ya alacaklılara ya da Türkiye'nin anılan devletler hesabına gerek
faiz, gerek anapara akçesi olarak ödemiş bulunduğu paralar tutarını
karşılayıncaya dek, Türkiye Hükümeti hesabına gelir yazılacaktır.
Yukarıdaki fıkrada öngörülen,
ödemeler, işbu Andlaşmanın yürürlüğe konulmasından başlayarak, eşit 5 yıllık
taksit ile yapılacaktır. Bu ödemelerin Osmanlı Devleti alacaklılarına yapılacak
bölümü, avans sözleşmesinde yazılı yıllık faizleri içerecek ve Türkiye
Hükümetine düşen, bölümü ise faizsiz ödenecektir.
Madde 53 — Balkan Savaşları sonunda kendilerine Osmanlı Devletinden toprak
ayrılmış olan devletlerin borçlu olup işbu Kesime ekli çizelgenin (A) Bölümünde
yazılı Osmanlı Devlet Borçları istikrazlarının yıllık taksitleri, söz konusu
toprakların anılan devletlere geçmelerini açıklayan Andlaşmaların yürürlüğe
konulması gününden başlayarak ödenmesi gerekecektir. 12. Maddede belirtilen
Adalara gelince, bunların yıllık taksitinin 1/14 Kasım 1913 gününden başlayarak
ve 15. Maddede söz konusu olan Adaların yıllık taksitin ise 17 Ekim 1912 gününden başlayarak
ödenmesi gerekecektir.
İşbu Andlaşma gereğince Osmanlı
Devletinden ayrılan Asya’daki topraklar üzerinde yeni kurulmuş devletlerin ve
46. Maddenin son Fıkrasında yazılı topraklar kendisine bağlanan devletin borçlu
oldukları yıllık taksitlerin l Mart 1920 gününden başlayarak ödenmesi
gerekecektir.
Madde 54 — İşbu Kesime ekli çizelgenin (A) Bölümünde sayılan 1911, 1912 ve
1913 Hazine Tahvilleri, Sözleşmelerde saptanan ödeme gününden başlayarak, 10
yıllık bir süre içinde kararlaştırılmış faizleri ile birlikte ödenecektir.
|
Madde 55 — Türkiye; ile birlikte, 46. Maddede anılan, devletler, işbu
Kesime bağlı çizelgenin (A) Bölümünde belirtildiği üzere, Osmanlı Devlet
Borçlarından kendilerine düşen ve 53. Maddede belirtilen günlerden
başlayarak, ödenmesi gerektiği halde ödenmemiş bulunun yıllık taksitler
tutarını Osmanlı Devlet Borçları Yönetim Kuruluna ödeyeceklerdir. Bu ödeme
işbu Andlaşmanın yürürlüğe konulmasından başlayarak, 20 yılda eşit taksitler
ile ve faizsiz olarak yapılacaktır.
|
Türkiye'den başka devletlerce Devlet; Borçları İdare
Kuruluna ödenen yıllık taksitler bu Kurulca, söz konusu devletler hesabına
Türkiye tarafından ödenmiş olan paraların tutarını karşılayınca dek,
Türkiye’nin henüz borçlu bulunduğu toplanmış taksitlerden çıkarılacaktır.
|
Madde 56 — Bundan böyle, Osmanlı Devlet Borçları Yönetim Kurulunda Alman,
Avusturyalı ve Macar senet sahiplerinin, temsilcileri bulunmayacaktır.
|
Madde 57 — Osmanlı Devlet Borçları istikraz ve avanslarına ve karşılığı
Mısır vergisi ile sağlanmış olan, 1855, 1891 ve 1894 Osmanlı istikrazlarına
ilişkin faiz kuponlarının sunulması süreleri ile söz konusu istikrazlardan
kurası çıkmış olan senetlerin ödenmesi için sünme süreleri, Bağıtlı Yüksek
Tarafların topraklarında 29 Ekim 1914 gününden başlayarak, işbu Andlaşmanın
yürürlüğe konulmasından sonra 3 ayın bitimine dek ertelenmiş sayılacaktır.
|
BİRİNCİ
KESİME BAĞLI
EK: I
l Kasım 1914 gününden önceki Osmanlı Genel Borçları Çizelgesi
A BÖLÜMÜ
İstikraz Sözleşme Tarihi Faiz
Ödeme Çıkaran Banka
1 2
3 Dönemi 5
4
%
Birleştirilmiş
Borçlar 1-14/9/1903-8-21/6/1906 4 ...
İkramiyeli Türk
Tahvilleri
................. 5/1/1870
....................... ..
Osmaniye
................ 18-30/4/1890
................ 4 ... Osmanlı Bankası
Tömbeki
.................. 26/4-8/5/1893
............... 4 1931 Osmanlı Bankası
40.000.000
Franklık 1954
(Enternasyon Banka
Doğu
Şimendiferleri 1-13/3/1894
................... 4 Doyçebank
ve grubu ve
1957
iki Fransız bankası ile
birlikte)
Yüzde
5 1896 ........... 29/2-12/3/1896
.............. 5 1946 Osmanlı
Bankası Gümrük 1902 .......... 17-29/5/1886-28/9-11/
4 1958
Osmanlı Bankası
10/1902
.......................
Yüzde 4 1903 sayd-ı bahrî 3/10/1888-21/2-6/3/1903
4 1958 Doyçe
Bank
Bağdat birinci tertip 20/2-5/3/1903
............... 4 2001 Doyçe Bank
Yüzde
4 1904 ......... 4-17/9/1903
.................. 4 1960 Osmanlı Bankası
Yüzde
4 1901-1905 21/11-4/12/1901-6/11/
1903-25/4-8/5/1905
.......... 4 1961
Askersel
donatım ..... 4-17/4/1905
....................... 4 1961 Osmanlı Bankası
Bağdat
2 nci tertip 20/5-2/6/1908
.................... 4 2006 Doyçe Bank
Bağdat
3 ncü tertip 20/5-2/6/1908
.................... 4 2010 Doyçe Bank
Yüzde
4 1908 .......... 6-19/9/1908 .......................
4 1965
Doyçe Bank
Yüzde
4 1909 30/9-13/10/1909
................ 4 1950 Osmanlı Bankası
Soma
– Bandırma 20/11-3/12/1910
................ 4 1992 Osmanlı Bankası
Hüdeyde
- San’a 24/2-9/3/1911
.................... 4 2006 Osmanlı Bankası
Gümrük
1911 .......... 27/10-9/11/1910
................ 4 1952 Fransız Bankası
Konya
ovası sulaması 5-18/11/1913
..................... .. 1932 Doyçe Bank ve grubu
Dok,
tersane ve gemi yapımı ...................... 19/11-2/12/1913 ................ 5,5 1943
Yüzde
5 1914 ........... 13-26/4/1914 ..................... 5 1962 Osmanlı Bankası
Tütün tekeli avansı . 4/8/1913 ............................ ..
Yüzde
5, 1911 Hazine Tahvilleri (Savaş
gemileri
alınması)...... 13/7/1911
........................... 5 1916* Türkiye Milli Bankası
Osmanlı
Bankası 1912
Hazine
tahvilleri ....... 8-21/11/1912
..................... 5 1915* Osmanlı Bankası
Hazine
tahvilleri
(Doğrudan
doğruya çıkarı)
B BÖLÜMÜ
İ
SÖZLEŞMENİN TİBARİ
AVANSLAR Ana
Para
TARİHİ
Türk
Lirası
%
Bağdat
Ortaklığı .................... 3/16
Haziran 1998 ............. 7 300.000
Fenerler
Yönetimi ................. 5/18
Ağustos 1904 ............. 8 55.000
Fenerler
Yönetimi ................. 5/18
Temmuz 1907 ............ 7 300.000
Köstence
Kablo Ortaklığı ..... 27/9 Ekim
1904 ................. 4 17.335
Tünel
Ortaklığı ...................... ...........................................
... 3.000
Yetimler
Sandığı ................... Çeşitli
Tarihlerde............... ... 153.147
Doyçe
Bank .......................... 13/26
Ağustos 1912 ........... 5,5 33.000
Fenerler
Yönetimi ................. 3/16
Nisan 1913 ................ 7 500.000
Anadolu
demiryolu ortaklığı . 23/5 Mart 1914
.................. 6 200.000
KESİM
: II
ÇEŞİTLİ HÜKÜMLER
Madde 58 — Bir yandan Türkiye, öte yandan
(Yunanistan dışında) öteki Bağıtlı Devletler, gerek Türkiye ile bu Devletlerin,
gerek (tüzel kişiler de kapsamı içine girmek
üzere) onların uyruklarının 1 Ağustos 1914 günü ile bugünkü Andlaşmanın
yürürlüğe konulması günü arasında geçen süre içinde, gerek savaş eylemleri,
gerek istiraval, el koyma, kullanım ya da zoralım önlemleri yüzünden doğan,
kayıp, zarar ve ziyanlar nedeniyle her türlü para istemlerinden, karşılıklı
olarak vazgeçerler.
Bununla birlikte, yukarıdaki hüküm
işbu Andlaşmanın III. Bölümünde yazılı hükümleri (Ekonomik hükümler)
zedelemeyecektir.
Almanya ile yapılan, 28 Haziran 1919
günkü Barış Andlaşmasının 259. Maddesinin. (1) Fıkrası ve Avusturya ile yapılan
10 Eylül 1919 günlü Barış Andlaşmasının 210. Maddesinin (1). Fıkrası gereğince,
Almanya ve Avusturya tarafından devredilmiş olan altın para üzerindeki her
türlü haklarından, Türkiye (Yunanistan dışarıda kalmak üzere) öteki Bağıtlı
Devletler yararına vazgeçer.
Birinci Tertip Türk Tahvilleri
konusunda, gerek 20 Haziran 1331 (3 Temmuz 1915) günkü Sözleşme ile, gerek bu
Tahvillerin, arkasında yazılı metne göre, Osmanlı Devlet Borçları Yönetim
Kuruluna yüklenmiş olan tüm ödeme yükümleri ortadan kaldırılmıştır.
Bunun gibi Türkiye, Osmanlı
Hükümetince İngiltere'ye ısmarlanmış olup Britanya Hükümetince 1914 yılında
müsadere edilmiş savaş gemileri için ödenmiş bulunan paraların geri
verilmesini, ne Britanya Hükümetinden, ne de onun uyruklarından istememeği
kabul ve bu konuda her türlü istemlerinden vazgeçer.
Madde 59 — Yunanistan, savaş yasalarına
aykırı olarak Anadolu’da Yunan Ordusunun ya da yönetiminin eylemlerinden doğan
zararların onarımı yükümünü tanır.
Öte yandan, Türkiye, Yunanistan’ın savaşın uzamasından
ve onun sonuçlarından doğan parasal durumunu gözönünde tutarak onarım
konusunda Yunan Hükümetine karşı her türlü istemlerinden kesinlikle vazgeçer.
|
Madde 60 — Gerek Balkan Savaşları sonucunda, gerek işbu Andlaşma ile
Osmanlı İmparatorluğundan kendilerine toprak verilmiş ya da verilmekte olan
Devletler, Osmanlı İmparatorluğunun işbu topraklar üzerindeki tüm taşınır ve
taşınmaz mallarına, karşılık ödemeden, sahip olacaklardır.
|
Şurası kararlaştırılmıştır ki, 26 Ağustos 1324 (8
Eylül 1908) ve 20 Nisan 1325 (2 Mayıs 1909) günlü iradelerin [Padişah’ın
Kararları] Hazine-i Hassa’dan [Saray'ın mal ve mülkü] Devlete geçirilmesini
emrettiği taşınır ve taşınmaz mallar ile 30 Ekim 1918 de Hazine-i Hassa'ca
kamu hizmetleri için yönetilmekte bulunmuş olan taşınır ve taşınmaz mallar,
söz konusu Devletlerin, bu mallara ilişkin, konularda Osmanlı İmparatorluğu
yerine geçmeleri gerekeceğinden, bu mallar üzerinde kurulmuş olan Vakıflar
geçerli sayılmak üzere, yukarıdaki fıkrada anılan taşınır ve taşınmaz
malların kapsamı içine girecektir.
Gerek Balkan Savaşları sonucunda, gerek daha sonra
Yunanistan'a geçmiş olan eski Osmanlı İmparatorluğu toprakları üzerinde
bulunup Hazine-i Hassa’dan Devlete geçen taşınır ve taşınmaz mallar konusunda
Türkiye Hükümeti ile Yunan Hükümeti arasında çıkan anlaşmazlık, yapılacak bir
Hakem anlaşmasıyla ve 1-14 Kasım 1913 günlü Atina Andlaşmasına ekli 2 sayılı
Özel Protokol gereğince, La Haye'de bir Hakem Mahkemesine sunulacaktır.
|
Bu Maddenin hükümleri Hazine-i Hassa adına tescilli ya
da onun yönettiği, işbu Maddenin 2. ve 3. Fıkralarında öngörülmeyen, taşınır
ve taşınmaz malların hukuksal niteliğini değiştirmiyecektir.
|
Madde 61 — İşbu Andlaşma gereğince
Türkiye’den başka bir Devletin uyruğuna geçmiş olup sivil ve askersel emeklilik
ve açıkta tutulma, yetim ve dul maaşlarından [Pension] yararlananlar, maaşları
nedeniyle Türkiye Hükümetine karşı hiç bir istemde bulunamayacaklardır.
Madde 62 — Almanya ile 28 Haziran
1919’da yapılan Versailles Barış Andlaşmasının
261. Maddesi ve 10 Eylül 1919’da Avusturya
ile, 27 Kasım 1919'da Bulgaristan ile ve
4 Haziran 1920’de Macaristan ile yapılan Barış Andlaşmalarının
koşut Maddeleri uyarınca, Türkiye’den alacaklı bulundukları tüm alacakların
öteki Bağıtlı Devletlere geçirilmesini [transfert| Türkiye kabul eder.
Öteki Bağıtlı Devletler,
bu konuda Türkiye'ye düşen borçlardan onu aklar.
Türkiye'nin Almanya, Avusturya,
Bulgaristan ve Macaristan'dan alacakları da sözü geçen Bağıtlı Devletlere
geçirilmiştir.
Madde 63 — Türkiye Hükümeti, öteki Bağıtlı Devletlerle anlaşmış olarak,
Savaştan sonra Türkiye'ye satılacak malların semenleri için Alman Hükümetinin
Türkiye Hükümetince çıkarılan kağıt paraları belirli bir kambiyo fiyatı ile
kabul edeceği konusunda Savaş sırasında üstlendiği yüklemlerden Alman
Hükümetini akladığını açıklar.
|
||
BÖLÜM
: III
EKONOMİK HÜKÜMLER
Madde 64 — Bu Bölümde "Müttefik Devletler'' teriminden anlaşılan Türkiye'nin
dışındaki Bağıtlı Devletlerdir. “Müttefikler uyrukları” terimi, Türkiye'nin
dışındaki, Bağıtlı Devletler uyruklarından olanların ya da bu Devletlerden
birinin koruyuculuğu altındaki bir Devlet ya da ülke uyruklarından olan gerçek
kişiler, ortaklıklar, dernekler [associations] ve kuruluşları [etablissements]
kapsamaktadır.
Bu bölümün "Müttefikler
uyruklarına" ilişkin hükümlerinden, Müttefik Devletler uyruğuna sahip
olmamakla"' birlikte, gerçekte bu Devletlerce korunmakta bulunmaları
nedeniyle, Osmanlı makamlarınca Müttefik uyruğu gibi işleme bağlı tutulmuş ve
bu yüzden zarar görmüş olan kişiler de yararlanacaktır.
KESİM : I
MALLAR, HAKLAR VE ÇIKARLAR
Madde 65 — 29 Ekim 1914 günü Müttefik Devletler uyruğu bulunan kişilerin
olup işbu Andlaşmanın yürürlüğe konulduğu gün Türk kalacak topraklar üzerinde
kimliği belirlenecek mallar, haklar ve çıkarlar, bulundukları durumda, hak
sahiplerine hemen geri verilecektir.
|
Buna karşılık, Türk uyruklarının olup 29 Ekim 1914
günü Müttefik Devletlerin egemenliği ya da koruyuculuğu altında bulunan, ya
da Balkan Savaşları sonunda Osmanlı İmparatorluğundan ayrılarak bugün söz
konusu Devletlerin egemenliği altında tutulan topraklar üzerinde kimliği
belirlenebilecek mallar, haklar ve çıkarlar da, bulundukları durumda, hak
sahiplerine hemen geri verilecektir.
|
Bundan başka, bu Andlaşma ile Osmanlı
İmparatorluğundan ayrılmış topraklar üzerinde bulunup Türk uyruklarının olan
ve Müttefik Devletler makamlarınca arıtımlara ya da başkaca olağanüstü
önlemlere konu olmuş bulunan mallar, haklar ve çıkarlar konusunda da özdeş
işlem uygulanacaktır.
|
İşbu Andlaşma ile Osmanlı İmparatorluğundan ayrılan
bir ülkede bulunup Osmanlı Hükümetince olağanüstü savaş önlemlerine konu
olduktan sonra, o ülkede egemenliğini sürdüren Bağıtlı Devletin bugün elinde
bulunan kimliği belirlenebilecek mallar, haklar ve çıkarlar meşru hak
sahiplerine, bulundukları durumda, geri verilecektir. Sözkoııusu ülke
üzerinde egemenliğini sürdüren Bağıtlı Devletçe arıtılmış olan taşınmaz
mallara da özdeş işlem uygulanacaktır. Kişiler arasında bunların dışındaki
tüm hak istemleri, yetkili yerel mahkemeler önünde ileri sürülecektir.
|
Üzerinde hak ileri sürülen malların
kimliğine ya da geri verilmesine ilişkin tüm anlaşmazlıklar bu Bölümün V.
Kesiminde yazılı Karma Hakem Mahkemesine sunulacaktır.
|
Madde 66 — 65. Maddenin birinci ve ikinci Fıkraları hükümlerinin yerine
getirilmesi için, Bağıtlı Yüksek Taraflar, hak sahiplerini, en ivedi bir
yöntem ile, kendilerinin rızası olmaksızın yüklenmiş olabilecek her türlü
yüklem ya da yararlanma haklarından [charges ou servitudes] arınmış olarak
malları, hakları ve çıkarlarına tasarruf edecek duruma koyacaklardır. Söz
konusu mallar, haklar ve çıkarları, geri verme işlemini yapacak olan
Hükümetten daha önce doğrudan doğruya ya da dolayısıyla elde etmiş olup da,
geri verme
|
yüzünden zarar görmüş bulunacak üçüncü kişilerin zarar- giderimi
de o Hükümete düşecektir. İşbu zarar - giderim konusunda ortaya çıkabilecek
anlaşmazlıkların çözümlenmesi genel mahkemelerin [Tribunaux de droit commun]
yetkisi içine girecektir.
|
Öteki tüm durumlarda, zarar - giderim için
ilgili kişilere karşı dava açmak zarar gören üçüncü kişilere düşecektir.
|
Bu amaçla, düşman malları, hakları ve çıkarları
üzerinde Bağıtlı Yüksek Taraflarca girişilen tüm tasarruf işlemleri ve
başkaca olağanüstü savaş önlemleri, arıtma işlemi henüz sona ermemiş ise,
hemen kaldırılacak ve durdurulacaktır. Sahiplerinin istemleri, söz konusu
mallar, haklar ve çıkarlar, kimliği belirlenir belirlenmez, geri verilmek
üzere yerine getirilecektir.
|
65.
Madde ile geri verilmesi öngörülen mallar, haklar ve çıkarlar, işbu
Andlaşmanın imzası günü Yüksek Tarafların Hükümetlerinden birinin
makamlarınca arıtılmış bulunuyorsa, bu Hükümet, arıtma semenini sahiplerine
ödeyerek, söz konusu mallar, haklar ve çıkarları
olduğu gibi geri vermek zorunluğundan kurtulacaktır. Eğer
sahibinin isteği üzerine,
V. Kesimde öngörülen Karma Hakem Mahkemesi, arıtmanın, değer fiatı
sağlayacak koşullar içinde yapılmamış olduğuna karar verirse, bu Mahkeme
taraflar arasında bir anlaşmaya varılmadığı durumda, haklı göreceği ölçüde
arıtma semenini artırabilecektir. Mal sahibi ile, varılacak anlaşma ya da
sözü geçen Karma Hakem Mahkemesi kararı gününden başlayarak iki aylık süre içinde
ödeme yapılmamış ise, söz konusu mallar ve çıkarlar geri verilecektir.
|
Madde 67 — Bir yandan Yunanistan, Romanya, Sırp - Hırvat-Sloven Devleti,
öte yandan Türkiye, kendi Orduları ve yönetim makamlarınca Türkiye
topraklarında ya da Yunanistan, Romanya ve Sırp-Hırvat - Sloven Devleti
topraklarında bulunan her türlü taşınmaz malların ülkelerinde aranması ve
geri verilmesi konusunda hem gerekli yönetimsel önlemler alınması, hem de
ilgili tüm belgelerin teslimi yolu ile kolaylık gösterilmesini, karşılıklı
olarak, yükümlenirler.
|
Bu araştırma ve geri verme Alman,
Avusturya, Macar ve Bulgar Orduları ve Yönetim makamlarınca Yunan, Romanya ya
da Sırp-Hırvat-Sloven Devleti toprakları üzerinde (saisis on séquestrés) olup
ta Türkiye’ye ya da onun uyruklarına geçirilmiş bulunan yukarıda söz konusu
eşya ile Yunan, Romanya ya da Sırp-Hırvat-Sloven Devleti Ordularınca Türk
topraklarından alınarak ya da haczedilerek Yunanistan'a, Romanya'ya ya da
Sırp - Hırvat - Sloven Devletine ya da onların uyruklarına geçirilmiş olan
eşya için de yerine getirilecektir.
|
Bu araştırma ve geri vermeğe ilişkin
dilekçeler, Andlaşmanın yürürlüğe konulması gününden başlayarak, altı ay
içinde sunulacaktır.
|
Madde 68 — Türkiye'nin Yunan Ordusunca işgal edilmiş bulunan bölgelerimle
Yunan makamları ya da yönetimi ile Türk uyrukları arasında yapılmış
sözleşmelerden doğan borçlar, işbu sözleşmelerde yazılı koşullar içinde,
Yunan Hükümetince ödenecektir.
|
Madde 69 — l Ağustos 1914’de yararlandıkları rejim gereğince, Müttefik
Devletler uyruklarının ve mallarının bağlı olmadığı hiç bir vergi, resim ya
da ek resim, 1922-23 Bütçe yılından önceki Bütçe yılları için, söz konusu
uyruklardan ya da onların malları üzerinden alınmayacaktır.
|
1922-23 Bütçe yılından önceki yıllar
için 15 Mayıs 1923 gününden sonra vergi alınmış bulunuyor ise, işbu Andlaşma
yürürlüğe konulur konulmaz, bu paralar hak sahiplerine geri verilecektir.
15 Mayıs 1923 gününden önce alınan
paralar konusunda hiç bir istemde bulunulamayacaktır.
Madde 70 — 65, 66, 68 ve 69. Maddelere
dayanan istemler, işbu Andlaşmanın yürürlüğe konulmasından başlayarak, 6 aylık
süre içinde yetkili makamlar önünde ve bu yoldan anlaşmaya varılamazsa, gene bu
Andlaşmanın yürürlüğe konulması gününden başlayarak 12 aylık bir süre içinde Karma Hakem
Mahkemesi önünde ileri sürülecektir.
Madde 71 — Britanya İmparatorluğu, Fransa, İtalya, Romanya ve Sırp - Hırvat
- Sloven Devleti ya da onların uyrukları, kendi mal, hak ve çıkarları konusunda
29 Ekim 1914 gününden önce Osmanlı Hükümeti önünde istem ileri sürmüş ya da
dava açmış bulunuyorsa, işbu Bölümün hükümleri, söz konusu istemler ya da
davaları hiçbir biçimde zedelemeyecektir. Britanya, Fransa, İtalya, Romanya ve
Sırp - Hırvat - Sloven Hükümetleri önünde Osmanlı Hükümeti ya da uyruklarınca
ileri sürülen istemler ya da açılan davalar konusunda da özdeş işlem
yapılacaktır. Bu istemler ya da davalar Türkiye Hükümeti ve bu Maddede adları
geçen öteki Hükümetler önünde, Kapitülasyonların kaldırılmış olması da
gözönünde tutularak, özdeş koşullar
içinde izlenecektir.
Madde 72 — Bugünkü Andlaşma ile Türk
kalan topraklar üzerinde Almanya, Avusturya, Macaristan ve Bulgaristan'ın ya da
onların uyruklarının olup da işbu Antlaşmanın yürürlüğe konulmasından önce
Müttefik Hükümetlerce alınmış ya da işgal edilmiş bulunan mallar,haklar ve
çıkarlar, söz konusu Hükümetler ile Almanya, Avusturya, Macaristan ve
Bulgaristan
Hükümetleri ya da onların ilgili uyrukları arasında gerekli anlaşmaların
[arrangcments] yapılmasına dek, Müttefik Hükümetlerin ellerinde kalacaktır.
Eğer bu mallar, haklar ve çıkarlar arıtılmış ise, bu arıtma işlemi
doğrulanmaktadır.
İşbu Andlaşma ile Türkiye'den ayrılmış
olan ülkeleri yöneten [exerçant l'autorité] Hükümetler bu Andlaşmanın yürürlüğe
konulması gününden başlayarak bir yıl içinde, o ülkelerde bulunan Almanya,
Avusturya, Macaristan ve Bulgaristan ya da onların uyruklarının malları,
hakları ve çıkarlarını arıtabileceklerdir.
Şimdiye dek yapılmış olsun, ya da
olmasın, arıtmaların semeni, eğer bu mallar Alman, Avusturya, Macar ve Bulgar
Devletlerinin ise, ilgili Devlet ile yapılmış olan Barış Andlaşması uyarınca
kurulmuş Onarım Komisyonuna (Commisison de Réparations) ödenecektir. Eğer
arıtılan mallar özel kişilerin ise, semenleri doğrudan doğruya sahiplerine
verilecektir.
Bu maddenin
hükümleri Osmanlı Anonim Ortaklıklarına uygulanamaz.
İşbu maddede öngörülen önlemler
nedeniyle Türkiye Hükümeti hiç bir biçimde sorumlu olmayacaktır.
KESİM
: II
SÖZLEŞMELER VE SÜRE AŞIMLARI
Madde 73 — 82. Maddede tanımlandığı
üzere, sonradan düşman durumuna gelmiş olan Taraflar arasında o Maddede yazılı
günden önce yapılmış olup aşağıda gösterilen türlerdeki sözleşmeler,
içerdikleri hükümlere ve işbu Andlaşmanın hükümlerine bağlı bulunmak koşulu ile
yürürlükte kalırlar.
a)
Taşınmaz malların
satışına ilişkin sözleşmeler (satış işlemi yöntemine uygun
biçimde henüz gerçekleştirilmiş olmasa bile 82. Madde uyarınca Tarafların
düşman durumuna geldiği günden önce teslim işlemi fiilen yapılmış ise);
b)
Özel kişiler arasında
yapılmış kira, kira bedeli ve kira vaadi sözleşmeleri [baux,
contrats de location
et promesses de location];
c)
Özel kişiler arasında
yapılan maden, orman ya da tarım topraklarının işletilmesine
ilişkin sözleşmeler;
d)
İpotek, sağlanca [gagc] ve
inanca [nantissement] Sözleşmeleri;
e)
Bağlı oldukları yasaya göre
ortaklarının kendilerinden başka bir kişiliği bulunmayan
kollektif
ortaklıklarına (partnerships) uygulanmamak üzere, ortaklık kurucu sözleşmeleri;
f)
Konusu ne olursa olsun,
gerçek kişiler ya da Ortaklıklar ile Devlet, iller, Belediye ve
benzeri öteki
yönetimsel tüzel kişiler arasında yapılan sözleşmeler;
g)
Aile hukukuna ilişkin
sözleşmeler;
h)
Bağışlara ya da, ne
nitelikte olursa olsun, kazandırmalara [teberru, libéralités] ilişkin
sözleşmeler.
İşbu Madde,
sözleşmelere, yapıldıkları sırada
kendiliklerinden taşıdıkları
değerden başka bir
değer verilmesi için
ileri sürülemez, işbu Madde
ayrıcalık sözleşmelerine uygulanmayacaktır.
Madde 74 — Sigorta Sözleşmeleri için
işbu Kesimin Ekinde yazılı hükümler uygulanır.
Madde 75 — 73. ve 74. Maddelerde sayılan
Sözleşmeler ve ayrıcalık sözleşmeleri dışarıda tutulmak üzere, sonradan
birbiriyle düşman durumuna gelen kişiler arasında yapılmış sözleşmeler,
tarafların düşman oldukları günden başlayarak kaldırılmış sayılacaktır.
Bununla birlikle, sözleşmenin bağıtlılarından her biri, işbu
Andlaşmanın yürürlüğe konulmasından başlayarak üç ay içinde, gerekiyorsa, öteki
tarafa sözleşmenin yapıldığı günkü koşullar ile, onun yürürlükle bırakılması
istenildiği günkü koşullar arasındaki farkı karşılayacak bir zarar - giderim
ödemek üzere, sözleşmenin uygulanması isteminde bulunabilecektir. Bu zarar -
giderim, taraflar arasında bir anlaşmaya yarılamazsa, Karma Hakem Mahkemesince
saptanacaktır.
Madde 76 — İşbu Andlaşmanın yürürlüğe
konulmasından önce 73, 74 ve 75.
Maddelerde yazılı sözleşmelerin Bağıtlı Devletler uyruklarından
olan tarafları arasında ve özellikle bu sözleşmelerin sona erdirilmesi,
sürdürülmesi, uygulama biçimi ya da onlarda değişiklik yapılmasıyla ilgili
olarak ve ödenecek paranın türüne ya da kambiyo değerine ilişkin
anlatmalar da bunun
kapsamı, içine girmek
üzere tüm işlemlerin
[transaction ]
geçerliliği doğrulanmıştır.
|
|
Madde 77 — 30 Ekim 1918’den sonra Müttefikler uyrukları ile Türk uyrukları
arasında yapılmış sözleşmeler geçerli sayılıp genel hukuk hükümlerine bağlı
olacaktır.
|
|
30 Ekim 1918 gününden sonra, 16 Mart 1930 gününe dek,
İstanbul Hükümeti ile, yöntemine uygun biçimde yapılmış
sözleşmeler de geçerli sayılıp genel hukuk hükümlerine bağlı olacaktır.
|
|
16 Mart 1920'dan sonra İstanbul Hükümeti ile,
yöntemine uygun biçimde ve bu hükümetin edimsel yönetimi altındaki ülkelerle
ilgili olarak yapılmış tüm sözleşmeler ile anlaşmalar, işbu Andlaşmanın
yürürlüğe konulmasından başlayarak üç aylık bir süre içinde, ilgililerin
istemleri üzerine, Türkiye Büyük Millet Meclisinin onayına sunulacaktır. Bu
sözleşmeler gereğince yapılmış olan ödemeler ödemeyi yapmış olan tarafın
kredisine, yöntemine uygun biçimde geçirilecektir.
|
|
Onaylanmazsa, ilgili tarafın, eğer gerekiyorsa,
doğrudun doğruya ve gerçekten gördüğü zararı karşılayacak ölçüde bir zarar-
giderim hakkı olacak ve bu zarar - giderim, anlaşma yolu ile bir çözüm
bulunamazsa, Karma Hakem Mahkemesince saptanacaktır,
Bu Maddenin hükümleri ne ayrıcalık sözleşmelerine, ne de
ayrıcalığın geçirimine uygulanamaz.
|
|
Madde 78 — Sonradan düşman durumuna gelmiş taraflar arasında, ayrıcalık
sözleşmeleriyle ilgili olarak ortaya çıkan, ya da yukarıda anılan 6 aylık
sürenin sona ermesinden önce ortaya çıkabilecek olan tüm anlaşmazlıklar,
Karma Hakem Mahkemesince çözümlenecektir. Ancak, tarafsız devletlerin
yasalarının uygulanması nedeniyle bu devletlerin ulusal Mahkemelerinin
yetkisi içine giren, anlaşmazlıklar bu hükmün dışında kalacaktır.
|
|
Bu son durumda, söz konusu anlaşmazlıklar, Karma Hakem
Mahkemesince değil, bu ulusal mahkemelerce çözümlenecektir.
|
|
Bu madde uyarınca Karma Hakem Mahkemesinin yetkisi
içine giren anlaşmazlıklara ilişkin şikayetler, bu Mahkemelerin kuruluşu
gününden başlayarak 6 aylık bir süre içinde, yapılmış olmalıdır. Bu süre sona
erince, Karma Hakem Mahkemesine sunulmamış olan anlaşmazlıklar, genel
hukuk hükümlerine göre
yetkili mahkemelerce çözümlenecektir.
|
|
Bu Maddede hükümleri, ne savaş sırasında aynı ülkede
oturmuş ve kişileri ile mallarına özgürce tasarruf etmiş olan tüm taraflar
arasında yapılmış sözleşmelere, ne de Tarafların düşman duruma girdikleri günden
önce yetkili bir Mahkemece hükme bağlanmış anlaşmazlıklara uygulanamaz.
|
|
Madde 79 — Bağıtlı Yüksek Taraflar ülkeleri üzerinde düşmanlar arasındaki
ilişkilerde süre aşımı, hakkın yitirimi5 ya da yasal sürenin
geçişi nedeniyle davaya bakılması konularında, her türlü süreler, ister
savaşın başlamasından önce, ister ondan sonra işlemeğe
|
başlamış olsun, 29 Ekim 1914’den bugünkü
Andlaşmanın yürürlüğe konulmasını izleyen üç aylık bir surenin sona ermesine
dek durdurulmuş sayılacaktır.
İşbu hüküm, özellikle faiz ve hisse senedi geliri
kuponlarının sunulması sürelerine ve kura çıkıp ödenmesi gereken senetlerin
ya da ödenecek başkaca herhangi bir senedin sunulma sürelerine uygulanır.
Romanya'ya ilişkin konularda, yukarıda
yazılı süreler 27 Ağustos 1916 gününden başlayarak durdurulmuş sayılacaktır.
|
Madde 80 — Düşmanlar arasındaki ilişkilerde, savaştan önce düzenlenmiş
olan hiç bir ticaret senedi, yalnızca kabul ya da ödeme için gerekli süre
içinde sunulmaması, ya da Savaş sırasında çekicilere ve cirantalara kabul
edilmemek ya da ödenmemek nedeniyle bildirim yapılmaması, ya da protesto ve
her hangi bir işlemin eksik bulunması nedeniyle geçersiz sayılmayacaktır.
Eğer bir ticaret senedinin kabul ya da ödenmesi için
sunulması zorunluğu ya da kabul edilmemesi ya da ödenmemesinin çekici ya da
cirantalara bildirimi zoruııluğu ya da o senedin protesto edilmesi zorunluğu
için gerekli süre, Savaş sırasında sona ermiş ve senedi sunma ya da protesto
etme ya da kabul etmeme ya da ödenmemesini bildirmek durumunda olan taraf
bunu Savaş sırasında yapmamış ise, senedi sunmak, kabul etmemek ya da
ödenmemesini bildirmek ya da protesto da bulunmak için kendisine işbu
Andlaşmanın yürürlüğe konulmasından başlayarak üç aylık, süre tanınacaktır.
Madde 81 — Ödenmesi zamanı gelmiş borçlara karşılık olarak Savaştan önce
yapılmış sağlanca ya da ipotekleri paraya çevirmek için Savaş sırasında
yapılmış olan satışlar, borçluya haber vermek üzere gerekli işlemler tümüyle
yerine getirilmiş olmasa bile, borçlunun her türlü zarar ve ziyanlar
konusunda hesapların sonuçlandırılması için alacaklıyı Karma Hakem
Mahkemesine çağırabilmesi kesin hakkı saklı kalmak üzere geçerli
sayılacaktır.
Mahkeme, taraflar arasındaki hesapları arıtmak,:
sağlanca ya da ipotek olarak verilen malın verilme koşullarını incelemek ve
eğer alacaklı kötü niyetle davranmış ya da malın satışından kaçınmak için ya da bu satışın
hakça bir fiyat ile yapılmasını sağlamak için elinde bulunan her olanağa
başvurmamış ise, borçlunun satış nedeniyle uğradığı zararı gidermek gereğini
alacaklıya yüklemek ye ikisine sahip bulunacaktır.
Bu
hüküm ancak düşmanlar arasında uygulanacak ve yukarıda
yazılı işlemlerden l Mayıs
1923 gününden sonra yapılmış olanları kapsamayacaktır.
|
Madde 82 — Bu Kesimin anlamına göre, bir sözleşmenin taraflarını oluşturan
kişiler, aralarında ticaretin fiilen olanaksız, bulunduğu ya da bu kişilerden
birinin bağlı olduğu, yasalar, Hükümet kararları ya da yönetmelikler ile
ticaret yasaklandığı ya da yasalara aykırı bir nitelik aldığı günden
başlayarak düşman sayılacaktır.
Sözleşme yapanlardan biri, Savaş sırasında, onun için
düşman olan bir ülkede oturarak kişi ve mallan ürerinde özgürce tasarrufta
bulunabilmiş olduğu bir durumda, Bağıtlı Yüksek Taraftarlardan birinin ülkesi
üzerinde, (Ortaklıklar da kapsamı içine girmek üzere) düşman kişiler ve
onların temsilcileri [Agents] arasında yapılmış sözleşmeler 73, 74, 75, 79 ve
80. maddeler hükümlerinin, dışında kalarak genel bükümlere bağlı
tutulacaktır.
|
Madde 83 — İşbu Kesimin hükümleri Japonya ile Türkiye arasında
uygulanmayacak ve bu hükümlere konu olan sorunlar adı geçen, iki ülkenin her
birinde yerel yasalar uyarınca çözümlenecektir.
|
|
EK
|
|
I. YAŞAM SİGORTALARI
|
|
(1)
|
|
Bir sigortacı ile sonradan düşman olmuş bir kişi
arasında yaşam sigorta sözleşmeleri, savaş durumunun başlaması ya da o
kişinin düşman olması nedeniyle, ortadan kalkmış sayılmayacaktır.
Yukarıdaki Fıkraya göre ortadan kalkmış sayılmayan bir
sözleşme hükümleri uyarınca savaş sırasında ödenmesi gerekmiş olan her
sigorta edilmiş paranın savaştan sonra ödenmesi gerekecektir, işbu paraya,
ödenmesi gerekli olduğu zamandan ödendiği güne dek, yıllık yüzde beş faiz
eklenecektir.
|
|
Savaş sırasında sigorta primlerinin ödenmemesinden ya
da sözleşme hükümlerinin uygulanmamasından dolayı eğer bir sözleşme hükümsüz
ya da etkisiz, kalmış ise, sigortalı kişi ya da vekilleri ya da hak
sahipleri, işbu Andlaşmanın yürürlüğe konulması gününden başlayarak oniki ay
içinde her zaman poliçenin hükümsüz kaldığı ya da ortadan kalkmış sayıldığı
günkü değerini sigortacıdan yıllık yüzde beş faiziyle birlikte
isteyebilecektir.
|
|
Yaşam sigorta sözleşmeleri, 29 Ekim 1914 gününden önce
imza edilip sözleşmelerin hükümlerine göre primlerin ödenmemesinden dolayı, işbu
Andlaşmadan önce kaldırılmış ya da miktarı azaltılmış olan Türk uyrukları,
işbu Andlaşmanın yürürlüğe konulması gününden başlayarak üç ay içinde ve eğer
o sırada yapıyorlarsa, sigorta edilen sermayenin bütünü için poliçelerini
yeniden düzenlemeğe yetkili olacaklar ve bu amaçla, sigorta kumpanyası
doktorunun yapacağı ve kumpanyanın uygun göreceği bir sağlık muayenesinden,
geçtikten sonra toplanmış primleri, yüzde beş toplanmış faizi ile birlikte,
ödemek zorunda kalacaklardır.
|
|
(2)
|
|
Bugün bir Müttefik devlet uyruğu olan Ortaklıklar ile
Türkiye uyrukları arasında 1914 yılı 29 Ekim’inden önce yapılmış olup Türk
Lirasından başka bir para ile ödenmesi öngörülmüş ve primleri 18 Kasım 1915
gününden önce ve sonra ya da yalnızca o günden önce ödenen yaşam sigortası
sözleşmeleri aşağıdaki biçimde sonuçlandırılacaktır.:
Birincisi : 18 Kasım 1915 gününden önceki zamanlar için sözleşmede yazılı
türde para ile ve bu tür parayı çıkaran ülkenin kuruna göre sigorta edilen
kişinin hakları poliçenin genci koşullarına uygun olarak saptanacaktır.
Örneğin altın Frank, ya da kâğıt para Frank olarak belirlenen her para
Fransız Frankı ile ödenecektir.
İkincisi
: 18 Kasım 1915 gününden sonraki süre için Türk
Lirasının değeri Savaştan önceki değerine eşit sayıldığından Türk kâğıt
parasıyla ödenecektir.
|
|
Sözleşmeleri Türk parasından başka bir
para ile yapılmış olan Türkiye uyrukları, 18 Kasım 1915’den beri primlerini
sözleşmelerde yazılı para ile ödediklerini kanıtlarlarsa, söz
|
konusu sözleşmeler 18
Kasım 1915’den sonraki zamanlar için bile işbu parayı çıkarmış olan, ülkenin kuruna göre ödeyecektir.
Bugün Müttefik bir devletin uyrukluğunu taşıyan Ortaklıklarla 29
Ekim 1914 tarihinden önce Türk parasından başka bir para ile yapılmış ve
primlerinin ödenmesi dolayısıyla, şimdiye dek yürürlükte kalmış olan
sözleşmelerin sahibi Türkiye uyrukları, işbu Andlaşmaıım yürürlüğe konulması
gününden başlayarak üç ay içinde, bu söyleşmelerde yazılı para ile ve o parayı
çıkaran ülkenin kuruna göre, sermayelerini bütünlemesi için poliçelerini
yeniden düzenlemek hakkına sahip olacaklardır. Bunun için, 18 Kasım 1915'den
beri süreleri dolmuş olan primleri o para ile ödeyeceklerdir. Buna karşılık,
sözügeçen kişilerin o günden sonra Türk parası ile ödedikleri primler kendilerine
gene o para ile geri verilecektir.
(3)
Türk Lirası olarak yapılmış olan
sigorta sözleşmelerinde iso, ödeme Türk parasıyla olacaktır.
(4)
Sigorta Ortaklığı ile bir özel
sözleşme yaparak poliçelerinin değerini ve primlerinin ödeme biçimini önceden
düzenlemiş ohın, sigortalı kişilere ve işbu Andlaşmanın yürürlüğe konulması
günündü poliçeleri kesinlikle ödenmiş olan kişilere 2. ve 3, Fıkraların
hükümleri uygulanmayacaktır.
(5)
Yukarıdaki Fıkraların uygulanmasında,
tarafların karşılıklı yükümlerini hesaplarken, kişi ömrü tahminleri ile faiz
tutarının karışımına dayanan sigorta sözleşmeleri, yaşam üzerine yapılmış
sigorta sözleşmesi hükmünde sayılacaktır.
II.
DENİZ SİGORTALARI
(6)
Tarafların düşman
durumuna gelmelerinden önce risk başlamış olması ve sigortacının bağlı olduğu
Devlet ya da o Devletin Müttefiklerince girişilmiş savaş eylemleri sonucundaki
zararları gidermeye ilişkin bulunmaması koşulu ile, deniz sigorta sözleşmeleri,
içerdikleri hükümler geçerli ise, ortadan kaldırılmış sayılmayacaktır.
III. YANGIN SİGORTALARI VE
ÖTEKİ SİGORTALAR
(7)
Yukarıdaki Fıkrada
yazılı koşullarla, yangın ya da öteki tüm sigorta sözleşmeleri ortadan
kaldırılmış sayılmayacaktır.
KESİM
: III
BORÇLAR
Madde 84 — Bağıtlı Yüksek Taraflar,
Savaştan önce yapılmış sözleşmeler gereğince, savaştan önce ya da savaş
sırasında ödenmesi zamanı gelmiş olup Savaş nedeniyle ödenmemiş bulunan
borçların, sözleşmelerde yazılı koşullar içinde ve üzerinde anlaşılan para ile,
o paranın çıkarıldığı ülkedeki kuru üzerinden ödeneceğini kabul ederler.
İşbu Bölümün II nci Kesimi Ekinin
hükümlerini bozmamak koşulu ile, şurası kararlaştırılmıştır ki, Savaştan önceki
bir sözleşme uyarınca yapılması gereken ödemeler, Savaş sırasında söz konusu
sözleşmede gösterilen paradan başka bir para ile, bir parçası ya da bütünüyle
alınmış bulunan paraların karşılığı ise, bu ödemeler gerçekte alınmış olan
paraları, alındığı para ile ödeyerek yapılabilecektir. Bu hüküm, işbu
Antlaşmanın yürürlüğe konulmasından önce, ilgililer arasında uzlaşma yolu ile
belirlenmiş olan ona aykırı hükümleri bozmayacaktır.
Madde 85 — Osmanlı Devlet Borçlarının
işbu Kesimin ve işbu Bölümün (Ekonomik Hükümler) öteki Kesimlerinin dışında
bırakılmasında anlaşmaya varılmıştır.
KESİM : IV
SINAÎ, EDEBÎ VE GÜZEL SANATLAR MÜLKİYETİ
Madde 86 — İşbu Andlaşma hükümleri nakli tutulmak koşulu ilef sınaî,
edebî ya da güzel sanatlar mülkiyet hakları, Bağıtlı Devletlerden her birinin
yasaları uygulanarak, l
Ağustos 1914’te sahip oldukları duruma göre, Bağıtlı Yüksek Taraflar
topraklarında, işbu Andlaşmanın yürürlüğe konulması gününden başlayarak, bu
haklardan savaş durumunun başladığı sırada yararlanmış olan kişilerin ya da
onların hak sahiplerinin yararına yeniden tanınacak ya da geri verilecektir.
Bunun gibi, eğer Savaş ortaya çıkmasaydı, bir sınaî mülkiyetin, bir edebî ya da
güzel sanat yapıtının korunması için yasaya uygun biçimde yapılmış bir istem
üzerine, Savaş süresince elde edilebilecek haklar da, işbu Andlaşmanın yürürlüğe
konulması gününden başlayarak, söz konusu haklara sahip bulunan kişiler
yararına olarak tanınacak ve geri verilecektir.
Yukarıda yazılı hükümler gereğince,
geri verilecek hakları zedelemeksizin Savaş sırasında Müttefik Devletlerden
birinin yasama, yürütme ya da yönetim makamınca alınmış olabilecek önlemlere
dayanarak, Osmanlı uyruklarına ilişkin sınaî, edebî ya da güzel sanatlar
mülkiyeti konusunda yapılan tüm işlemler (lisans yerilmesi de dahil olarak)
yürürlükte kalacak ve hükümleri bütünüyle geçerli olacaktır. Bu hüküm, her
hangi bir Müttefik Devlet uyruklarının hakları konusunda Türk Makamlarınca
alınmış önlemler için de tıpkısıyla geçerlidir.
Madde 87 — l Ağustos 1914 gününden önce
edinilmiş olan, ya da eğer Savaş çıkmasaydı, Savaştan önce ya da Savaş
süresince yapılmış bir istem ile o günden beri edinilmesi olanakh bulunan şunaî
mülkiyet haklarını elde etme ya da koruma, ya da bu konuda itiraz ileri
sürebilmeleri için, öteki her bir Bağıtlı Devlet ülkesinde Türk uyruklarına ve
Türkiye'de söz konusu Devletlerin uyruklarına, ek resim ve hiç bir tür ceza
olmaksızın, her işlemi ve formaliteyi yapmak, her türlü resimleri ödeme ve,
genel olarak, her devletin yasalarının gerektirdiği tüm yükümlülükleri yerine
getirmek üzere, işbu Andlaşmanın
yürürlüğe
konulmasından başlayarak, en az bir yıl süre tanınacaktır.
|
Kimi işlemlerin yapılmaması ve kimi formalitelerin
bütünlenmemesi ya da
bir resimin ödenmemesi nedeniyle
düşük sayılmış olan sınaî
mülkiye hakları – buluş belgeleri ile çizilmiş planlara ilişkin konularda
bunların geçersiz görüldüğü süre içinde, onları işleten ya da kullanan üçüncü
kişilerin haklarını korumak için9 her Devletin hak gözetirce
zorunlu sayacağı önlemleri alabilmesi koşulu ile — yeniden geçerli duruma
getirilecektir.
|
Bir buluş belgesinin yürürlüğe konulması, ya da
fabrika ya da bir ticaret markasının, ya da bir çizilmiş planının
kullanılması için verilen sürede, l Ağustos 1914 ile işbu Andlaşmanın
yürürlüğe konulması günü arasındaki zaman hesaba katılmayacak ve ayrıca, l
Ağustos 1914 gününde geçerli olan hiç bir buluş belgesinin ve fabrika ya da
ticaret markasının ya da çizilmiş planın, işbu Andlaşmanın yürürlüğe
konulması gününden başlayarak, iki yıl geçmedikçe, yalnızca yürürlüğe
konulmaması ya da kullanılmaması nedeniyle, düşük ya da iptal edilmiş
sayılmaması kararlaştırılmıştır.
|
Madde 88 — Bir yandan Türkiye uyrukları ile Türkiye'de yerleşmiş olan ya
da Türkiye'de sanatlarını yapmakta bulunan kişiler, öte yandan Müttefik
Devletlerin uyrukları ile Müttefiklerin ülkelerinde yerleşmiş ya da
sanatlarını yapan kişiler ve bu kişilerin Savaş sırasında kimi haklarını
devretmiş olduğu üçüncü, kişiler taraflarından, Savaşın başlaması ile işbu
Andlaşmanın yürürlüğe konulması günü arasında geçen süre içinde, öteki Tarafın
ülkesinde ortaya çıkmış olup Savaş sırasında her hangi bir zamanda mevcut
bulunmuş olan ya da 86 ncı Maddeye dayanarak yeniden, tanınması gereken
sınaî, edebî ya da güzel sanatlar mülkiyet haklarını çiğnemiş gibi
sayılabilen eylemeler nedeniyle bir dava açılamayacak ve hiç bir istemde
bulunulamayacaktır.
Yukarıda söz konusu eylemler içine, Bağıtlı Yüksek
Taraflar Hükümetleri ya da onlar hesabına ya da onların izni ile öteki
kişilerce sınaî, edebî, ya da güzel sanatlar mülkiyet haklarının kullanılması
ve bu haklara ilişkin ürünler, araçlar, gereçler ya da her türlü eşyanın
satışı, satışa çıkarılması ya da kullanılması eylemleri de girmektedir.
|
Madde 89 — Sınaî mülkiyet haklarından yararlanma, ya da edebiyat ya da
güzel sanatlar alanlarındaki yapıtları çoğaltma konusunda, bir yandan
Müttefik Devletler uyrukları ya da onların ülkelerinde oturan ya da orada
sanatlarını sürdürmekte olan kişiler ile, öte yandan Osmanlı uyrukları
arasında savaş durumundan önce yapılmış olan Lisans Sözleşmeleri, Türkiye ile
Müttefik Devletler arasında başlayan savaş durumu gününden sonra ortadan
kaldırılmış sayılacaklardır.
|
Bununla birlikte, her
durumda, bu tür bir sözleşmeden yararlanmış olan kimse, işbu Andlaşmanın yürürlüğe
konulduğu günden başlamak üzere altı ay içinde, hak sahibinden yeni bir
lisans isteyebilecek ve bunun koşulları,
Taraflar arasında anlaşma yolu ile kararlaştırılmazsa, işbu
Bölümün beşinci Kesiminde yazılı Karma Hakem Mahkemesince saptanacaktır. O
zaman, Mahkeme, gerekiyorsa, Savaş sırasında haklarının kullanılması
nedeniyle, haklı göreceği ödenmesi gereken parayı saptayabilecektir.
|
Madde 90 — İşbu Andlaşma uyarınca Türkiye'den ayrılan ülkeler halkı, gerek
bu ayrılışa, gerek onun sonucu olarak doğacak uyrukluk değişikliğine karşın,
Osmanlı yasalarına göre, bu değişiklik sırasında sahip oldukları sınaî, edebî
ve güzel sanatlar mülkiyet haklarından Türkiye'de bütünüyle yararlanmayı
sürdüreceklerdir.
|
Bu andlaşma ile Türkiye'den ayrılan ülkelerde, bu
ayrılış sırasında yürürlükte olan ya da 86 ncı Madde gereğince yeniden yerine
getirilecek ya da geri verilecek olan sınaî, edebî ve güzel sanatlar mülkiyet
hakları, söz konusu toprakların geçeceği Devletçe tutanacak ve Osmanlı
yasalarının tanıdığı süre boyunca bu ülkeler üzerinde yürürlükte kalacaktır.
|
Madde 91 — Osmanlı İmparatorluğu Hükümetinin İstanbul’da ya da başka
yerlerde 30 Ekim 1918
gününden beri, yöntemine uygun biçimde, vermiş olduğu buluş belgeleri ya da
fabrika markaları koiaısunda yapılan tescil işlemleri ve bunun gibi, işbu
buluş belgeleri ile fabrika markalarının, devir ve teslimine ilişkin her
türlü kayıt ya da tescil işlemleri, ilgililerin işbu Andlaşmanın yürürlüğe
sokulması gününden başlayarak üç ay içinde, verecekleri dilekçeler üzerine,
Türkiye Hükümetine bildirilecek ve bu Hükümetçe tescil edilecektir, işbu
tescilin hükmü, önceki tescil gününden başlayarak geçerlidir.
|
Follow @AlpWebSite
Bizi Takip Edin
Tweetle
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder